Gecenin en karanlık noktası
Çizilmiş bir resim gibi kalbimin her yanı
Kalem darbeleri parçalarken ruhumu
Gelecekten geliyor silmeye gönlümü
Nasıl bir yokluk ki
Ateşler ve tanıdık bir yanık kokusu
Korkmadan atlanmazdı oysa çöllere
Şimdi masum aşkımız bambaşka ellerde
Yanmak mı ağır
Yoksa sızlanmak mı usanmadan
Aşk mı daha kesif
Karanlığın tonu mu ruhumdaki
Nefret tutunabilir mi kalbimin odalarında
Sevgi varken her bir rengiyle
Heyacanım ve hevesim çorak toprak gibi kurumuşken
Uzaktan bir ses bile vermeyen sen
Nasıl hayata sunabilirim bir parça duygu
Sensiz geçen her anım azıcık durgun
Ve denizlerde sallanırken ışığı ruhumun
Zerreler bile anlamını yitirir tutkumun
Serin bir yel alsa da hayalini
Getirip koysa koynuma
Avutsam kendimi hiç durmadan
Koklasam ve huzur bulsam...
(Ahh o yangın nasıl ki ruhumu karanlığıyla yıkadı bitmedi aylarca beni bin parçaya doğradı. Kurudum. Bittim. Öldüm. Ama sana olan sevgim hiç solmadı. Ahh Ey kara bakışlım! Beni nasıl garip nasıl mahzun bıraktın. Kalbimi de aşkıyla beraber kırdın attın. Bir cam gibiydim oysa hassas narin ve tutkulu. Değersizdi belki çöptü ama tuttun mu güneşe sunardı sana gök kuşağının her rengini. Yakamoz olurdum sahillerinde isteseydin. Lal olurdum dudaklarında belki kulaklarına ses olurdum. Ahhh benim yaralı kalbi kırık hayalim. Bir parça busen kurudu dudaklarımda. Geceler koynuma girip zihnimde yankılanırken sesin, bir feryad oldum bakışlarımda. Şimdi ne yılgınım ne bitkin. Bir bilsen nasıl bir ölümle öldüm bin kere kırıldım bin kere doğruldum ama aşkını gömdüğüm yerde bin değil on bin çiçek boy verdi. Seninle suladım seninle yıkadım ve aldım sakladım. Artık ne bir aşk hüküm sürebilir gönlümde ne de sensiz gelir bu hayatın mutluluğu. Ben böyle bedbaht böyle karanlık olmaya aşinayım. Kalbimde sana hala...)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gök Gürültüsü Altında Aşk
PoesíaBu bir şiir günlüğüdür. Şiirlerim aslında kendim. Hissim. Duygum. Fakat sadece benim değil senin de duygun. Aşk, acı, ihtiras, bunalım ve melankoli. Bir şiirde olmadı gerektiği kadar mecaz ve şairane üslup. Basitliği kenara bırakın. Gerçek bir duygu...