Bir Sene Sonra
Peri kızı, annem olur musun?
Yine mi sen? Bu adam neden peşimi bırakmıyordu. Alperen'i görmemle adımlarımı hızlandırdım. Tamam, Allah razı olsun bana bir tuttu iş buldu. Hatta eski kocamı bir şekilde yola getirerek boşanmama vesile oldu. Her şeye eyvallah ama zaten bütün bunlar onun yüzünden başıma gelmemiş miydi?
"Merhaba..."
Yanına yaklaştığım da etrafıma baktım. Onun yüzünden mahalle de adım çıkaracaktı. "Alperen gelme dememe rağmen neden sürekli geliyorsun?" Illa kavga falan mı çıkarmam lazımdı.
"Nasıl olduğunu merak ettim."
"Nasıl olduğumu merak ettiysen arar sorarsın kapıma kadar gelmen gerekmiyor. Yok böyle ziyaretlere devam edeceksen bu evden ayrılmak zorunda kalacağım haberin olsun." Alperen yaklaşacaği zaman geriye doğru adım attım. Bana yaklaşmasıni istemiyordum. Eğer gerçekten zor durumda olmasaydım. Yaşadığım şehirden kaçıp onunla bu şehre gelmezdim.
"Tamam, bir daha aramadan gelmem... Şey eğer musaitsen akşam yemeğine çıkalım mı?"
"Neden anlamak istemiyorsun seni görmek bana acıyor veriyor. Adını dahi duyduğum da tüylerim ürperiyor canım yanıyor. Lütfen bana acı vermekten vazgeç..."Sözlerime içerlemiş gibi görünce iç çektim. Ona azap çektirmek için değil gerçekten duygularımı söylüyordum. "Her şey için çok ama çok teşekkür ederim, hayatıma mucizevi şekilde girip bana yeni bir hayat verdin. Sana bunun için hep minnettar kalacağım."
"Sen iyiysen sıkıntı yok. Benim tek derdim seni mutlu görmek."
"Mutluyum tek başıma mutluyum." Vedalaşıp arkama bakmadan apartmana girdim. Üçünü kata evime çıktığımda içimde bir
tür sıkıntı vardı. Canım istemede bir şeyler atıştırarak pencereden aşağıya baktım. Şükür ki gitmişti. Ilk günlerde fazla ısrarcı olsa da zamanla hayır demenin ne anlama geldiğini anlamıştı.Parktan gelen çocuk sesleriyle birlikte ayağıma sporu çekerek evden çıkmıştım. Bazen bu parka gelip çocukları izlemek bana neşe veriyordu. En azından bu yolla da olsa rahatlıyordum. Ayağama top gelince eğilerek topu kucağıma aldım. Etrafıma baktığımda küçük bir kız çocuğu çekingen adımlarla yanıma geldi.
"Merhaba güzelim top senin mi?"
"Evet, Peri abla top benim...."dediğinde şaşırdım. Galiba beni biriyle karıstırmıştı. "Benim adım Peri değil güzelim, ben Ece..."diyerek topundan önce elimi uzattim.
"Ece mi? Ama babam senin peri olduğunu söylemişti. Ben seni biliyorum bizim yanımızda oturuyorsun. Balkonda oturup hep ağladığın için babam..."
"Naz... lütfen kızımın kusura bakmayın." Başımı kaldırıp kızının omuzlarından tutan adama baktım. Adamın simasi hiç yabancı değildi
"Baba peri ablanın adını öğrendim." Küçük kız konuşmaya devam ederken babasida başınızı şişirdiyse kusrura bakmayın demişti.
"Hiç sorun değil ben Naz'ı çok sevdim." Naz'a topunu uzattığımda bana kıkirdayarak babasina bakti. "Baba Ece abla senin gibi konuştu." Ben hiçbir şey anlamamıştım.
"Kızımin adı Nazlı bu yüzden gülüyor bende Eren, sizin yan komşunuzum." Eren mi? Yan komşum mu? Ayıp olmasın diye uzattığı eli sıkmıştım. Nazlı da topunu alıp oynamaya koştuğunda babası da yanıma oturmak için izin istedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDI
Ficção AdolescenteHER BÖLÜMDE FARKLI BİR KURGU FARKLI BİR AŞK VARDIR... VE HİÇBİR YERDE OKUYAMACAĞINIZ TEK BÖLÜMLÜK KURGULAR... BİR BÖLÜM BİR HİKÂYE... BİR KİTAP BİN AŞK... WATTPAD KİTAP ÖNERİLERİ... Siz adına ne derseniz deyin bu bir aşk hikâyesi size çok yakın olan...