Bölüm 26

23.3K 1.3K 66
                                    

Eve geldiğimde Sinan, evde yoktu. Misafir odasına giderek valizimi topladım. Evet, Kerem evinde kalabileceğimi söylemişti ama yine de kalamazdım.

Valizimi topladıktan sonra kapının yanına koydum. Bu gece evden giderdim. Tabi önce Kerem ve Sinan'a bunu söylemem lazımdı. Kendi başıma geçip gidersem ayıp olurdu.

Salona geçerek bana en rahat gelen köşeye oturdum. Kerem, Eylül'e gideceği için geç gelebilirdi ama Sinan'ın erken geleceğinden eminim.

Aradan yarım saat geçmişti ki tam da düşündüğüm gibi zil çaldı. Reyhan hanım kapıyı açarken bende ayağa kalktım. Sinan, gelmiş olmalıydı.

"Hoş geldiniz efendim..." demişti Reyhan hanım, Kimler gelmişti ki sonra tiz bir kadın sesi duyuldu. Sonra da Sinan ve yanında bir kadın göründü.

"Sinan!.." dedim şaşkınlığımı gizlemeyerek özellikle de ikisinin elini bir görünce kötü olmuştum. Sinan, biraz daha yaklaşarak.

"Ela, bak burada kim var abimin biricik sevgilisi Miyase..."

"Ya öyle mi memnun oldum..." diyerek elini uzattı bende kızın elini parmak ucuyla sıkarak.

"Bende..." dedim.

"Gel hayatım oturalım..." diyerek Sinan, kızı hemen dibine oturttu. Kızın oturması ile etek boyu biraz daha kısalarak gözden kayboldu. Bir de bana laf eden adama bak...

Bende eski yerime oturarak kumanda ile başka bir kanalı açtım. Kanalı onuncu kez değiştiriyordum ki

"Miyase, artık dursan mı?.."

"Ha!.." dedim anlamsızca yanında ki kız gülerek Sinan'a.

"Bu kızın abinin sevgilisi olduğuna emin misin?" diye sormuştu ki sinirle ayağa kalkarak.

"Sen, ne diyorsun be düzgün konuş..."

"Ay bu kız değil canavar, sevgilim birşey söyler misin?"

Sinan, beni süzdükten sonra eliyle oturmamı işaret etti. Bende göğsümde kollarımı birleştirdim. Ben, bu kızı yolarım.

"Miyase, saçlamada yerine otur..."

"Yok ya önce bu kız özür dileyecek."

"Ne münasebet ben kimseden özür dilemem."diyen kıza baktım. Bu kızda ne bulmuştu ki.

" Özür dinleyeceksin..."derken kız ayağa kalkarak karşımda dikeldi.

"Ben, kimseden özür dilemem tatlım özelliklede bir sarışından..."

"Kızım seni, paralarım haberin olsun..." derken Sinan ayağa kalkarak kızı kendine doğru çekti.

"Yeter hiç uğruna tartışmayın. Miyase, sende yerine otur..."

"Benden özür dileyecek Sinan!.."

"Neden özür dileyecekmişim be aptal sarışına bak!.." demesiyle öne atıldığım gibi saçına yapıştım. Ortalığı bir çıplık sesi almışken Sinan, kolumdan tutarak beni geriye doğru ittirdi öylece ona baka kaldım.

"Miyase, burada misafirsin ona göre davran..."

Sözlerine cevap vermeden ona baktım. Bana, hiç sesini yükseltmemişti. Yutkundum. Arkasında ki kızda keyifle gülüyordu.
Geri geri giderek misafir odasına koştum oradan aldığım küçük valizimle tekrar salona gelmiştim.

Sinan, hala ayakta duruyordu. O kız ise keyfinden dört köşe oturmuş yayılıyordu. Sinan'ın bir şey demesini beklemeden çat kapı dışarıya çıktım. Kapıyı çekince aklıma gelen şeyle güldüm.

İÇİMDEKİ SEN 👑 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin