S - 8

84.4K 3.4K 347
                                    


Herkese merhaba ❤

Bölüme geçmeden sizlere söylemek istediğim ufak bir şey var.

Henüz daha az bir bölüm olmasına rağmen ben hiç mutlu bir aşk yaşanacak diye bir şey ima etmedim. Gerek yorumlarınızda gerekse mesajlarınızda bunu söylemedim. Çünkü ben platonik bir kızın içinde yaşadığı hüznünü aşkını size anlatmaya çalışıyorum.

Çok kişinin söylediği ne kadar güçsüz bir karakter ifadesini ise kusura bakmayın ama kabul etmiyorum. Aşktan doğan fedakarlıları asla zayıflık olarak görmedim. Gerçek hayatta böyle bir şeyin olmayacağına inanmış öyle eleştiri yapmışsınız ama ben zaten hikayemi gerçek hayata eş değer yazmaya çalışmadım ki.

Amacım sizleri kırmak değil. Ama lütfen hikayeyi ve konusunu dikkatle okuyun öyle yorumlarınızı yapın. Dila hiç Ömer'in karşısında ezilip büzülmedi. Yada onun peşinden bana aşık ol diye koşmadı. Ne yaşadıysa içinde yaşadı. Evet çoğu zaman hayatına ve ailesine yansıdı ama bunu Ömer görmüyor. Yani bir adamın karşısında aşkıyla rezil olmuyor.

Neyse fazla uzattım.

Buyrunuz yeni bölüm umarım beğenirsiniz. Sizi seviyorum ❤

Dipnot- Aradan geçen bir yılı fazla atladığımı düşünmeyin böyle olmasını istiyordum. Ve erken yayınlamamın sebebi diğer bölüm kısa olduğu içindi.

1 yıl sonra

Tam bu gün gittiği o gündü. Asla ve asla hafızamdan silinmeyen kalbime keskin acılar saplayan o gün.

Her şey aynıydı. Bütün her şey eskisi gibiydi. Ama ben değildim. Yüreğimin yangını yüzüme yansıyordu. Gözlerim olur olmadık yerde yaşlarla doluyor göğsümü sıkıştırıyordu. Onu öyle özlemiştim ki bu ızdıraba dayanamıyordum.

Babam ilk aylarda beni zorla psikolog yardımı almam için göndermişti. Ama Ela benim bu halime dayanamayınca anneme her şeyi anlatmıştı. Annem de benim bir psikolog ile iyi olamayacağımı anlayınca babamı ikna etmiş gitmeme engel olmuştu.

Ben ise aylar geçtikçe yerimden kalkmaz hep gözlerim dalgın vaziyetteydim. Ömer'in yüzü gün geçtikçe hafızamdan siliniyordu. Bu aklıma geldikçe hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Onu ben unutmuyordum ama gözlerim unutuyordu.

Günler , aylar , mevsimler gelip geçmişti. Ama Ömer gelmiyordu. Sıklıkla gelip giden Erhan amcalarda ondan bahsetmiyordu.

Melih de her gün arıyordu. Ömer'le ilgili bir bilgisi olsa konuşurdum fakat onun da olamayınca konuşmuyordum.

-"Şoför geldi sizi bekliyor Dila hanım."

Arkamda beliren yardımcının sesiyle güçsüz ayaklarımı harekete geçirip kalktım. Ela'nın telefonda bana bağırıp çağırması üzerine onun yanına gidiyordum. En son dört beş ay önce şehire inmiştim. O da ufak bir bayılmamdan dolayıydı. Yemek yemeyince bedenim güçsüz kalmıştı.

Eve dönünce annemle vedalaşıp beni bekleyen arabaya bindim. Buradan ayrılmak istemiyordum. En azından yeşilliğin arasında biraz olsun rahatlıyordum ama artık Ela çıldırmıştı. Beni anlamıyordu. Bu kalbimin acısını ona anlatamıyordum.

-"Geldik efendim seslendim ama duymadınız."

İrkilip başımı yasladığım koltukta doğruldum. Siteye girip asansöre bindim ve dairenin kapısına geldim. Ela'nın şirkette olacağını bildiğimden kendi anahtarımla kapıyı açıp içeriye girdim.

SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin