~Giriş~

7.9K 495 170
                                    

Bol bol yorum okumak istiyorum okurcanlarım. Düşüncelerinizi bilmeye ihtiyacım var. Benden esirgemeyin.

TUTULMA

~GİRİŞ~

1988

Geleceği şekillendiren geçmiştir!

Ne yaparsak yapalım kaçamayacağımız gerçekler vardır. Geçmiş gibi. İnsan geçmişini değiştiremez. Silemez. Yok sayamaz. İyi ya da kötü bir geçmişte yaşanılan her gün geleceğin temel taşlarıdır.

Rüzgarın savurduğu ince sarı saçları bukle bukleydi. Belinin üzerine kadar inen muhteşem dalgalar her adımında havalanıyor, sırtına çarparak beline dökülüyordu. Üzerinde sıradan bir kot ceket ve pantolon vardı. Uzun bacakları bol paçalı pantolonu podyumda yürürcesine güzel taşıyordu.

Güzeldi.

Çok güzeldi Ela Taşkıran.

Kusursuz görüntüsünün altında gizlenen adım atacak mecali dahi olmayan kadını kimse bilmiyordu. Son yaşadığı üç senede ömre bedel bir acı çekmişti. Sarıp sarmaladığı bedeni gibi ruhuda kırık döküktü.

Son parasını sokağın başında indiği taksiye vermişti. Eve kadar yürümeye dayanmak zorundaydı.

Genç kadın bütün umutsuzluğuyla, hayatının büyük bir bölümü geçirdiği evin demir kapısının önüne geldi. Bir eliyle çekelediği valizini dikleştirip yanına bıraktı. İki kanatlı büyük kapının yanındaki güvenlik kulübesinde iki adam vardı. Henüz kadını fark etmemişlerdi. Kadın, an be an içinde büyüyen korkuyu derin nefesler alarak bastırmaya çalıştı. Peşindeki çok daha tehlikeli bir adamdı. Kapının ardında ise bütün hatalarına rağmen kızı olduğu adamdı.

Babalar ve kızları.

Asla affetmeyecekti kendisini. Babasının lafını çiğneyip peşinden gittiği adamdan kaçmak için tekrar babasına sığınıyordu. Affedip, kabul ederse.
Her şey sarpa sarana kadar aklı nerdeydiydi bilmiyordu. Sonunu kendi kendine hazırlamıştı. Bir türlü gerçekleri görmeyi kabul etmemişti aklı. Yaşadıklarının, adamın hayatını mahvetmek için kurduğu yalanlarla dolu bir kurmacadan ibaret olduğunu anlaması çok uzun sürmüştü.

"Kime baktınız hanım efendi?"

Sesini duyana kadar karşısındaki adamın farkında değildi.

"Siz yenisini galiba. Ben Ela. Erol Taşkıran'ın kızıyım."

"Erol beyin kızı mı varmış?" dedi karşısındaki genç adam kadını baştan aşağı süzerek.

"Evet bir kızı var. İnşallah reddimi vermediyse hala kızıyım."

"Ela hanım kusura bakmayın arkadaş sizi tanımıyor." Koşarak gelen orta yaşlı adam hemen genç kadının yanına vardı.

"Akif abi nasılsın?"

"İyiyim küçük hanım siz nasılsınız? Kötü görünüyorsunuz."

Yüzüne sürdüğü kapatıcılar bile görüntüsünü toparlamaya yetmemişti. Adamı duymazdan gelip konuyu değiştirdi.

"Babam evde mi Akif abi?"

"Şey... evet küçük hanım ama sizi eve almamız ile ilgili kesin talimatı var."

Tahmin ediyordu kadın.

"Abi babama geldiğimi söyler misin? Onunla konuşmak istiyorum." Cümlesini zorlukla toparladı. Kararan gözleri ile aynı anda yerin ayaklarının altından kaydığını hissetti.

TUTULMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin