ALAZ BEY

3K 314 78
                                    

                            İki ay sonra...

"Ablacım cevap versene meraktan çatlayacağım nereye gideceksin, daha doğrusu kiminle buluşacaksın?"

Söylemek istemesem de kardeşim bitmeyen bir ısrarla soruyordu. Aynada son bir defa daha kendime bakınca son halim hoşuma gitmiştim. Bazen süslenip püslenmem öz güvenimi artırmakla kalmıyor kendimi beni başka biri gibi hissetmeme sebep alıyordu.

"Gizemcim söyledim ya bir arkadaşımla dışarıya çıkacağım..."

İlla her şeyi bilecekti. "İyi ama bunun adı sanı falan yok mu? Allah göstermesin sana bir şey olsa kimi arayıp sana ulaşacağım. En azından bir isim ver..."

"Tolga, iş yerimize gelip giden sürekli müşterilerimizden biri şimdi soruların bittiyse çıkabilir miyim?" Normalde Gizem bunu duyduğunda havalara uçması gerekiyordu. Hep hayatıma birilerini almamı isterdi. Bense erkeklere güven olmayacağı için hep geçiştirirdim. Bunun en büyük sebebiyse kız kardeşimdi. Onu ne yalnız kalmasını ne de başka bir şeye maruz kalmasını istemezdim. Şimdi ise durumumuz bambaşkaydı. Ben evlenip gitsem bile kardeşim bu evde huzur içinde kalabilirdi. Tülin Hanım kardeşimi gerçekten çok seviyor son zamanlarda aralarından su sızmıyordu.

"Hadi ama güzelim asma suratını, yarın tatil bende bu gecemi değerlendirmek istiyorum." Gizem somurtmakla kalmayarak yatağa gidip oturmuştu. Yanına gidip uzun uzadıya açıklama yapmak isterdim de Tolga geldiğine dair mesaj attım. Kardeşime erken geleceğime dair söz verip evde hızla çıkmıştım. Dışarıya çıktığımda Tolga benim için arabanın kapısını açmıştı. Arabaya bindiğimde kapımı örtüp kendi yerine geçti.

"Başak harika görünüyorsun, bu gece güzel vakit geçireceğiz..." Başta neyi kast ettiğini anlamasam da sadece teşekkür etmiştim. Tolga ile yemek için bir yerlere oturduğumuzda yemek boyunca kendi hayatın işlerinden bahsedip durmuştu. Bana gelince ise bir soru soruyor ta cevabını almadan geçiştiriyordu. Yine sabırlı davranarak çok sıkılsam da onu dinliyor gibi yapıyordum. Yemekten sonra bir şeyler içelim mi diye sormuş bende olur gözüyle bakıp ret etmemiştim. Saat on biri vururken beni her zaman takılırım diyerek bir bara getirmişti.

Ve evet, yarın bütün ilişkiyi kesecektim. Bu ne ya ilk buluşmada insan bara mı getirilir. İçeriye girer girmez kalabalık yüksekten gelen sesler canımı sıkmaya başlamış içeriye girdiğimde başka yere mi gidelim diye soracağım sırada ileride tanıdık bir yüz görmüştüm. Bu Alaz Beydi. Yanında bir erkek ve bir kadın vardı. Yandan görmeme rağmen onu tanımam ve kalbimin bir anda çırpınmaya başlaması... Allah'ım ben o evden bir an önce kurtulmak için önüme gelen ilk teklifi kabul etmiş sonuç olarak kendimi barda bulmuştum.

Tolga kulağıma eğilip biraz da yüksek sesle şöyle geçelim demişti. Bende sadece dudaklarımı yukarıya kıvırarak kolumdan tutmasına izin verdim. İnsanlara çarpa çarpa ilerlediğimizde artık Alaz Beye daha yakındım. Yüzüm ona dönük olduğu için yan dönerek ne o tarafa direkt bakmış ne de tamamen arkamı dönmüştüm. "Ne içersin güzelim ne söyleyelim..."

Bende onun gibi yüksek sesle konuşarak "Mideme dokunuyor sadece gazoz ya da meyve suyu alabilirim." Yalandı. Hiç içmediğim için dokunuyor demiştim. Tabi o da yememişti. "Hadi ama güzelim buraya eğlenmeye geldik içmeden olmaz..." Dibime kadar sokulup nerdeyse dudağını kulağıma sürtmüştü. Bende rahatsız olarak yan tarafa kaydığımda Alaz Beyle göz göze geldim. O bana bakarken Tolga vazgeçmeden yine soluğu kulağımın dibinde aldı. "Başak sadece bir bardak sorun olmaz..." Alaz Beyin elindeki bardağı sıktığını fark edince midem burkuldu hemen ondan gözümü alarak tamam dedim. "Ben hemen geliyorum tatlım..." Tolga gidince yine o tarafa bakmıştım. Alaz Bey de yandan yandan da olsa bana bakıyordu. Tolga tekrardan görününce içmem için küçük bir bardak uzatmıştı. İçinde ne olduğunu bilmesem de tadına baktım. Saniyesinde yüzüm ekşiyince elimi ağzıma götürdüm. "Yavaş güzelim çarpmasın..." Başımı olumsuz anlamda sallarken kanlı da bir dikişte içmiştim.

BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin