4 gündür aynı yatakta, aynı odada yatıyorum.
Başımdaki sargı bezleri hâlâ duruyor. Odadan çıkmama da izin verilmiyor. Kafayı yiyecekmiş gibi hissediyorum.
"Alya, çok mu sıkıldın?"
Jaebum'u başımla onaylayarak kollarımı birbirine bağladım.
"Senin için izin almaya çalışayım mı?"
"Bence sen direkt kaybol buradan."
Sırıttı.
"Ne o? Çok mu sıkıldın benden?"
Gözlerimi devirdim.
"Canımı fazlasıyla sıkıyorsun bayım. Uzak dur."
Uzak dur dedim ya şimdi, o kelimelerime inat yaklaşıyor. Gel gel! Bulacaksın cezanı benden.
Gülerek yanıma yeniden geldi ve elindeki leptobu yanımdaki komodinin üzerine koydu.
Gözümü açtığımdan beri her gün,her saniye dibime kadar giriyor. Kendisini böyle hatırlayabileceğimi zannediyor herhâlde.
Şimdi yine bana yaklaşmaya çalıştı. Üzerime doğru eğildi. Ama ben bu sefer ona izin vermeyerek kulağına uzandım ve tuttuğum gibi acımadan çekmeye başladım.
Neye uğradığını şaşırdı.
Acı çığlıkları sessizliğin kol gezdiği odada yankılanmaya başladı.
"Ah! Aaahhh! Alya ne yapıyorsun? Yah! Bırakmayacak mısın? Aaaaah! Tamam tamam, yaklaşmayacağım bırak! Aaaaahh!"
Tabii ki bırakmadım.
"Seni fırsarçı pislik! Seni tanımıyorum diyorum. Ta-nı-mı-yo-rum! Her seferinde bana yaklaşmanın bir anlamı yok! Bir daha bana yaklaşırsan seni çok güzel benzetirim. O muhteşem yüzünü mahvederim. Anladın mı beni?!"
Ses gelmeyince kulağını yukarıya doğru daha sert çekerek daha çok bağırmasına yol açtım.
"Aaaaahhh!"
"Anladın mı dedim?"
"Hayır efendim,anlamadım. Bir zamanlar sen de bana farklı davranmıyordun. Kuyruk gibi yapışmıştın peşime. Başımın belası olmuştun. Sen beni hiç bırakmadın. Ben de seni bırakmayacağım. Söyledim ya,ben de senin başının belası olacağım."
Boştaki elini kulağını tutan elime attı. Kulağını elimden kurtarmaya çalışıyordu. Ben de inadına bırakmıyordum.
Ben her bırakmayışımda ve o kulağını çekip kurtarmaya çalıştığında daha çok bağırıyordu.
"Ah! Aaaahhh! Yah! Alya! Aaaahh! Kalbin de sızlamıyor. Bıraksana artık vicdansız."
"Vicdansız mı? Ben mi?"
"Yok ben! Tabii ki de sen!"
Daha da sinirlenerek daha sert çektim kulağını. Kesin uzamıştır bu kulağı bu kadar çekmeye.
Kulağını kurtarmak için bir hamle daha yaptı. Kulağını çeken elimi tuttu ve son defa sert bir şekilde kendi kulağını da çektirerek, kulağını parmaklarımın arasından kurtardı.
Ancak hareketlerimiz sert olduğu ve biz birbirimize yakın olduğumuz için kafalarımızın tokuşmasına mâni olamadık.
Sargılı olan kafam, onun kafasına çarptı. Ben de hafif bir 'ah!' sesi çıkardım.
"JaeBum?"
"JaeBum?"
"JaeBum?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baş Belası // Im Jaebum(✓)
FanfictionAnnesini takip eden yavru bir ördek gibi o nereye giderse ben de arkasından oraya gidiyordum.Aynı zamanda çenem de boş durmuyor,sürekli ismini üst üste söyleyip duruyordum. O ise beni hiç tınlamıyor,yoluna devam ediyordu. "JaeBum?" "JaeBum?" "JaeBum...