Bölüm geç geldi kusuruma bakmayın. En sonunda kaosa ufak ufak giriş yapacağız.
Oy verip yorum yapanların tuttuğu elmas -evet altın değil- oluyormuş.
İyi okumalar!
*Düzenlenmiştir.*
——————
Lumos"Athanasia... Athanasia! Uyan hadi! Bu kız neden ölü gibi yatıyor?" Kafamda yankılanan bir ses, adımı birkaç kere tekrar ederken uyuşuk bir şekilde gözlerimi aralamış ve boğazımdan anlamsız bir sesin çıkmasına neden olmuştum. Seçim günün sabahı uyumadığımı hesaba katarak 'ölü gibi yatmam' aslında oldukça normal olmalıydı.
"Büyük salon. Kahvaltı. Dersler, Hogwarts!" Başımda konuşan kız açıktaki yanağımı okşarken iç geçirerek tekrardan gözlerimi kapatmıştım. "Athanasia bizimle misin?" Gözlerimi bir kere daha aralayıp bakışlarımı tepemde duran kişiye çıkardığımda karşılaştığım esmer, yeşil gözlü kızla derince iç geçirmiştim.
Ve tekrardan dünyaya erkek olarak gelmek istemiştim.
Gülümseyerek elimden tutup kibar bir şekilde yatakta doğrulmamı sağlarken, elimi yatağımın kenarına bıraktığım gözlüğüme atmıştım. Esmer kız hareketlerimi teker teker takip ederken, zaten dağınık olan saçlarımın, uyurken kıpırdandığım için daha da dağılmasına göz devirmiştim. Tarayarak düzeltmek çok acı verici olacaktı.
Kendime gelip doğrulduğum yerden esmer kıza baktığımda, güzel yüzlü kız bir şeyi unutmuş gibi eliyle ağzını kapatmıştı. "Ah, ne kabayım! Ben Laura Miller, fark ettin mi bilmiyorum ama hemen yanında yatıyorum." Eliyle yanımdaki yatağı gösterdiğinde başımı aşağı yukarı sallayarak gülümsemiştim. Sabahın bir saati olmasına rağmen enerjiyle dolup taşan bu kız keyfimi yerine getirmişti.
"Ben de Asya Athanasia Göktürk. Ama kısaca Athy diyebilirsin."
Bir süre parmağını dudağının kenarına koyarak düşünüyormuş gibi yapmıştı. "Herkes sana genellikle Athy mi der?" İtiraf etmem gerekirse bu beklenmedik sorusu beni şaşırtmıştı. "Kısmen." Verdiğim cevapla yüzündeki gülümseme daha da büyürken, önemli bir şeyi hatırlamış gibi elini şıklatmıştı.
"O halde sana Athy yerine Sia diyeceğim! Hem diğer ismimle de uyumlu oluyor." Düşününce bu hiç de fena bir fikir değildi. Athanasia isminin sonunda belli belirsiz bir Asya ismi geçiyordu. Bu şekilde ismimin okunuşu hem daha kafiyeli bir hale geliyordu hem de ismimi akıcı bir şekilde telaffuz etmeme yardımcı oluyordu.
Bu karışık isim planını çok fazla düşünmemeye çalışarak, ayağımın yanında yatan Mensis'i rahatsız etmemek için sessizce hareket etmiştim. Bacaklarımı ve kollarımı farklı yönlere doğru açıp gerinirken, kemiklerimdeki rahatlama hissiyatı iç geçirmeme neden olmuştu. Eklemlerden gelen o belli belirsiz sesler gerçekten insanı rahatlatıyordu.
Laura'yı daha fazla konuşturmamak ve bekletmemek için hızlıca elimi yüzümü yıkamış, saçlarımı acı çekerek taramış ve kıyafetlerimi giyinmiştim. Oldukça rahat olan üniformamın üzerine Slytherin renklerindeki cüppemi de giydiğim zaman, evet işte şimdi hazırdım.
Koyu kızıl, kıvrımlı asamı en güvenlikli yer olan cüppemin iç cebine yerleştirdiğimde, yine o tuhaf hissiyata mani olamamıştım. Asamla her temasımda kalbimin şiddetle çarpmasına, muhtemelen büyücü olduğum gerçeğine alışmamdan daha uzun sürede alışacaktım.
Gözlüklerimi düzeltip taramış olmama rağmen hala dağınık olan saçlarımı uyduruk bir şekilde topladıktan sonra kendimi odamdan atabilmiştim. Ortak Salon'a indiğimde tam da benim gibi yeni uyanmış olan Severus'un yatakhane merdivenlerinden indiğini görmüştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑳𝑼𝑴𝑶𝑺 | 𝒎𝒂𝒓𝒂𝒖𝒅𝒆𝒓𝒔 [Askıya Alındı]
Fanfiction"Onu birçok isimle andılar evlat. Son nefesinde bile insanlar onun geçmişte yaptığı şeylerin karanlığa açılan bir kapı olduğunu mu, yoksa iyilik uğruna yapılmış bir fedakarlık mı olduğunu bir türlü anlamış değillerdi." ♒︎♒︎♒︎ "Atacağın her adımın bi...