Kırmızı saçları gökkuşağına telmih yaptırır şiirlerimde
Bakışları bana lal sattırır bambaşka iklimlerde
Fidan gibi sallanır rüzgarın serin koynunda
O rüzgarsa neşeyle dans eder o kan gibi saçlarında
Kayıplarını arar gözleri, suretlerle kirlenmiştir zihninin derinleri
Kalbi kırık kuşlar gibi çırpınırken koynunda
Serin bir nefes şahlandı öylece dudaklarında
Raksına eşlik etmek için kelebekler inerken mavi göklerden saçlarına
Ruh gibi süzülür, kara yer renk bulur ve neşeyle girer kanına
Sen bir güzeller ülkesinin eşsiz prensesiyken
Ben bağrı yanık yolu kayıp karanlığın süvarisi
Dalında kurumuş bir gül benzeri dokunuşlarının delisi
Aklında bin türlü hayatın parçalanmış galibi
Yenilmeye mahkum bir pejmürde, ruhu yaralı ceylan
Hey peri! sen o kızıl dudaklarınla az da olsa bir anlığına beni an
Ruhum var olsun, kalbim aşkla atsın ve aydınlansın ufuklarım
Nefesim dursun gözlerinde süzülsün bakışlarım
Dünya dalgalansın denizlerin üzeri aşkla kaplansın
Senden gelecek bir nebze koku bana sevginin varlığını hatırlatsın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gök Gürültüsü Altında Aşk
PoesiaBu bir şiir günlüğüdür. Şiirlerim aslında kendim. Hissim. Duygum. Fakat sadece benim değil senin de duygun. Aşk, acı, ihtiras, bunalım ve melankoli. Bir şiirde olmadı gerektiği kadar mecaz ve şairane üslup. Basitliği kenara bırakın. Gerçek bir duygu...
