53.bölüm - İhanetin Tasviri: Yüzük

41 4 0
                                    

-Ne-ne işin var burada!
-Melis!
- Neden geldin buraya!
-Buraya gelme sebebim...
-Ben senin gelme sebebini tahmin ediyorum aslında!
-İş için... Mühendis açığınız varmış o yüzden.
-Senin gelme sebebin yalnızca bu mu? Türkiye'de de birden fazla şirket var.
-Kendimce sebeplerim var. Eğer bunları merak ediyorsan iş dışında bir zamanda konuşabiliriz.
-Çok beklersin! Ben seni merak filan etmiyorum! Ayrıca senin gibi birini şirketimde istemiyorum!
-Neden? Yalnız benim gibi bir mühendisi kolay bulamazsın.
-Egoistliği ile tavan yapan bir mühendis mi? Yok alıyım! Bu şirket yalnızca işini nasıl yaptığına değil davranışlarına da bakıyor!
-...
-...

Melis dolmuş gözlerini saklamak için Berk dışında her yere bakınıyordu. Ağlamamak için kendini zor tuttuğundan sesi çatallı ve titrer bir şekilde çıkıyordu. İçinde biriken acı miktarı onda yakıcı bir etki bırakıyor ve Melis'in de içi yanıyordu. Berk olmadığı zamandan beri vardı bu his. Fakat şimdi karşısında onu görünce özlemin etkisi de eklenmişti bu acıya. Berk'e sarılası gelirken o yalnızlığa sarılıyordu. Bunu yapması gerekiyordu. Ailesi gözünün önüne gelince Berk'e daha sert bakmaya başladı.

-Sana burada iş falan yok!
-Bak bu işe ihtiyacım var.

Berk bu işe maddi yönden fazlasıyla ihtiyaç duymuyordu. Asıl manevi yönden duyuyordu. Melis ile birlikte vakit geçirebilmek onu ikna edebilmek için bu işe fazlasıyla ihtiyacı vardı.

-Neden senin kendi şirketin yok mu!?
-Bu konuları burada konuşamayız.
-Senin kişisel sorunlarını merak edecek değilim zaten.
-...

Berk Melis'e o kadar özlemle bakıyordu ki gözbebeklerindeki büyüme onu ele veriyordu. Melis'i özlediği için ve ona kavuşamadığı için canı yanıyordu. Bu acıyı çekmek yerine ölmeyi yeğlerdi.

Melis'in can yakıcı sözleri onu nakavt ediyordu. Melis nasıl Berk'i bir kere bile dinlemeden böyle davranışlar sergileyebiliyordu?

Ardından içeriye hızla giren Lucas Melis'in yanında beliriverdi. Berk'i görmemiş olsa gerek ki Melis ile resmi konuşmuyordu.

-Balım...
-Eefen-dim Lucas...

Melis Berk'in bu ilişkiyi görmesini sakınırcasına hareketleri Lucas'ı etkilemişti.

-Buraya bir beyefendi gelmiş. Patronla konuşacağım diye tutturmuş...
-Evet, ne olmuş?

O sırada Berk ihanete uğramış gibi hissetti. Ama yabancı bir adamın "balım" demesi yüzünden Melis'e tavır koymazdı. Bu yüzden sustu. Ne kadar sinirlense, kıskansa da.

Lucas Melis'in odaklandığı yere bakınca bahsettiği adamın burada olduğunu anladı. Ve konuyu ayak üstü açtı.

-Beyefendi.
-Evet?
-Sizin iş başvurusu için geldiğinizi duydum.
-Evet.
-Bu konu hakkında düşünceye sahip olmam için sizin hakkınızda bilgiye sahip olmam gerekli.
-Anladım.

Berk Melis'i izlerken Lucas ise hem adama hem de Melis'in acınası haline bakıyordu. Melis'in canı bir şekilde yanmıştı bu belliydi fakat içinde biriken öfke dışarı lav misali taşacak gibiydi.

* * *

Bir süre sonra Lucas bu beyefendi hakkındaki bilgi edinmiş ve onu işe almak için Melis'i ikna etmeye çalışıyordu. Berk ise onların konuşmalarını dinliyor ve aralarındaki ilişkiyi kontrol etmeye çalışıyordu. Kankaya benziyorlardı. Ve o adamın konuşma şekli kankalık seviyesini aşmış, Berk'in siniri ise taşmıştı zihninden.

-İleride böyle bir mühendisi bulmak zor olacak. Ve bizim bir mühendise ihtiyacımız var. Hadi Melis...
-Peki ama en ufak hatada onu kovarım.
-Merak etme. Bir de oda ayarladık mı tamamdır.
-...

ZIT KUTUPLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin