Peşimdeki Yabancı (+18 / Düzenleniyor)

13-" Mavi Gözlü Dev ve Minnacık Kadın"

(Düzenlendi ✅)
🍁Lütfen bol bol yorum yapın, vote verin ve sizi etkileyen cümlelerin olduğu satıra "w.a" yazın. Şimdiden teşekkür ederim. Keyifli okumalar...🍁

13. Bölüm " Mavi Gözlü Dev ve Minnacık Kadın"

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadını sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi.
Bahçesinde ebruliii hanımeli açan bir ev...

-Nazım Hikmet

Hatırlatma:

Elimin acısı yüzümü buruştururken aldırmamaya çalışarak asansörü tekrar çalıştırıcak düğmeye doğru hareketlendiğim sırada Serhat sert bir şekilde tutup sırtımı asansörün duvarıyla buluşturdu. Elimin acısına eklenen sırtımın acısıyla yüzümü tekrar buruşturup yumduğum gözlerimi tekrar açıp korkusuzca Serhat'ın gözlerine diktiğimde onun gözlerinde gördüğüm nefret içimi titretmişti. Şu an -itiraf etmekten ne kadar nefret etsem de - tükürdüğümü yalayacak konumdaydım.

Tanrım, yoksa beni bugün mü yanına alıcaksın. Eğer öyleyse ne olur bu pisliğin elinde can vermeyeyim. Yalvarırım...

♤♤♤♤

"Bana bak kızım!"diye konuşmaya başladı tıslarcasına.

"Bana bak kızım! Kendimi çok zor tutuyorum. Sakın beni sınama. "

"O halde sende sınırlarını aşmamayı öğreneceksin! Her kafana estiğinde beni öpemezsin!Seni son kez uyarıyorum Serhat eğer beni bir kez daha öpmeye kalkarsan seni doğduğuna pişman ederim." dedim dişlerimin arasından.

"Öyle mi Ela?"

"Öyle Serhat!"

Asansörü tekrar çalıştırıp 12. Kata geldiğimizde elini bileğime kelepçe misali sarmıştı. Beni sürüklerken ben bileğimi ellerinin arasından çekmeye çalışıyordum. Tabi aynı zamanda sövüyordum da. O ise beni takmadan ilerlemeye devam ediyordu.

Odama geldiğimizde cebinden odamın kartını çıkarmış ve kapıyı açmıştı. Bir dakika odamın kartının onda ne işi var?!

Kapıyı ittirerek duvara çarpmasını sağladığında beni içeri fırlattı. Sendeleyerek odaya girdiğimde aklımda bir ton soru ve ellerimde ise yanlız olsam beni ağlatabilicek bir acı vardı.

"Soru bir," dedi üstüme yürürken.

"Eczanedeki adam neyin nesiydi?"

Ayakkabılarımızın uçları birbirine değerken onun beklediğinin aksine geriye doğru kaçmamıştım.

"Sa-na-ne?" Dedim alaya karışık sesimle.

"Sen yürek falan mı yedin kızım? Düzgün cevap ver bana!"

Alayla gülümsedim başımı öne eğerek ve yatağıma doğru adımladım.

"Senin karşındayken, "

Yatağıma oturup ellerimi yatağa bastırdım.

"Yürek yememe gerek olmuyor. Madem bir oyun oynuyoruz bu oyun karşılıklı olsun değil mi? Sen benim sorularıma cevap vericeksin ve bende senin. Başlıyorum-"

"Hop! Orada dur. Unutma ki benim olduğum hatta olmadığım yerlerde bile benim kurallarım geçer. Oynadığımız oyunu değiştiriyorum. Cevap vermek istemediğin her soru için karşı tarafın istediğini yapacaksın."