Bölüm için bir şarkı paylaşıyorum. Bölümü onunla birlikte okuyabilirsiniz 😇Keyifli okumalar, bolca yorumlar🤗😇
***
Bilirim herkes payına düşeni yaşar ve her yeni günde değişir hep bir şeyler.
Sen de kendi payından bir hatıra seç!
Ne olur o ben olayım...
Beni unutma...***
Saçlarını okşayan yumuşak ve sıcak ellerle gözlerini kapattı Mihri. Arslan odadan belli etmemeye çalışsa da sinirle çıktığından beri ne o ne de annesi konuşmuştu. Kızının başında sessizce onu isleyen kadın kendi içinde düşüncelere dalmış, bir şeyler söyleyecek gücü kendisinde bulamamıştı. Mihri de ona uymuş bir süre bu anın keyfini çıkarmaya karar vermişti. Elbette ki tekrar konuşacaktı. Bu konunun kapandığını sanmıyordu.
''Anne... Ben yanlış bir şey... Yapmış olsam da. Yine beni. Yine beni sevmeye devam eder miydin?'' Soru ağzından döküldüğü anda cevaba kulak kesildi genç kız. Ahsen'in elleri artık saçlarını okşamıyordu. Sorunun anlamsızlığı karşısında şaşırmış olsa gerekti.
''Nereden çıktı şimdi bu?'' Kızının bu gün pek iyi olmadığını düşündü Ahsen. Önce ölümle ilgili konuşması şimdi de bu soru... Mihri'nin aklında bir şeyler olduğundan şüphelendi önce. Onun aklını kurcalayan bir şeyler vardı ve bu hoşuna gitmemişti.
''Çıktı işte bir yerlerden.'' Mihri sırtını annesine verip güneşe doğru döndü. Bir parçası bulutların arasına karışmış güneş şimdi onu daha az rahatsız ediyordu. ''Cevap vermeyecek misin?''
Ahsen bir an düşündü. 'Yanlış bir şey' den ne anlaması gerektiğini çıkarmaya çalıştı. Mihri bunca yıldır kendisine hiçbir dert yaratmamıştı ki... Nasıl yanlış bir şey yaptığını, yapabileceğini düşünebilirdi Ahsen? Agâh söz konusu olsa gözü kapalı kabullenirdi. Çünkü Agâh hata yapmadan ders çıkaramazdı. Önce hata yapar sonra doğruyu öğrenirdi. Bundan şikâyetçi değildi Ahsen, asla! Yanlış yapsa da hataya düşse de büyük başını ağrıtmamıştı Agâh. Ona büyük dert olmadığı sürece bundan memnundu bile. Çocukları asla onları utandıracak bir şey yapmamışlardı, yapmayacaklarına emindi.
''Sen yanlış bir şey yapmazsın.'' Diyebildi sadece.
''Ben de insanım... Yapabilirim.'' dedi sessizce Mihri bu cevaba.
''Elbette... Hepimiz insanız. Hatalar yapabiliriz, yaptık da... Ama sen yapmazsın Mihri seni tanıyorum. Ayrıca yapmış olsan ne olacak ki? Yaptığın hata nasıl sana olan sevgimi azaltabilir, nasıl sevmekten vazgeçirebilir beni?''
''Büyük... Büyük bir hata... Çok büyük...''
''Umurumda bile değil. Sen benin kızımsın. Ne yapmış olursan ol sana olan sevgim asla değişmez.'' Deyip son noktayı koydu Ahsen. Bu konuşma onun canını bir hayli sıkmıştı. Mihri'nin veda eder gibi bir hali vardı ve Ahsen buna dayanamazdı.
''Teşekkürler...'' Mihri annesinin kollarına sarılıp biraz öyle kaldı. Güneş bulutların ardından çıkmış yine yüzünü göstermişti. Güneş ışığının parıltısı altında gözlerini kapattı.
''Ben bir ağabeyine bakayım.'' Ahsen ayaklanıp kapıya yöneldi. Ne kadar onu yalnız bırakmak istemese de daha fazla dayanamamıştı Mihri'nin o kasvetli haline. Onun yanında güçsüz görünüp umudunu kırmak istemediğinden kaçış yolunu seçmişti.
Koridora çıktığında Arslan'ı göremedi Ahsen. Mete ile konuşan diğer oğluna yaklaştığında gençlerin onu fark etmesiyle gülümsemeye zorladı kendini ne kadar gergin olsa da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞ VE AY - AH SENDE 2 (TAMAMLANDI)
General Fiction''Çok özledim seni.'' Mihri dilini tutamayıp kalbinden konuştu. Zaten onun yanında aklı çalışmıyordu ki! ''Ben de...'' Bir ağabeyin kardeşine verebileceği normal bir cevaptı aslında bu. Ama ne Arslan Mihri'nin ağabeyiydi, ne de Mihri Arslan'ın kı...