Osman Bey

4K 320 113
                                    

OSMAN – ASUMAN

Bu lanet ağrıda neyin nesiydi? Acaba direkt eve gelmek yerine doktora mı gitseydim. Elim ağrıyan karnımdan çekerek kilidi açtım. Açarken de sessiz olmaya çalıştım. Şimdi bizimkisi beni gece vardiyasında biliyordu. Sesi duyarsa korkabilirdi. Eve girdiğimde kapıyı sessizce kapatarak ılık süt içmek adına mutfağa yöneldim. Mutfak kapısında işittiğim seslerle kalakalmıştım. Başımı çevirip yatak odasından gece lambasına baktım. Ne oluyor gibisinden hızla yatak odasına giderek kapıyı sesli şekilde açtığımda başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüş gözüm kararmıştı.

"Lan!" diyerek üstlerine atlamak yerine mutfağa koşup bıçak aramaya başladım. Arkamdan sesler gelirken elim titreyerek bıçağı buldum. Gecenin karanlığında parlayan bıçağa bakarak ikisini de öldüreceğime yemin ettim.

Arkamı döndüğümde it kaçıyordu. Fırlayarak onu kapıda yakaladım. O an ilk darbeyi vurduğumda inlemişti. "Osman yapma!" İşittiğim sesle birlikte beynimden vurulmuşa dönerek arkamı döndüğüm gibi elimin tersiyle ona da bir tane geçirmemle yere savruldu. Tekrar döndüğümde kapıyı açan şerefsiz sokağa fırlamış bende peşinden bağırarak koşmuştum. Ayaklarım çıplak yalnızca koşuyordum. Onu bir daha yakaladığımda bu defa bir darbe de ayağına geçirdim. Her saniye insan kalabalığı artarken komşular kollarıma girip mani olmaya çalışsalar da bıçağı sağa sola sallıyordum.

Devriye gezen polisler o itin idmanına yetişmese önce onu sonra da o kahpeyi öldürecektim. Polisler ellerimi kelepçeleyip karakola getirdiğinde başım dik gözlerinin içlerine bakıyordum. Onlarsa bana acıyarak bakıyorlardı. Beni bir gece burada tutmuşlar sabahın ilk ışıklarıyla da mahkemeye göndermişlerdi.

Hakim Beyin karşısına geçtiğimde dişlerimi sıktım. İlk sözüm yine olsun yine yaparım olmuştu. Sonra devam ettim siz olsaydınız boğazlarını keserdiniz diye devam ettim. Yerimde hangi erkek olsa bunu yapardı. Yapmam diyen adamım demesin bana... Beni buradan direkt cezaevine sevk ettiler. Üç boyunca cezamı çekip çıkmıştım. O it ise benden şikayetçi olmamış o kahpeden de tek celse de boşanmıştım.

Hapisten çıktığımda o mahalleye adımımı atmadım. Evi çok öncesinde satılığa çıkarmıştım. Hesabıma yatan parayla birlikte o evden bir iğne dahi almadan memlekete Bolu'ya döndüm. O kadını üç ay boyunca beddua verirken şimdilerde içim soğumuş yalnızca Allah'a havale eder olmuştum. Bir aydır da dedemin konağını tamir etmeye çalışıyordum. Elimdeki parayla burayı çok güzel yapacak ölene kadar da burada yaşayacaktım.

"Osman..." Asuman'ın sesini duyunca işimi bırakarak pencereden başımı uzattım. "Geliyorum Asuman." Dedikten sonra odadan çıkıp merdivenlerden ikişer ikişer inmiştim. Asuman karşı komşumuzun kızıydı. Buraya geldiğim günden itibaren her gün bana yemek getiriyordu. Bu defa bende boş değildim. Ona çok sevdiğini öğrendiğim çikolatadan almıştım. Asuman beni görünce elindekileri masaya bıraktı.

"Annem dolma yaptı..."dediğinde bende yanına giderek güzel görünen dolmalara bakmıştım. "Beni mahcup ediyorsunuz Asuman, her gün güzel yemekler bende bağımlılık yapıyor."derken aldığım çikolatayı ona uzattım. Mahcup şekilde uzattığım çikolatayı alırken ilk kez ellerimiz birbirine değmişti. "İçeriye gelmez misin çayım var?" diye sordum. Ama cevabımı belliydi her zaman ki gibi evde işim var diyerek yine içeriye girmek istemeyecekti.

"Başka zamana sözüm olsun. Annem beni merak etmeden gitsem iyi olacak."

"Sözlerin birikiyor hatırlatmak isterim." Asuman başını eğerek biliyorum demiş daha sonra da kolay gelsin diyerek gitmişti.

"Dolmalardan bize yok mu Osman?" Bu kadın neden her seferinde aynı şeyi yapıyordu. Başımı çevirip yan komşuma baktım. "Ne demek Durdane abla gel birlikte yiyelim."demiştim.

BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin