Aradan birkaç gün geçti yarın benim doğum günüm. Beyza bana büyük bir sürprizim olacak sana demişti, denemelerimi de almıştı.
İşten birkaç tatsızlık yüzünden izin aldım. Evin yanındaki bahçeye geçtim, dizlerime kadar kar vardı. Bir büyük, bir orta birde küçük toplar halinde kar topladım. Kardan adam yapmıştım, Beyza okulda biraz da hastaydı.
Şu birkaç gün okuldan gelirken çok yorulmuş geliyor, gelince de yemek yemeden geçiyor odasına. "Derslerime yoğunlaşmam gerekiyor bu aralar" dedi. İki gündür uykusuz, yemek yerken rahatlıyor sonra devam. Göz altlarının şiştiğini fark ediyorum o da ediyor ama aldırış etmiyor yorgunluğuna.
Sokakta yürümeye başladım, sağımda ki bakkala girdim. Şeker, çerez alarak parkın yolunu tuttum. Ardımdan "Emir!" Diye bağırdı birisi. Koşa koşa yanıma geldi ve sarıldı. Tepkisiz bir şekilde "kimsin?" Dedim, şaşırdı kollarını çekerek "hatırlamadın mı beni? Sınıf arkadaşın Murat ben" Murat mı? Doğru sınıf arkadaşımdı sonra o da benle aynı hastaneye geldi ardından Sena diye bir kızı bıçaklamıştı. Ama nasıl? Nasıl çıkabildi durumu ağırdı baya, -2. katta ki tek en soğuk, dört kilitli hücrede duruyordu ne oldu da çıkabildi? "Nasıl çıktın? "İlaçlarımı içerek tabi ki" "Murat, emin misin?" "Gayet eminim" dedi sinsi bir gülüşle.
"Görmeyeli çok oldu değil mi Emir?", " evet çok oldu" keşke gelmeseydin. "Seda konusunu hatırlıyor musun?" "Evet senin şu hiçbir suçu olmayan bıçakladığın kız, hatırlarım. Soner'i hatırladın mı sen?"
"Sevgililerdi değil mi? Kendini astı o, haha. Hiçbir şey bilmiyorsun değil mi Emir? denemeleri ile hastanenin yazarı olan Emir." Hastanenin yazarı ne? "Ne demeye çalışıyorsun? Ne yazarı?" "Hatırlamıyor musun? Üzüldüm cidden şu an, bak hastanede her gün bir kız geliyordu senin en yakın arkadaşın o gidince bir süre sonra sende yazı yazıyordun, hastane görevlileri senin kitabını hastane içi olarak çıkarmıştı ve bütün çalışanlar beğenmişti." Hastanede kitabım mı var benim?" " Şu an yok, o kadar uzundu ki benim çıktığım gün bitti kitap, bu arada o kızı bulabildin mi."Buldum diyemezdim, çok şüpheli davranıyor ayrıca korkutucu bir yüzü var, gözünün olduğu yerden burnunun ucuna kadar yara izi var. Murat'a hiçbir zaman güvenmedim güvenmem de gülümseyerek "hayır bulamadım, arıyorum. Buraya eski evimi görmeye geldim ya sen?" "Bulamaman çok üzücü be Emir, bende gidiyorum köyüme. Okulu ziyaret ettim ve gidiyorum hatta şimdi, görüşmek üzere Emir" "görüşmek üzere..."
Anlamsız surat ifadesi ve konuşması. Nasıl çıkabildi bu çocuk? Seda'yı bıçakladı, Soner intihar etmiş. Koşarak tekrardan geldi yanıma; Emir, unuttuğum bir şey var. Bu kalem senin, senindi. Semih senden sonra devam edeceğim demişti ama garibim dayanamadı camdan düştü, neyse hoşça kal"
Semih de mi öldü, dörtlü gurubun hepsi ölmüş, sadece Murat mı kaldı yani? Soner'in neden öldüğünü az çok tahmin ediyorum, ama Semih? Bilemiyorum çok tuhaf nasıl o kadar iyi hatırlıyor ya da hepsini nasıl gördü?
Yoluma devam ediyorum bir yandan da onları düşünüyorum ama artık gerek yok. Parka gitmeden hızlıca eve geliyorum, Beyza evde. Koltuğa sızmış, o kadar gündür uyumuyor bu sefer de ders çalışırken kalmış. Uyandırmak istemedim, üzerini örterek banyoya ellerimi yüzümü yıkamaya girdim. Şaşkınlıklar içerisinde buz gibi suyla yıkadım yüzümü, ellerim ortam sıcak olsa bile halen soğuktu.
Televizyonun karşısında ki peteğe sırtımı dayadım, bir film açtım ama filmden çok Beyza'ya baktım. Çok derim bir uykudaydı, belki de bağırsam dahi uyanmayacak kadar.
Bir yandan Murat geldi aklıma bir yandan diğerleri. Benim kitabım varmış okulda bunu nasıl hatırlamıyorum ki ben? Hayır hatırladım, toplamda 900 sayfa kadar dı evet. Neredeyse bir yılda bitmişti.
Murat'ın Seda'yı bıçakladığı an çok kötüydü, tam hatırlamıyorum sadece gülme sesleri. Akşam yemeği vakti gelmişti, neredeyse 5 saattir aynı yerde oturuyorum. Beyza'yı sofrayı hazırlayınca kaldırmayı düşünüyorum. Birkaç dakika geçmeden salondan sesler geldi Beyza uyanmıştı belli ki, içeri baktığımda uyanmamıştı.
Yemekte de uyandırmadım, ona biraz ayırmıştım. İnternetten bir diziye başlamıştım, dışarıdayken aldığım çerezleri bir kaba koyarak yukarı çıktım, onunla beraber izlemeye başlamıştım. Bugün yaşadıklarımı, Beyza'ya anlatmam gerekiyordu. Defterime detaylı bir şekilde yazdım unutmadan.
Son kez buraya gelmesi tam bir yalan olduğu çok belliydi Murat'ın, çünkü o ne burayı ne de okulu severdi. Bir şeyin peşinde olduğu çok belli ama ne, gidiyor olması doğru olabilir parktan çıkarken, bir kamyonetle gidiyordu yüklerle de doluydu.
Yarın nasıl olacaktı acaba, eğer Beyza okuldan erken gelirse kutlama yapabilirdik. Gece saat 02:30 olduğunda aşağıdan sesler geldi bu sefer Beyza'ydı, "saat kaç olmuş" dedi şaşırarak. Sonra da mutfağa gitti, ardından yukarı şöyle bir göz atarak indi aşağıya. Tekrardan yatmıştı, anında sesler kesildi tekrar aşağıya baktığımda Beyza yine uykuya dalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOSTLUĞUM
Mystère / ThrillerEmir akıl hastanesinden çıkıp yakın arkadaşı olan Beyza ile mutlu bir şekilde yaşamaktadırlar. Akıl hastanesinde ki arkadaşı olan Murat bir gün karşısına çıkar Soner, Seda ve Semih'in öldüklerini söyler, fakat şöyle bir gerçek vardır ki Seda'nın ölü...