15- Sırlar

145 25 32
                                    

Bu bölüm ithafı, bu hikayeye devam etmemi sağlayacak ilhamı veren asliblackly  ❤️ Bu bölüm senin için🌸

——————————————————————

Taşınalı bir ayı geçmişti ama hala açılmayan koliler vardı. Annem ve babam bir iş yemeğine çıktıkları için evde canım sıkılınca, en azından bir işe yaramak ve vakit geçirmek için eşyaları yerleştirmeye karar verdim.

İlk açtığım kolilerin çoğu çeşitli belgeler, kitaplar ve müzik cdleri ile doluydu. Kitaplığa düzenli bir şekilde dizip, diğer kolileri açmaya koyuldum.

Son bir koli kalınca, bunun da annemin işiyle ilgili belgeler olduğunu düşündüm. Kolinin dibine geldiğimde, yassı ince bir kutu dikkatimi çekti. Siyah renk metaldendi ve kilitliydi. Kutuyu alıp kitaplığın görünen bir rafına koydum. Muhtemelen annem veya babama aitti.

Boşalan kolileri düzleştirerek üst üste dizdim. Kapının önüne koyarsam kağıt toplayıcıları alırdı. Hepsini tek seferde taşımam zor olacağı için alabildiğim kadarını alıp kapıya bıraktım. Bütün kolileri odadan çıkardıktan sonra ışığı kapamak için geri döndüğümde gözüm kilitli kutuya takıldı.

Aileme çok uzun zamandır sorduğum sorular vardı ve çoğu cevapsız kalıyordu. Geçmişle ilgili bana anlatmadıkları şeyler vardı. Bu kutunun kilitli olması, içindeki şeyleri görmemem anlamına geliyordu ama merakıma yenik düşmüştüm.

Kitaplığın alt çekmecesinden alet çantasını çıkarıp bir tornavidayla kilidi zorladım. Uzun süre uğraştıktan sonra sonunda kilidin açıldığını haber veren o tık sesini duydum.

Kutunun kapağını açarken ellerim titriyordu. İçine baktığımda birkaç tane bebekliğime ait fotoğrafla, bir deste haline getirilmiş mektuplar gördüm.

En üsttekini çekip aldığımda arkasında Umay Kamdoğa yazdığını gördüm. Bu büyükannemin ismiydi. Heyecanla zarfı açıp içindeki mektubu okudum.

Canım kızım,
Neden gitmek zorunda kaldığınızı bilsem de, hatta bu benim yüzümden olsa bile sizi ve torunumu çok özledim.
Onu korumak için torunumu ölmeden son bir defa daha göremeyeceğimi biliyorum ama yine de onun güneş gözlerini görmek için neler vermezdim.
Söylediklerimle ilgili kuşkularınız olduğunu biliyorum ama kehanette anlatılanın Defne olduğundan hiç şüphem yok. Brankhid soyundan kimsenin Defne'den haberdar olmaması gerekiyor. Eğer Defne onunla karşılaşırsa dünyamız için geri dönülmez bir tehlike oluşacak.
Hep kaçmanız, saklanmanız gerektiğini anlamanız gerek.
Soyumuzun kadınlarının gücü ve bilgeliği her zaman Defne'nin içinde yaşayacak ama onun kendi potansiyelini asla öğrenemeyecek olması beni çok yaralıyor.
Tek dileğim Defne'nin normal ve huzurlu bir hayatı olması.
Bir sonraki hayatlarımızda buluşmak üzere..
Sizi çok seven anneniz, Defne'nin anneannesi Umay.

Mektubu okurken ağladığımın farkında değildim. Zarfın üzerine birkaç damla gözyaşım düştü. Mektubu geri koyarken zarfın içinde bir kağıt daha olduğunu farkettim. Çıkardığımda bunun benim bebeklik fotoğrafım olduğunu gördüm. Doğumdan sonra, annemin kucağındayken çekilmişti. Annem kameraya gülümserken babam annemin kucağındaki bebeğe, yani bana bakıyordu. Bu fotoğraf , büyükannem ölmeden önce çekilmişti. Benim doğumumdan kısa bir süre sonra öldüğünü söylemişti annem.

Diğer mektuplara göz gezdirdiğimde çoğunun büyükannem tarafından yazılan, özlemle dolu mektuplar olduğunu gördüm. Onu hiç görmemiştim ama onu tanıyamamış olmamın üzüntüsü içimi acıtıyordu. Bir de bu mektupta yazan şeyleri ona soramayacak olmak. Biliyordum ki annem ve babama sorsam okuduğum için sinirlenecek ve sorularıma cevap vermeyeceklerdi.

KozaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin