Bölümü ikinci defa yazışım ve ikinci defa yayımlayacağım.Wattpad kafayı yemiş, en sonunda beni de delirtecek :(
Bu bölüm de ZeyKer yakınlaşıyor.Bu bölümden sonra sinirli bir Kerem görebiliriz tabii Zeynep'e karşı değil.
Ve dün 256.Vote olan bölüm 276.Olmuş.Huhuhu.Harikasınız.Hadi güllerim bu bölüm biraz daha artalım :D
Mesaj kutum istila edildi :D
Silinen bölümle aynı olacaktır, ama farklı yerleri olur elbet.
Hikaye kapağı için "Magic_leaf" Çook teşekkürler.Çook beğendim.Ellerine sağlık kuzum :*
Y.T ve Kerem ayrılmış, eğer duymayanlar bilmeyenler varsa böyle güzel bir haberden mahrum bırakmayayım dedim :D
Bir de lütfen hikayemi +18 kısım için okumayın.Bana şöyle yorum atmayın 'Ben bu bölüm de bir şey olur diye okumuştum ama olmadı' inanın böyle yorumlar çok üzüyor.Tüm yazma şevkimi alıp, götürüyor.Bölümün geç gelmesinin en büyük etkeni bu.Zaten dün bölüm paylaşmıştım ama silindi biliyorsunuz zaten.
Neyse çok konuştum aslın da daha da konuşacaktım ama susayım :D Keyifli Okumalar.
#Zeynep#
"Hıyar herif! Bir de arıyor, alay ediyor." Dedi Güneş sinirle.Pusat benden Güneş'in numarasını istemişti ben de bir sorun olmayacağını düşünerek numarasını vermiştim.Pusat Güneş'i arayıp şakacıktan onunla alaylı bir şekilde konuşmuş, Güneş'i sinir etmişti. Sabahtan beri Güneş, Pusat'a saydırıyordu.
"Bir de diyor ki, 'Dünya yakışıklısı Pusat Sönmez' ile görüşüyorsunuz. Bok." dedi Güneş Pusat ile ilgili kısım da onun taklidini yaparak. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Zira gülersem Güneş'in yeni saydırma hedefi ben olacaktım. Pek istediğim bir şey değildi.
"Tamam tatlım sakin." Dedim zar zor. Güneş sinirden ayağını sallamaya başladı.
"Sakinim, geri zekâlı." Dedi Güneş. Kaşlarımı çattım. Onu bana mı demişti?
"Ne dedin?"
"Of, Zeynep." Dedi Güneş bıkkınca. "Ömrümü yedin ha. Tabii ki Pusat olacak kabak suratlıya söyledim." Dedi. O'na 'hıı' bakışımı atıp arkama yaslandım.
"Sen beni ne hakla ararsın ya! Hıyar turşusu!" Güldüm gülecek haldeydim. Dudaklarımı dişlemeye başladım.
"Kuzum... Pusat aramış işte ne güzel. Sinirlenme." dedim sakin bir şekilde.Güneş'in birden gözleri dolmaya başladı.Ne oldu şimdi ya?
"Öyle mi Zeynep Hanım? Pusat geldi hemen Güneş unutuldu. Yazıklar olsun." dedi Güneş ağlama moduna girerken.
"Saçmalama." dedim gözlerimi devirerek.
"Ben senin için saçımı süpürge ettim. Yemedim yedirdim içmedim içirdim. Giymedim giydirdim..Ama hepsi unutulmuş bakıyorum. Nanköör." dedi Güneş abartılı bir şekilde.
Yok bu kız bir gün beni hasta edecek.
"Güneş'im..." dedim sevimli bir şekilde. "Hiç olur mu öyle şey. Senin yerini kim tutabilir? Pusat da kimmiş ki hem." dedim. Güneş birden yumuşamayan yüz ifadesini anlayınca dudaklarımda varla yok arasında bir gülümseme oluştu.
"Hıı," dedi. "Öyle diyorsun yani."dedi yumuşak ses tonuyla.
"Öyle diyorum ya." dedim normal bir şekilde. Güneş tam bir şey diyecekken telefonumun melodisi kulağıma dolmaya başladı. Hızla çantamın içinden telefonumu çıkarttım. Kerem arıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşiretin Hanımağası
Fanfiction"Sen dün gece çok değiştin Zeynep." Dedi Kerem. Zeynep, Kerem'in cümlelerinden hiçbirşey anlamıyordu. "Ne demek istiyorsun?" Diye sordu Zeynep. "Sen dün gece şu toprakların hanımağası oldun." "Şu toprakları inletebilecek tek kadın oldun." "Sen dün...