S - 15

90.1K 3.2K 170
                                    


Öğleden sonra saat dört gibi üzerimi değiştirmeye odama çıkmıştım. Kuzenlerimiz babam ve dedemlerle biraz vakit geçirmiş sonrasında halamlara gitmek için çıkmışlardı. Ela da evine gitmişti.

Erhan amca dediği gibi babamı arayıp çağırmıştı. Babamlarda gidene dek dinlemişlerdi. Zaten yol onları fazla yormuyordu.

Saçlarımı yeniden güzelce toplayıp yüzüme biraz makyaj yaptım. Arabadaki dakikalar aklıma geldikçe tenim karıncalanıyordu. Bu yüzden çok düşünmemeye çalışarak soyundum. Dolabımdan deri taytı alıp giyindim. Üzerime camel rengi kapşonlu sweat geçirip ayakkabı dolabıma geçtim. Kısa düz taban deri botlarımı da giyindiğimde hazırdım. Sweatimin kalın olduğunu düşünerek mont alma gereği duymamıştım. Telefonumu cebime koyup odadan çıktım.

Altta babam ve dedem annemi bekliyordu. Annem gelene kadar Yıldız'ın yanına gitmeye karar vermiştim. Beş dakikalık bir süre zarfında onu sevmiş tekrar geri dönmüştüm.

Hepimiz hazır olduğumuzda arkaya annemle birlikte oturdum. Arabayı babam şoförden almış kendisi sürüyordu. Camdan dışarıya bakarken annemin koluma çimdik atmasıyla irkilip ona döndüm.

-"Gitmek için fazla hevesli gördüm seni." dedi yaklaşıp.

Babam ve dedem sohbet içinde olduğundan duymuyorlardı.

Ufak bir tebessümle başımı salladım ve yanağını öperken kulağına fısıldadım.
-"Güzel şeyler oluyor annecim. Eve dönünce anlatırım."

-"Kız beni meraklandırma !" dedi gözlerini açarak.

-"Anlatacağım sabret." dediğimde burun kıvırıp kenara kaymıştı.

Onların evine geldiğimizde başka bir araba daha vardı. Arabadan iner inmez soğuk havayla biraz üşümüştüm ama hareket ettikçe ısınırdım.

Babam önden ilerleyip evin kapısını çalmıştı. Kapıyı evde çalışan kadınlardan birisi güler yüzüyle açtı.

-"Hoşgeldiniz efendim buyrun." diyip kenara çekildi.

-"Hoş bulduk." dedi babam girerken.

Arkasından yürürken içim içime sığmıyordu. Bir gün içerisinde fazlasıyla sevdiğim adamı görecek olma heyecanı taşıyordum.

Erhan amcayla koridorda karşılaşınca bana göz kırpmış babamlarla tokalaşmıştı.

-"Gelin salona geçelim." dedi elini uzatıp.

Ateş basan yüzümle birlikte arkalarından yürüdüm. Fakat salonda görmek istediğim kişi yoktu. Onun yerine daha önce bir iki kere davetlerde gördüğüm insanlara kibarca selam verdim.

-"Dila'cım kızımla tanışmış mıydınız ? Daha yeni geldi Londra'dan. Orada okuyordu." Sabriye hanımın gülümseyerek elini sırtına koyduğu kızına baktım. Bir leydi gibi dimdik oturmuş havalı havalı duruyordu.

-"Hayır tanışmıyoruz." dedim tebessüm edip.

-"Nida ben." dedi yalnızca.

-"Memnun oldum bende Dila."diye mırıldanıp çaktırmadan gözlerimi etrafta gezdirdim. Ömer bahçede de görünmüyordu. Nerede bu adam ?!

-"Ben bir su alıyım." diyip ayağa kalktım.

-"Suzan getirirdi kızım otur sen." dedi Erhan amca.

-"Teşekkür ederim alırım ben." dedim ve mutfağa doğru ilerledim.

Mutfak kapısından girdiğimde büyük sürgülü cam kapıya yaslanmış mutfağa bakan Ömer'i gördüm. Açık duran kapıdan içeriye rüzgar esiyordu ama onu etkiliyormuş gibi durmuyordu.

SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin