"Akifcim Kaza geçirmiş birine göre oldukça iyi görünüyorsun." Dedim dalga geçerek.
Gülümsedi.
"Dışarıda ne var ne yok?""Aynı istediğimiz gibi ilerliyor. Şuan için bir sorun yok."
"Kimseye bir şey söyledin mi? Babamlar yada halam biliyor mu?"
"Hayır söylemedim. Başta polatın gerçekten senin yaralandığına inanması gerekiyordu. Ailen seni bilse belki inandırıcı oynayamazlar diye riske atmak istemedim. Biraz geçsin ikisine de söylerim. Bu arada
Polat adamlara ulaşamayınca hastaneye geldi. Oyunumuzu yedi. Oda neler olduğunu anlamaya çalışıyor.""Hiç bir halt bulamaz. Her hangi bir açık bırakmadan planı yaptık. Ölen adamlardan birinin telefonunda görüşmelerinin kopyaları vardı. Polat tarafından yazılmış mesajlar var."
"Bu iyi oldu. Polatın ailesine iyi delil sunacağız. Gerçi ben diğer belgeleri de hallediyorum. Hastanede ki saldırıya uğrayan kız bize yardım edecekmiş onu güvenli bir yere aldırdım."
"Buda iyi oldu. Abinler durumu biliyor mu?"
"Hayır hiç kimseye bir şey demedim. Onlara durumu anlatıp bir şekilde seninle görüştüreceğim. Sonrasında ben efsunla kalırım siz gerisini halledersiniz."
"Tamamdır Polat hakkında yaratıcı düşüncelerim var. "
"Yanlış şeyler yapmanızı istemiyorum Akif. Hayatını kötü etkileyecek bir şey yapmayacaksın."
"Merak etme o pislik için hapise girmeye niyetim yok. Kafanı buna takma."
"Tamam."
Telefonum çalınca cebimden çıkarıp ekrana baktım.
"Efendim Emir?"
"Serçe allah aşkına neden Akifin kaza yaptığını bize söylemiyorsun. Hemen çok oradan Mustafanın yanına git."
"Emir sakin olur musun biraz! Akif iyi kaza yapmadı."
"Mustafa kazadan bahsetti Serçe. Hemen oradan ayrılıyorsun. Bir daha bana yalan da söyleme sakın!"
"Yalan söylemiyorum Emir. Akif şuan iyi ve yanımda. Duyduğun kaza bizim uydurduğumuz bir oyun. Polatı sıkıştırmak için yaptık."
"Neden bize haber vermiyorsun? Sen bizi de delirtmeye çalışıyorsun galiba."
"Benim seni delirtmeme ne gerek var sen zaten delisin. Bir daha bana da deli deme. Ben arayip sizi Akifle bir araya getirecegim. Gerisi sizde artık." Dedim ve telefonu yüzüne kapattım.
Telefonu cebime atarken Akifin gözlerini üzerimde hissettim.
"Ne oldu?" Diye sordum.
"Neden sana deli dediği için sinirlendin?"
"Şuan psikolojik sorunlarım var biri böyle bir şey deyince dalga geçiyormuş gibi hissediyorum. Sinirleniyorum."
"Böyle bir şeyi takmaman lazım."
"Biliyorum da sinirleniyorum işte . Neyse boşver şimdi bunu ben gidiyorum. Bu telefon sende kalsın bugün Baş hekim seni bir şekilde buradan çıkaracak. Fırat seni hastanenin arka çıkışında bekliyor onunla gidersin."
"Tamam. Görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz." Dedim.
Maskemi yeniden takıp Ameliyathane odasından çıktım. Baş hekim beni Ameliyathanenin çıkış kapısında köşede bekliyordu. Yanına gidince birlikte Ameliyathaneden çıkıp onun odasına geçtik....
..
Efsuna doğru giderken yanında Abisinin oturduğunu gördüm. Sanırım yarım saatten fazladır yanlarında yoktum. Efsunun boş olan diğer yanına oturdum. Bir an gözleri bana kayıp sonra tekrar ameliyathanenin kapısına baktı. Kapı her açıldığında gözlerinde umutla oraya bakmalarına üzülüyordum ama bu oyunu oynamaya ihtiyacımız vardı en azından kısa bir süre daha.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERÇE
General FictionAilemin başına gelenleri beni büyüten babamdan öğrendim..... Neden bu şekilde kimsesiz kaldığımı, Aslında var olan ailemden neden uzaklaştırıldığımı öğrendim..... Annem beni korumak için yetimhaneye bırakmıştı. Her hafta beni görmeye gelirdi. Taki y...