Selam MÜBREM severler..
Başlamadan önce yıldıza basalım mı?
Satır arası yorumlarda buluşalım..
Yan karakterlerimiz yavaş yavaş dahil olmaya başlıyorlar hikayemize. Meşhur koru, daha önce okuyanlar bilir, toplanıyor..
Özgür kendine lanetler yağdırarak arabaya bindi. Maksadını aşan, anlamsız bir konuşmayı hiç olmaması gereken bir anda yapmıştı kendisine engel olamayarak. Karısı Selin'in geçmişini biliyordu. Abisini ona nasıl layık görürdü? Duyduğunda öfkeden deliye dönmüş, bir şey belli etmemek için çok uğraşmıştı. Odaya girdiklerinde konuşacaktı ama Öznur'un yarı çıplak bedeni aklını çelmişti. Sonra aklına geldiğinde de düşünmeden konuşmuştu ve sözleri ise fazla ağırdı. Sabah güzel bir dille konuşabilirdi.
Öznur yataktan kalkarak saatlerce duş aldı. Kendinden iğrendi, ne kadar yıkansa da temizlenemiyordu sanki. Bu son, dedi içinden. Bu son!! Bir an yakışıklılığına yenildim. Kalbim, evet, kesinlikle kalbi çarpmıştı. Gerçek olsun istedim ama bu son! Daha fazla eğilmeyeceğim, dedi tekrar. Yıkılmıştı, şoktaydı ve kesinlikle yaşadığı andan utanıyordu.
Ertesi gün evden erkenden çıktı. Nefes almaya, Özgür'den uzaklaşmaya ihtiyacı vardı. Eskişehir'i turladı boş bakan gözlerle. Gidecek hiçbir yeri olmayan, çaresiz, değersiz bir kadın olarak görüyordu kendini. Derdini kime anlatacaktı? Kim kol kanat gerecekti ona? Boşansa, boşanamazdı. Özgür daha beter delirir, belki daha büyük kötülükler yapardı ailesine. Bilemiyordu, kaçamıyordu. Dün gece ölmeye başlayan ruhu gitgide cansızlaşıyor, içinden çekiliyordu sanki. İnsanlar bu şekilde hissettikleri için mi intihar ediyordu?
Akşamüstü döndü eve. Odasına çıktığında Özgür içeride volta atıyordu. Hiç oralı olmadı genç kadın. O duşa girerken Özgür'ün peşinden geldiğini gördüğünden kapıyı kilitledi. Bornozuyla çıktığında, "Nerdeydin?" diye gürledi Özgür. Lacivert gözlerini kısmış, hesap soruyordu adeta. Genç kadın omuz silkti sadece. Kocası onu İstanbul'da uyarmıştı, belli ki onu aldatmaya gittiğini falan düşünüyordu. Bu hakaretlere ne kadar katlanabilirdi ki?
Umursamazca, "Boynuzlanmadın ve gerisi seni ilgilendirmez." dedi. Nasıl kahrolduğunu Özgür'ün bilmesine gerek yoktu. Bilse ne değişecekti ki?
Özgür karısının onu terk ettiğini sanıp paniklemişti. Karısı eve geldiğinde inanılmaz rahatladı ama Öznur biraz farklıydı sanki. Gülen gözleri donuklaşmıştı. Hala kızgın, nasılsa geçer, diye düşündü. "Seni merak ettim." dedi sakince.
"Anladım." Dedi Öznur. Bir yanı ölmüştü, dün gece duyduğu sözler, düştüğü durum içini kanatıyordu. Dövse bu kadar üzülmezdi. Bu evdeki, bu yataktaki konumunu net bir şekilde kavramış olduğundan uzun uzun konuşmaya, kırgınlığını anlatmaya gerek duymadı. Kocasından mümkün olduğu kadar uzak kalmalıydı. Onu gördüğü her an yarası daha çok kanayacaktı çünkü.
Bir kaç gün hasta olduğunu bahane ederek odasından hiç çıkmadı. Kayınvalidesi sık sık geliyordu yanına ama o hep uyuyor numarası yapıyordu. Kocası gece yatmaya geliyor, onu asla rahatsız etmiyordu. Selin bile uğramıştı kaç kez.
Bir gece çok geç bir saatte Öznur, Selin'in odasına gitti. Selin yatağında çizim yapıyordu ve onu görünce oldukça şaşırdı. Öznur usulca oturdu yatağın köşesine. İfadesiz bir yüzle Özgür'le nasıl tanıştığını, nasıl ve neden evlendiğini, Nadir'in içine düştüğü bunalımı, sebeplerini anlattı. Öznur, abisine karşı olan gönül borcunu anlatarak gerçekleri saklayıp Selin'e karşı iki yüzlülük yapmak istemediğini söyledi ve sonra ondan cevap beklemeden geldiği gibi çıktı odadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜBREM (KAÇINILMAZ AŞKLAR-1) (TAMAMLANDI)
RomanceDİKKAT: Okuyacağınız bu kitap bağımlılık yapar. Çokça ağlar, hiç beklemediğiniz bir anda gülersiniz. Eh! İşin içinde biraz sinirlenmek de var tabi😊 Not: Kitap klasik bir zorba erkek hikayesi değil, çok karakterli bir hikayedir. MART 2021/ #merak 1...