30.Bölüm

1.1K 96 22
                                        

Rose (Chaeyoung)

Odaya geldiğimizde, tekrar Yoongi'ye döndüm. "Yoongi, gitmem lazım..." dedim nazikçe.

İnatçı sesiyle "Olmaz!" dedi. Nefes verip, elimi yanağına koydum. Koymamla iki elini belime sardı. "Gitmem lazım. Okula da gidemedim. Notları, Chanyeol'un telefon kaydından alıcam. O yüzden işe erken gitmeliyim. Duşta almam lazım..." diyip, üzerimi gösterdim. Prensip, olarak hergün alırım...


Tehlikeli yüzünü iyice dibime sokarak, "Birlikte alalım mı?" diye sordu. Utançtan, ağzımı kapattım. Bu halime güldü.

Çırpınmaya başladım. "Çabuk bırak beni... Yoongi, bırak diyorum yaa... bırak.!." diyip, göğsüne vurmaya başladım. Ahh tabii ki yine milim oynamadı...

Belimden sıkınca, birden durmuştum. O, tehlikeli ifadesi hala yüzündeydi. Birde sırıtışı yok mu.?.
•Min Tehlikeli Yoongi•

"Ben ciddiyim, duş alalım mı?" diye sorduğunda dudaklarımı izliyordu. Şaka yapmasını diliyordum. Hatta şaka yapıyorsun der, gibi de gülmüştüm ama yüzünden şaka yapmadığı belli oluyordu. Bunu farkedince gülmem gitmiş, yerine korku dolu ifadem gelmişti.

Cevap vermeme kalmadan beni odanın içinde bulunan, banyoya sürüklemeye başladı. O, önümde belimi hala bırakmamıştı. O her ileri adım attığında, otomatikman bende geriye adım atıyordum. Yolda, "Ciddi değilsin değil mi?" diye sorup, duruyordum.


Banyo, baya büyüktü. Daha önce de gelmiştim. Elbisem kısa olduğu için, kalçam soğuk bir zemine oturmuştu. Lavabo tezgahıydı..

Yoongi, iyice dibime girmişti. Bir elini, bacağıma sürtüyordu. Bir eli bacağımı okşarken, diğer elini, tezgaha koymuştu. Dudakları, dudaklarıma çok yakındı. 

"Yapmama izin ver artık... Hı?" diye sordu. Bana sahip olmaktan, bahsediyordu. Korkuyordum ama...
Gözlerini, bir saniye bile dudaklarımdan ayırmamıştı.

Aramızda nerdeyse, hiç mesafe yoktu. Titrek sesimle "Hadi ama Yoongi, sırası mı? Bırak gideyim, hadi..." diyebildim.

Sıkıntıyla nefes aldı. Bakışlarını, gözlerime çıkardı. Eli, hırsla daha fazla hızlanıyordu. "Bunu zaten birgün, illa ki yapacağım neyden kaçıyorsun Chae.?."

"Yoongi ben..." devamını getirememiştim. Yüzüme, 'söyle' der gibi bakıyordu. Sıkıntıyla nefes verip, "Ko-korkuyorum, işte..." dedim.

Yüzü birden ciddileşti. Gözlerini kapatıp, alnını alnıma dayadı. "Bunu yapmak için, ne kadar can attığımı bilemezsin... birgün en derinine parmağımı sokacağım... korkabilirsin güzelim. Ben bunu yaparken, deliler gibi korkuyor olacaksın zaten..."

Henüz söylediği yere, gelmememiş olmamıza rağmen, bu sözleri beni, korkutmaya yeterdi. Alnını, alnımdan çekip, gözlerini açtı. Sert bakıyordu bana. Bense gözlerimi, o hariç heryerde gezdiriyordum.

Keşke bu elbiseyi, giymeseydim. Yoongi, sürekli bacaklarımı okşuyordu. Beni nazikçe çekince, tezgahtan kalktım. Birazdan hava aydınlanırdı. Eve gitmem lazımdı...

Yavaşça, Yoongi'nin yanağını öpüp, banyodan çıktım. Topuklu ayakkabılarım, mermerli zeminde daha çok ses yapıyordu. Onu banyoda bırakıp, aşağıya indim. Birazdan hava aydınlanacağı için -ki daha aydınlanmadı, Yoongi beni elektriklerle tehdit edemezdi.

Arkamdan seri adımlarla iniyordu. Merdivenin sonuna geldiğimizde bana çoktan yetişmişti. Bana engel olacağı sırada, "Lütfen Yoongi..." diyip onu durdurdum.

Star Haired// YoonroseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin