SERÇE

6. Evcilik

Dinlenme tesisi gördüm. Kalabalıktıda.... Üzerimi, saçımı düzelttim. Insanların arasına karıştım. Otobüslerin önündeki yazılara baktım. Rize, İstanbul, Antalya, Mardin, Malatya.... Bir çok yere giden otobüs vardı. Içlerinden hangisi?? İstanbula gitsem daha iyi olacak galiba. En azından daha önce gittiğim yer. Hem kalabalıkta....

Otobüsün şoförünü bulmaya çalıştım.

"Hayırdır kızım birini mi arıyorsun." Biri omzuma dokundu. Arkama döndüm.

"Amca ben istanbula giden aracın şoförünü arıyordum." Dedim.

"Mesutu mu! Ne yapacaksın ki Mesutu?"

"Şoförü tanıyor musun amca!"

"Evet kızım. Mesut benim yeğenim olur. Söyle bakalım Neyin var senin. Endişeli görünüyorsun."

"Amca benim istanbula gitmem gerekiyor. Şoföre beni araca alıp alamayacağını soracaktım."

Amca iyi birine benziyordu.

"Kocan nerde tek misin bu halinle." Diyerek karnımı gösterdi.

"Amca kocam istanbulda kaza yapmış yanına gitmem lazım." Dedim.

Neden böyle bir yalan dedim bilmiyorum ama ilk aklıma gelen bu oldu.

"Tamam kızım sakinleş otobüste iki koltuk boştu konuşurum ben Mesutla." Diyerek tebessüm etti.

"Teşekürler amca."

"Gel kızım otobüs on dk ya kalkacak. Sen benim koltuğa oturursun."

Amcanın sayesinde otobüse binebildim. Yol her ne kadar uzun ve zor geçse de istanbula varabildim.

Otogardan indikten sonra etrafıma bakındım. Istanbul hala çok kalabalık bir şehir.

Çıkışa doğru giderken biri bacaklarıma çarptı. Arkamı dönmemle küçük bir kız çocuğu gördüm. Üzerinde pembe ince askılı bir elbise vardı. Elbisesi dizlerine kadar iniyordu. Saçlarını  açık bırakmış omzuna kadar dökülüyorlardı. Saçına siyah bir  taç toka takmıştı. Çok tatlı görünüyordu.

"Özür dilerim teyze." Dedi masum bir ses tonuyla. Şuan o kadar tatlı görünüyordu ki deli gibi yanaklarını sıkmak istiyordum.

"Önemli değil canım ama bu kadar hızlı koşmaman gerekiyor. Düşüp kendine zarar verebilirsin." Diyerek gözlerini kapatan saçı düzeltip arkasına attım.

"Teyze sen hamilesin değil mi!! Benim anneminde karnı şiş. Benimde kardeşim olacakmış."

"Gerçekten mi!! Kardeşin çok şanslıymış o zaman senin gibi tatlı bir ablası var."

"Teyze senin bebeğin kız mı Erkek mi?"

"Kız bir tanem."

"Adını ne koyacaksınız?"

"Serçe."

"Gerçekten mi!! Benim adımda serçe biliyor musun?"

Gülümsedim.

"O zaman umarım kızım senin gibi tatlı olur."

"Inşallah..... Teyze benim gitmem gerek annem kesin beni arıyordur. Görüşürüz."

"Görüşürüz."

Tekrar koşmaya başladı. Bende gülümseyerek yürümeye başladım. Serçeyle konuşmak moreli mi düzeltti.
 

Tatlı kızdı, umarım kızım senin gibi pozitif biri olur....


Otogarın çıkış kapısından çıktım. Ilk olarak etrafa bakındım. Benim şuanda ihtiyacım olan bir taksi. Taksi bulmam gerekiyor.