26.BÖLÜM "KISKANÇLIK"

105K 5.3K 8.2K
                                    

Merhaba <3

Bir önceki bölüme gelen yorumlarınız için çok teşekkür ederim, bu bölüm için de yorumlarınızı bekliyorum.

Oy vermeyi de unutmayın lütfen♡

Keyifli okumalar!

.

.

.

26.BÖLÜM "KISKANÇLIK

Ben de Cihangir de babaanneme büyük bir şaşkınlıkla bakarken babaanem karşımızda kendinden emin bir şekilde duruyor ve gözlerimizin içine bakıyordu.

"Siz ne dediğinizin farkında mısınız?" Bunu soran Cihangir yine bağırmıştı.

"Babaanne ne demek şimdi bu?" diye sordum ben de biraz yüksek bir ses tonuyla.

"Aaa başımda bağırıp durmayın! Hem karışmayın siz öyle her şeye, ben ne yaptığımı biliyorum," dedi.

"Ama..." Konuşmama izin vermedi.

"Aması falan yok Cemre, bu gece bir geçsin konuşuruz." Babaannemin kararlılığı yüzünden şaşkın olan bakışlarımı Cihangir'e çevirdim. Benim aksime şaşkın değil, öfkeliydi ve salona doğru bakıyordu. Ne yapacağımı bilmez bir şekilde etrafıma bakarken babaannem konuştu.

"Şu üstünü başını bir düzelt Cemre," dedi, üzerimde hâlâ Cihangir'in kıyafetleri vardı.

"Bir de onlar için giyinip süslenecek mi?" Cihangir'in sorduğu şeyi duyunca güldüm ama hâlâ ona çok sinirliydim de.

"Sen karışma," diyerek babaannem ona da kızdı ve konuşmaya devam etti.

"Şimdi ben içeriye giriyorum, siz de gelin peşimden," deyip ona cevap vermemizi bile beklemeden salona geçti. O gidince Cihangir'e döndüm.

"Hadi sen git." Sinirli gözleri bir anda beni buldu.

"Git?" diye yineleyip soru sorar gibi yüzüme baktı.

"Evet git, zaten niye geldin ki? Dün geceden sonra burada olman çok saçma."

"Az önce gelenleri unuttun herhalde Cemre, şimdi konumuz bu mu? Burada durup bunu mu tartışacağız yoksa içeridekilerin burada ne işleri olduğunu bana anlatacak mısın?"

"Nereden bileyim ben ya?" diye söylenip ofladım.

"Senin haberin var mıydı böyle bir şeyden?" Sorduğu saçma soruyu duyunca sinirlendim.

"Vardı ya, olmaz olur mu? Sabahtan beri ne zaman gelecekler diye heyecanla bekliyordum, neyse ki geldiler sonunda," diye alay ettim onunla.

"Cemre bak beni sinirlendirme, zaten kendimi zor tutuyorum," deyip bir anda elimdeki çiçeği çekti ve bir köşeye attı.

"Bir de tutuyor şunu elinde," diye de kızdı, kaşlarımı çattım.

"Sen niye bu kadar sinirlendin ben anlamıyorum ki. Sana ne, seni niye ilgilendiriyor bu kadar?" diye sormuş olmam onu biraz daha kızdırdı.

AŞKA DÜŞÜŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin