Duvarların arkasından ses verir yalnızlığım, uzun uzun bakınca anlam kazanır o duvarlarım. Tavana kilitlenir gözlerim, ve ben sadece çocukluğumu özlerim. Kuru kalabalıktansa kıymetli yalnızlığımı severim. Çocuk olmak, tekrardan çocukluğuma dönmek isterim, ama ne çocukluğuma dönebilirim ne de özlemekten vazgeçebilirim. Küçücük bir şekerle mutlu olabilmek varken büyü- mek akıllı işi mi sahi? Büyüdükçe yalnızlaşıyor insan, sevgisi azalıyor her şeye. Sevmek de kolay olmuyor tekrardan, sonra o çok saygı duyduğu yalnızlığından da bıkıyor insan. Elinde hiç birşeyi kalmıyor geriye,uğruna ölecek kadar sevse değmiyor, sevmekten vazgeçse hayatını anlamsız kılıyor, Canın yanarken mutluymuş gibi yapmak yoruyor. İşte böyle böyle insan yaşıyorum sanarken, her geçen gün ölüyor, beklenen gelmiyor, sevilen sevmiyor ve bu lanet yalnızlık yakamızdan düşmüyor. Kader dedikleri şey herkese gülücükler saçarken, bize gelince sırtını dönüyor. Belki de en çok bu koyuyor ve işte o zaman umudun bittiği yerden tekrar başlamak mümkün olmuyor..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ve Sen Geldin
Short StoryHiç gitmezsin sanmıştım. Zaten bu hayatta sanmaktan daha büyük yanılgı yoktu.Bunu da sen öğretmiştin. Ama bir süre sonra güçleniyor insan, onu gördüm. Acılara kuşanıp , insanlara o şekilde gülümsüyorum. hiçbir şey olmamış gibi gibi. Anılar diyorum...