KELEBEK ÖMRÜ MUTLULUK 🦋(TAMAMLANDI)

~19~

        Seyhan Atakan ve ortaklarının yanına doğru ilerlerken o kadar mutluydu ki üçününde donmuş bir vaziyette yanındaki Ada'ya baktığını fark edemedi. Yanlarına ulaşıp tam Ada'yı onlarla tanıştıracağı zaman kadının sözleriyle donup kaldı. Ada "Merhaba baba." derken karşısındaki Mehmet beye bakıyordu.

"Senin ne işin var burada?" diye soran Mehmet beye buğulu gözlerle baktı Ada. Babası zerre kadar değişmemişti aynı yıllar önce olduğu gibi kibirli ve küstahtı. Seyhan yanında olduğunu hatırlatmak için Ada'nın elini hafifçe sıktı. Adamın bakışları Atakan'a kayınca gözlerinde gördüğü ışıltılar hiç hoşuna gitmedi. Ada'ya özlemle bakıyordu sonra anlatılanları hatırladı Atakan Mehmet beyin kızı ile nişanlıydı ve kız onu başka bir adam için terk etmişti. Bir anda dört bir yanı şüphe ile sarıldı bu duygular tarafından ele geçirilmekten nefret etmişti. Sevdiği kadından şüphe etmek rahatsız hissettirse de kendisine engel olamadı. Seyhan ile nişanlı olan kadın bir zamanlar Atakan ile nişanlıydı. Seyhan'a söz verdiği gibi bir zamanlar Atakan'a da söz vermişti ve onu yüzüstü bırakmıştı. İçi bir anda korku ile doldu ya Ada onu da bir anda bırakırsa ya ondan vazgeçerse. "Hayır." diye düşündü kadının ona nasıl aşkla baktığını biliyordu çünkü aynı bakışları Ada'yı düşünürken aynaya baktığında kendisinde görüyordu.

       İçinde çarpışan duygular arasında sevdiği kadını koruma duygusu ağır bastı. Mehmet beye bir adım yaklaşıp "Ada nişanlım sıfatıyla benim misafirim olarak davete katıldı. Haddinizi bilin!" diye fısıldadı. Bu fısıltı sözlerin ve sesin keskinliği yüzünden Seyhan sanki bağırmış gibi etkili oldu. Bir anda bakışlar ona döndü Atakan ise hala büyülenmiş gibi Ada'ya bakmaya devam ediyordu. Seyhan o anda kendisini dizginleyemedi Atakan'ın yakasını tek eliyle kavrayarak kendisine yaklaştırdı "Nişanlıma bakmayı kesmezsen yapacaklarımdan sorumlu değilim!" deyince yakın çevredeki insanların dikkatini çektiler. Ada Seyhan'ın diğer koluna asılıp "Seyhan lütfen yapma." derken korkusu sesine yansımıştı. Adam onu duymuyor gibiydi işin kötüsü Atakan da sırıtarak yangına körükle gidiyordu.

         Mehmet bey Ada'nın koluna asılıp "Yürü eve gidiyoruz!" diye çekmeye başlayınca Seyhan kendisine geldi. Ada kolunu kurtarmaya çalışıyor ama gücü babasına yetmediği için elinden bir şey gelmiyordu. Tek tesellisi Seyhan'ın onu götürmelerine izin vermeyeceğini bilmesiydi. Atakan ve babası da onları takip ederek hızla gala salonundan ayrıldılar. Seyhan rezalet çıkmasın diye herhangi bir şey söylemeden onları takip etti otoparkta Ada'yı babasının elinden çekip arkasına aldı. Üzerine yürüyen üç adam umurunda bile değildi "Eğer Ada'ya dokunursanız canınız yanacak! Uzak durun nişanlımdan!" diye kükredi. İlk olarak üzerine atılan Atakan'ı yumruğuyla yere serip tekmeleyince içine bir tatmin gelip oturdu. Ada şaşkınlıkla bir anda çığlık attı Atakan Seyhan'ın ayağının dibinde baygın yatıyordu. Adamın yüzündeki sırıtışı silmek için yanıp tutuşuyordu attığı yumruk o yüzden iyi gelmişti.

         Mehmet bey "O benim kızım! Sen karışamazsın!" diye havlayınca Seyhan "Yirmi sekiz yaşında olan kızın! Yıllardır aklına bile gelmeyen kızın! Öldü mü kaldı mı haberin bile olmayan kızın! Şimdi babalık taslaman bu gerçekleri değiştirmez! Ada'ya yaklaşanın canını yakarım buna sen de dahilsin! Şimdi alın şu adam bozmasını daha hıncımı alamadım elimde kalacak!" diyerek hiddetini kustu. Sözlerinde haksız değildi baygın olmasına rağmen hala Atakan'ı tekmelemek üzerine atlayıp yumruklamak istiyordu. Mehmet bey Seyhan'ın gözlerinde gördüğü kararlılık karşısında başına gelecekleri tahmin etti. Eğer daha fazla uzatırsa ne yaşı ne de Ada'nın babası olması onu kurtarmayacaktı. Yine de hemen pes etmedi Ada'ya dönerek "Mardin'li doktordan kurtulmuşsun kızım, bunu gördüğüme çok sevindim. Annen ve ben sen gidince perişan olduk. Seni o şekilde sürüklememeliydim özür dilerim. Hala odan olduğu gibi duruyor annen sanki orayı mabed gibi koruyor. Gel her şeyi unutup evimize gidelim." dedikten sonra elini uzattı. Seyhan'a bakarak "Hiç kimse ailenin yerini tutamaz. Hadi kızım." dedi. Hala elini Ada'ya uzatıyordu.