Let's Play a Death Game // With SKZ

(14)

Bakışlar birer birer yöneticiye ulaştığında yönetici sakin bir şekilde vaşağa bakıyordu

"Evet yönetici bey, ne diyorsunuz bu işe?"

Kızıl panda zevkle bu soruyu sorsada yönetici pek zevk almıyordu

"Sizi doğru veya yanlış yola sürükleyecek cevaplar verme hakkına sahip değilim. Söyleyebileceğim tek şey devam etmeniz"

Bir kaç kişi gözlerini devirdi, offladı ve homurdandı. Yine de önemli bir noktada olduklarını düşünüyordu herkes

"İstediğimiz her saçmalığı sorabildiğimize göre ben başlıyorum. Sevgilin var mı?"

Vaşak yazmak yerine başını olumsuz anlamda sallamayı tercih etti

Kanguru "Sana, evet-hayır diye cevap verebileceğin sorular soralım, sadece başını salla. Hepimiz için daha hızlı olur" dedi. Diğerleri de kabul ettiğinde vaşak sorular için bekledi

"Ailen hayatta mı?"

Olumlu

"Ailenden ayrı mı yaşıyorsun?"

Olumsuz

"Kardeşler arasında en büyük müsün?"

Olumlu

"Öldürdüğün kişi sayısı 10'dan fazla mı?"

Olumlu

Tilki merakla "20?" dedi

Olumlu

Kartal bir an heyecanlanıp gülümseyerek "30?" dedi

Olumsuz

Kartalın yüzü düştü ve küser gibi kollarını bağlayıp arkasına yaslandı. Kızıl panda bunu şirin bulup gülerken vaşak defterini alıp yazmaya başladı

"Tam sayıyı bilmiyorum ama tahmini olarak 24"

Kartal "Seni hala nasıl tutuklamadılar" dedi. Aslında kendi kendisine söylediği bir cümleydi bu

"Buradaki herkes katil veya katil adayı. Ve sen sadece bana mı neden tutuklu olmadığımı soruyorsun?"

Kartal gülüp "Özür" dedi. Sorduğu şeyin saçmalığını fark etmişti

Bir kaç saçma soru ardından yönetici zamanın dolduğunu bildirdi. Herkes kalkıp odayı terk ettiğinde yönetici hala daha yerinde oturan sincaba bakıyordu

"Sincap?"

Sincaptan ses gelmeyince yönetici kaşlarını çattı. Konuşma boyunca da hareket etmeden orada oturmuştu. Yönetici köşedeki merdivenden aşağı indi

Sincabın omzundan tutup sarstı onu "Sincap!?"

Sincap daldığı yerden bakışlarını kaldırıp yöneticinin maskesindeki deliklerden endişeli gözlerini gördü

"İyi misin?"

"Yönetici bey..." sincabın sesi kısılmış gibiydi. Yorgunluğu sesinden anlaşılıyordu ve her zaman ki neşesinden eser yoktu

Yönetici devam etmesi için sincaba baktı. Sincap dudağı titreyip gözleri dolmaya başlarken konuştu

"Yarışmadan ayrılabilir miyim?"

__________________

Tilki günlük okul hayatının sonuna yaklaşmıştı. Zil çalmak üzereydi. Aklında ise bugün ki konuşmalar vardı

Ne yapması lazımdı? Çok çaresiz hissediyordu. Herkesin önemli bir rolü vardı ama tilki sadece bir sıradandı. Oy vermek dışında yapacağı bir şey yoktu. Yine de bu onu sinirlendiriyordu