Kavuşmak - I -

5.7K 173 40
                                    

Hikayelerime net anlayabilmeniz için ufak ufak açıklamalar yazıyorum. Yani hikayeyi anlayabilmeniz açısından bu parantez içlerini okumanız önemli.

ARKADAŞLAR ÖZLEM BAŞKA BİR KURGUYDU, BU BAMBAŞKA BİR KURGU. BİRBİRİYLE BAĞLANTILI HİKAYELER YAZMIYORUM. YANİ BAŞLIK DEĞİŞİNCE (ÖRNEĞİN ÖZLEM/KAVUŞMAK/UMUT GİBİ FARKLI BAŞLIKLAR OLUNCA) OTOMATİK OLARAK KURGU DA DEĞİŞİYOR. 2 PART HALİNDE YAZIYOSAM DA 1-2 YAZIYORUM ZATEN YANINA.

Umarım bölümü beğenirsiniz. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmazsanız sevinirim. Ayrıca _BadBitchBack_ twitter hesabıyla bana twitterdan da ulaşabilirsiniz. İyi okumalar

(Azer Karaca'yı kaçırdığı günden beri aklı sürekli Karaca'da. Onu düşünmeden geçirdiği tek bir anı bile yok. Aynı şekilde Karaca da Azer'i düşünmeden edemiyor Özelikle de battaniye örterken ona sarıldığı anı..)

1-2 gün sonra...

Azer sabah uyandığında içinde gereksiz bir heyecan vardı. Bugün annesini gidip alacaktı ama asıl yaşadığı heyecanın sebebi bu değildi. Karaca'yı görecekti hatta belki konuşma fırsatı bile yakalayabilirdi ama bir bahaneye ihtiyacı vardı. Bunu yolda düşünmeye karar vererek hızla yatağından kalkıp hazırlanmaya başladı. Karaca onu son gördüğünde kazağı yırtık yüzü yara bere içindeydi ve bu sefer güzel görsün istiyordu ama bilmiyordu ki şimdi de Karaca'sının vücudu yaralar içindeydi.

Babaannesi Sultan Karaca'nın Azer tarafından kaçırıldığını öğrenince Karaca'ya evden nasıl çıktığını sormuş ve kaçtığını öğrenmişti. Bunu öğrenen Sultan da kendi sözüne karşı çıkmasını bahane ederek şu zamana kadar yaşadıkları her şeyin sinirini ondan çıkarmış ve sanki her şeyin suçlusu oymuş gibi Karaca'yı hastanelik edene kadar dövmüştü. O an evde kimsenin olmamasını fırsat bilen Sultan herkese Karaca'nın merdivenlerden düştüğünü söylese de buna elbette kimse inanmamış ama hepsi buna susmuştu.

Karaca tedavisi yapıldıktan sonra eve getirilmişti ama tüm gece ağrıdan uyuyamamıştı. Tam uykuya daldığı anda yengesi Damla tarafından uyandırılıp kahvaltıya çağırılmıştı.

Güçlükle üzerini giyen Karaca o haliyle aşağı inmiş ve sofranın hazırlanmasına yardım etmişti. Salona girdiğinde Azer'in annesini görünce şaşırmış şaşkınlığını atar atmaz da elini öpüp hoş geldiniz demeyi ihmal etmemişti.

''Hoşbuldum güzel kızım, hoşbuldum. Geçmiş olsun sana da Sultan hanım söyledi bi talihsizlik yaşamışsın merdivenlerden düşmüşsün. Nasıl düne göre daha iyi misin?''

Annesi bile nasıl olduğunu sormadan iş yaptırmışken bu kadının bu kadar ilgili olması Karaca'nın hoşuna gitmiş ve kadına aşırı bir sıcaklık beslemeye başlamıştı.

''Daha iyiyim teyzecim teşekkür ederim.''

''Aman yavrum dikkat edin kendinize. Bak o güzelim ay yüzün ne hale gelmiş''

''Oldu bi kaza. Karaca da daha dikkatli olur bundan sonra''

Sultan'ın uyarısıyla tekrar mutfağa dönen Karaca yerini Azer'in annesine bırakmış mutfakta ayak üstü bişeyler atıştırarak ilaçlarını içmek için odasına çıkmıştı.

O sırada Azer giyinip süslenmiş, yaralarını temizlemiş ve evden çıkmaya hazırlanıyordu.

''Ooo abiim bu ne şıklık. Hayırdır nereye?''

''Annemi almaya gidiyorum olum nereye olacak başka''

''Ne bilelim abi pek bi süslenmiş gördük seni''

''Hadi lan ordan gidin başkasıyla eğlenin. Almayım ayağımın altına''

''Tamam abim kızma ya, dikkat et kendine''

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin