Peşimdeki Yabancı (+18 / Düzenleniyor)

20-"Durma Yağmur"

(Düzenlendi ✅)
jinniejim aramızda çok yeni olmana rağmen yaptığın yorumlarla bana destek olduğun için çok teşekkür ederim hayatım ❤️ hep bizimle kal...

Sınır:30 vote 90 yorum

🍁Lütfen bol bol yorum yapın, vote verin ve sizi etkileyen cümlelerin olduğu satıra "w.a" yazın. Şimdiden teşekkür ederim. Keyifli okumalar...🍁

20. Bölüm " Durma Yağmur "

Çokça yağmur yağsa,
Temizlenir mi bu kirli Dünya?
- Alıntı

Hatırlatma :

"Cesedi güzel olan tek şey papatyalardır Serhat. Denize ölüm yakışmaz."

Sonlara doğru kısılan sesimin duyulup duyulmadığından bile emin değildim.

"Denizler cansızdır zaten."

Histerik bir gülümseme bahşettim ona.

"O denizden bahsetmiyorum ki. Hayatım olan Deniz'den bahsediyorum..."

♤♤♤♤

Kısa bir süre duraksayıp saçımın ucuna toka takarak tekrar kucağına aldı beni.

"Bana bu kadar yakın olman hoşuma gitmiyor."

"Ben de göbek atıyorum zaten."

İstemsizce gözlerimi devirip sırtımın yumuşak yatakla buluşmasına izin verdim. Üzerimi örtmek için örtüyü çekiştirirken Serhat buna engel oldu.

"Bıraksana!"

Elimi alnımla buluşturdu. Daha sonra tatmin olmamış gibi dudakları deydi alnıma. Bir anda yaklaşması sonucu kasılan bedenimin onu gülümsettiğini alnımdaki dudaklardan anladım. Biraz geri çekilip ellerini iki yanıma dayadı.

"Hala ateşin var. Uslu dur biraz, hm?"

Örtüden elimi pat diye çekip gözlerimi başka bir yere odaklayarak başımla onayladım.

Hafif bir gülümseme bahşederek geriye çekildi.

"Uyu."

Sağ yanıma dönerek kapanmak için yalvaran göz kapaklarımı indirdim. Gelen kapı sesi ile Serhat'ın gittiğini anladım. Gözlerim kapalı bir şekilde örtüye uzanıp örtüyü üzerime çekmeye yeltendiğimde duyduğum sesle irkilerek gözlerimi araladım.

" Bırak o örtüyü. Uslu dur demiştim..."

Pencere pervazına yaslanmış be kollarını göğsünde bağlamış Serhat'ı görmeyi beklemeyen gözlerim iyice açıldı.

"Sen, çıkmamış mıydın?"

"Camdan tekrar girmediğime göre?"

"Dışarı çık, biri bana bakarken uyuyamam." dedim bu durumdan memnun olmayan bir ifade ile.

Adımlarını bana yöneltip yatağa yakın sayılıcak bir yere gelene kadar yürüdü.

"İstersem seni izleyerek bile uyuyabilirim. Benim olduğum yerde benim dediklerim olur. Bunu bir daha söylemem. Aklının bir köşesine yaz."

"Sonuç olarak?"

"Sen uyuyorsun bende burada duruyorum."

"Seninle tartışırdım ama çok yorgunum."