GİRAY BEY

2.4K 239 111
                                    

"Nereye düşürmüş olabilirdim. Kahretsin!"

Bir yüzüğe dahi sahip çıkamazken nasıl olurda evlilik hayalleri kurabilirdim. Gerisin geriye dönerek hızla odaya girmiştim. Odaya girmemle hizmetlimizi görmem bir olmuştu. Kız kıpkırmızı olurken gözüm eline gitmişti. Kızın eli yüzük parmağında benim... Benim yüzüğüm parmağındaydı. Yüzüğümün parmağında takılı olduğunu görmemle kan beynime sıçramıştı.

Elim ayağıma dolaşırken sen diyerek yanına ulaştım. Kız bir anda özür dilemeye başlarken kes sesini diyerek bağırdım. Tek odak noktam kızın parmağındaki yüzüktü. Sinirle elinden yüzüğü çıkarmak için üstün bir çaba göstersem de olmuyordu. Bir ara kızın dolan gözlerine denk düşsem de tek derdim yüzük olduğu için hesap sorma işini sonraya erteleyecektim.

"Oğlum!" Annemin sesiyle çarpılmış gibi donup kaldım. Anneme bu halde yakalanmak... Uzaktan kızdan zorla yüzük çıkarıyor gibi değil de yüzük takıyormuş gibi hissetmiştim. Ellerimi ellerimden çeksem de annem gözlerini kıza dikmiş şokla bakıyordu. "Giray sen... Hizmetçi parçasıyla..." Annem devamını getiremeden elini başına götürünce bayılacağını anlayarak fırladım. Anne falan desem de çoktan kendinden geçmişti.

Annemi kucağıma aldığım gibi ayaklanırken kız yanıma gelerek kısık sesiyle bir şeyler söylemeye çalıştı. Onu tehdit ederek sakın demiştim. Benden ürkerek uzaklaştığında annemi odasına götürerek hemen doktor çağırmıştım. Doktorumuz on dakika içinde evde olurken hemen ardından babam gelmişti. Babam ne oldu dese de ne diyeceğimi bilemedim. Doktor dışarıya çıkarıp eşiniz sizi çağırıyor dediğinde bende doktora annemin genel durumu sordum.

Annemin yalnızca strese bağlı baygınlık geçirdiğini anladığımda rahatlamıştım. Doktoru yolcu ettikten sonra tekrar annemin odasına gelerek içeriye girecektim ki benden önce babam dışarıya çıkmıştı. Belki annem olanları anlatmıştır diye açıklama yapmak istemiştim ki babamın yanıma gelmesiyle tokat atması bir oldu.

"Yazıklar olsun sana verdiğimiz emeklere yazıklar olsun. Sen nasıl bir adamsın ki kendi hizmetlimizle fingirdiyorsun? Lan sana dünya üstünde kız mı kalmadı? Sen bu kadar düştün mü?"

"Baba açıklama izin verir misin?"

"Siktir git evimden... Aşüfteni de alıp siktirip ol git." Babamın baktığı yöne baktığımda Lavin bir köşede durmuş ağlıyordu. "Elimden bir kaza çıkamadan önce def olup gidin." Hayatımda ilk defa babamdan tokat yemem yetmez gibi beni evden kovuyordu. Üstelik kendi evimden diye bahsediyordu.

"Bu kadar kolay mı?"

"Haklısın bu kadar kolay değil. Şimdi arabanın anahtarını ve kredi kartlarını ver. Hemen!" Cebimden cüzdanı çıkartarak kredi kartlarını tek tek kırıp ayaklarının ucuna attım. Beni dinlemeden tek söz hakkı vermeden beni silen bir babayla işim dahi olmazdı. Arabanın anahtarını da ayakucuna atmıştım.

"Fahrettin Bey..." Lavin yanımıza gelip araya girecekti ki sakın diyerek ona doğru elimi kaldırdım. " Bir gün... Bir gün içinde ki heves yok olacak... İşte o gün yalnızca şu kızdan kurtulduğun zaman bu eve geri dönebilirsin..." Babam konuşmaya devam ederken kızın kolundan tutarak peşim sıra sürükledim. Madem evlatları gözlerinde bu kadar değersizdi bunu bilmeyi de zerre hak etmiyorlardı. Kız birkaç defa konuşmak iste de sus diyerek çenesini kapamasını istemiştim. Evden çıkıp cadde üstünde yürürken kızın kolunu hala bırakmadım. Kız elimin altında çırpınıp dursa da umurumda dahi değildi. Evden iyiden iyiye uzaklaşırken yakın arkadaşımı arayarak nerede olduğunu sordum şehir dışında olduğunu söyleyince bir başkasını aramıştım. Ona kalacak bir yer arıyorum dediğimde evinde sevgilisi olduğunu söyleyerek nazikçe ret etmişti. Başka bir arkadaşımı arayacağım sırada kız kolumdan kurtuldu.

BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin