29- Şaman

65 15 53
                                    

    Sabah olduğunda alt kattan gelen gürültülerle uyandım. Gözlerimi açıp etrafa bakınca Alp'lerin yazlığında olduğumu hatırladım ama o yoktu, gitmişti. Gerinip yataktan kalkarken aklımda dün geceki rüyam vardı. Anneannemin yaşadığını öğrendiğimden beri onu çok düşünmeye fırsatım olmamıştı ama sanki bilinçaltım bir şekilde ona ulaşmamı, aradığım soruların cevaplarının onda olduğunu söylüyordu.

Alt kata indiğimde Aslı kahvaltı hazırlıyordu. Ya da hazırlamaya çalışıyordu çünkü mutfak savaş alanına dönmüştü. Beni gördüğünde mahcup bir şekilde gülümsedi. "Omlet yapmak istemiştim ama sanırım bu omlete benzemedi." dediğinde yanına yaklaşıp tavanın içine baktım. Şekilsiz vıcık vıcık bir şey vardı. Gülerek, "Sen sofrayı hazırla, omleti ben hallederim." dediğimde yanıma gelip bana sarıldı. "Harikasın." dedi ve bahçedeki masaya tabak ve çatalları götürdü.

Omletler hazır olunca servis yaptım ve karşılıklı oturup kahvaltımızı ederken bir yandan manzaranın güzelliğinden büyüleniyordum. Dün güneş battıktan sonra geldiğimiz için etraftaki çiçeklerin, renklerin yeterince farkına varamamıştım ama şimdi kuş cıvıltılarıyla birlikte kahvaltı etmek çok güzeldi.
Son zamanlarda hayatımda öyle şeyler oluyordu ki etrafımdaki güzelliklerin farkına varamıyordum. Bu durumu düzeltmem için bazı cevaplara ihtiyacım vardı. Sıkıntıyla Aslı'ya baktım. "Beni buraya davet ettiğin için çok teşekkür ederim. Gerçekten çok güzel bir yer." dediğimde Aslı gülümsedi. "Kahvaltıdan sonra sana biraz etrafı gezdirebilirim. Yine yüzeriz."

    "Aslında benim bugün yapmam gereken çok önemli bir şey var. Hazır ailemden haftasonu için izin almışken bunu bugün halletmem gerekiyor. Gerçekten çok önemli bir şey. Lütfen bana kızma ama gerçekten benim için çok önemli bir şey." dediğimde Aslı merakla bana baktı. "Bir sorun yok dimi Defne? Yardımcı olabileceğim bir şey mi?" diye sordu.

   Başımı salladım. "Tam olarak ben de bilmiyorum. Zaten öğrenmek için gitmek zorundayım." dediğimde Aslı'nın merakı daha da artmış gibiydi. "Neler oluyor? Bana anlatabilirsin." dedi. Bir an içimde büyük bir sıkıntı oluştu. Aslı'yı sevmiştim ama henüz anneannemden ve son zamanlarda kafamı karıştıran şeylerden ona bahsetmeye hazır değildim. Zaten o cevapsız sorulardan bazıları abisi ile ilgiliydi. "Ne olduğunu öğrendikten sonra konuşsak daha iyi olur Aslı. İnan ki şuan ben de bilmiyorum." dediğimde Aslı'nın yüzü düştü. İkna olmadığını biliyordum ama içimden şuan için anlatmak gelmiyordu.

   Kahvaltı sonrası odama çıkıp eşyalarımı toplarken Mine'yi aradım. İkinci çalışta açtı, sesi çok mutlu geliyordu. Şanslı bir tahminde bulunarak, "Yağız'la mısın?" diye sorduğumda, "Evet onun evindeyim, bana kahvaltı hazırlıyor." dedi sonra da fısıldayarak, "Bazı şeyler oldu sana anlatmam lazım." dedi ve kıkırdadı.

  Mine bu kadar mutluyken bir an için vazgeçmeyi düşündüm ama bunu tek başıma yapmak istemiyordum. "Mine Yağız'la geçireceğin günü elinden alacağım için kendimi kötü hissediyorum ama eğer anneannemi bulmaya gidersem benimle gelebileceğini söylemiştin. Bunu bugün yapmak istiyorum, başka zaman aileme açıklama yapmak zorunda kalırım. Ama gelmek istemezsen seni anlarım." dediğimde Mine hemen, "Saçmalama, tabii ki seninle gelirim. Beni yanında istediğin için çok mutlu oldum." dedi.

   İçimde birden Mine'ye karşı derin bir sevgi duydum. O benim en iyi arkadaşımdı ve ona diğer herkese anlattığımdan daha fazlasını anlatabiliyordum. Çünkü yargılamıyordu. "Mine bir şey daha isteyeceğim. Yağız'a nereye gittiğimizi söylemesen olur mu? Başka bir bahane uydur ama şuan için anneannemi gizli tutmak istiyorum. Neden bilmiyorum ama içimde öyle bir his var." dediğimde Mine bir süre sessiz kaldı. Sonra da, "Tamam canım, nasıl istersen. Sen şimdi nerdesin?" diye sordu.

KozaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin