🌙
🌙
İzler kalır.
Dizinizin ilk kanadığı anı hatırlıyor musunuz? Koşarken, oyun oynarken yada takılıp düşerken dizlerinizin paramparça oluşu, ardından gelen tarifsiz bir sızı ve sizi ayağa kaldıracak bir el... Tuttunuz mu o eli? Ben tutmadım. Düşmedim. Dizlerim parçalanmadı. Sızı da yok. Fakat şuan hiç biri olmadan dizlerim kanıyordu. Ayakta duracak gücümün olmadığını hissediyorum. Şu ki beni ayakta tutan tek şeyde gitmişti. Hayır, kanayan tek yerim dizlerim değildi. Dahada derin bir yaranın varlığını ve hiçliğe karışan ruhumda yeni izin var oluşunu izliyordum. O derin yaranın bende iz bırakacağına hiç bir şeye inanmadığım kadar inanıyordum. Ve o iz kalacaktı. Bende izleyip kalacaktım öyleydi. Kural bu değil miydi? İzler kalır, sende izler kalırsın. Ben kaldım. Nerede olduğumu bilmeden, kalp ağrımla, canım hiç yanmadığı kadar yanarken bir umut döner diye bekledim. Dönmedi.
Sanki en yaralı yerim parça parça eksiliyor, içimden bir şeyler kopuyor. Ve ben bu tarifsiz sancıyı durduramıyordum...
Kendimi ilk kez annem öldüğünde yalnız hissetmiştim. Aynı duygu tekrar nüks ederken başka bir şey daha hissediyordum; kimsesiz. Akrep yelkovanı takip ederken her geçen saniye dakika ve saatlerle bununla yüzleştim. Kaskatı kesilen bedenimi birileri alıp götürürken ruhumu aynı yerde, babamın gidişinin olduğu yerde bıraktım. Bu bir kabus olmalıydı bütün olanlar. Uyanmalıyım!
Sıcak yatakla buluştuğumda cenin pozisyonu alan vücudum, sıcaklığa rağmen gevşemedi, daha da ağırlaştı. Sanki kaldıramayacağım yükler bindi üstüne ve içimde koca bir sıkıntı olup nefesimi kesti. Gördüğüm rüyalar gerçek oldu...
O an bir bir döküldü gözümden yaşlar yada daha ilk dakikada başlamıştı fakat şu saniye parmaklarım buz kesen yanaklarımın üzerindeki ıslaklığı silerken fark etmiştim.
Hissediyordum, bir daha onu görmeyeceğim.
Hissediyordum, onu kaybettiğimi.
Ne kadar öylece kaldığımı, dinmeyen iç fırtınamın beni yok etmesinin zaman üzerinden kavramını bilmeden yorganı üzerimden çektim. Yabancı olduğum ortamın nefesini solurken odada ağlayışımdan kalan iç çekişlerim yankılandı. Terden üzerime yapışan kıyafetlerimi ve dağılan saçlarımı umursamadan doğrulup sırtımı başlığa yasladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK NEFESTE AŞK
Teen FictionKüçük yaşta annesini kaybeden Masal, şımarık ve sevgiden yoksun olarak büyür. Gösteriş ve ışıltıdan ibaret olan hayatı toz pembe iken, bir gecede tüm ışıltılar söner, ruhunu saran renkler siyaha döner. Sıradan bir mahallede kendini bulduğunda yaşant...