Alex ve Fredrick yalnız kaldıklarında bir çok cevapsız soru vardı Alex'in kafasında. Fredrick " Alex kafandan geçen sorularla beynimi delmek istiyorsan üzgünüm ama çok beklersin" dedi gülerek. " Aklımdan geçen her şeyi okuduğunu unutmuşum buna alışmam biraz zaman alacak." Dedi Alex. "O öldü Alex en çok bunu merak ediyorsun biliyorum." Dedi Fredrick. " Virüsten öldü değil mi?" Dedi Alex rahatlamıştı. " Evet intikamımızı aldın kardeşlerine yapılan vahşetin intikamını aldın aradan yıllar geçti hala daha bu virüsten kurtulmanın yolunu bulmaya çalışıyorlar. Biz daha büyük bir saldırıya hazırken bir daha bize zarar vermediler baban seni bizden almakla bize en büyük cezayı verdiğini biliyordu .Seni çok aradık en sonunda çok uzak bir yerde bulduk iletişim kuramayacak kadar uzaktın bize . Kafana kendi kurdukları örüntü geçmişini yerleştirmişlerdi.Sınırlı anılar; bir anne hasta bir kardeş ve Kovan. Geçmiş örüntün çok zayıf örülmüştü. Ama sana ulaşamıyorduk o yüzden başka birini göndermeye çalıştık sana ulaşıp seni buraya gelmen için ikna etmeliydi. " dedi Fredrick. Alex " Kate " dedi gülerek. " Evet Kate bize çok yardımcı oldu . Diğerleri Leport, Zeck, Daniel, Stephan onlarda da sahte geçmiş örüntüleri vardı onlara da ulaşamıyorduk seninle hiç ilgisi olmayan bir insanla iletişime geçmemiz gerekiyordu Kate ve onun aslı olan Sarah bizim yönlendirmemizle seni buldular. " dedi Fredrick. Aklına çok takılan diğer soruyu da tam soracağı sıra sustu Alex .Çünkü telepatik iletişimle bütün sorularını duyarak bir bir cevaplıyordu dostu . Tekrar söze başladı Fredrick " Oraya sürgün edildin Alex . Başta yeni dünya insanlarının her türlü pisliği ve istenmeyen insanı attıkları bir yapay dünyaydı geldiğin yer. Senin H virüsünü yeni dünyaya yaydığını iki yıl sonra ancak anlayabildiler. Yapay dünyaya bu virüse yakalananları göndererek kurtulabileceklerini zannettiler. Her gönderdikleri hastanın geçmişini silerek örüntü bir geçmiş yerleştiriyorlardı zihinlerine. Yapay dünyada işler karışmasın diye de gruplar halinde toplum düzenini korumaya çalışırken senin ve daha bir çok insanın virüse karşı olan bağışıklığınızı fark ettiler. Her ne olursa olsun virüse olan direnciniz kırılmıyordu. " dedi .Alex derin bir nefes aldı " O lanet serseri bana daha önce de ihanet etti değil mi?!"
" Buna hayır demeyi çok isterdim ama üzgünüm kardeşim. Aramızda olduğun süre içinde tek iletişim kurduğun kişi olan Leport bizim yaşam kaynağımızı babana ve diğer senato üyelerine açıkladığı için burayı yakıp yıktılar."dedi Fredrick.
"Neden ama neden! Nedenini anlayamıyorum Leport benim dostum her defasında bana ihanet etmesini anlayamıyorum!" Dedi Alex oldukça öfkeliydi. "Onun doğası böyle Alex senden vazgeçemiyor seni gerçekten çok seviyor ancak başka hiç kimseyle bir bağ kurmanı istemiyor sanırım her defasında seni yalnızlaştırmaya çalışma nedeni bu. Ona her zaman çok dikkat etmek zorundasın."dedi Fredrick düşünceliydi. Böyle olduğu zamanlarda genelde bir sorun çıkardı. Derken Ozzy çığlık atarak yanlarına geldi. "Neptel buraya geliyor!"
"Neptel de kim?" Dedi Alex lafını daha bitirmeden kendi klonuyla burun buruna geldi. Kaşısındaki adamın gözleri şaşkınlıkla açılırken bir yumrukla onu yere serdi Alex. "Her zaman şiddet kullanarak sorunları çözemezsin Alex!"Fredrick sinirle bağırsa da kimse onu dinlemiyordu herkes Alex'i çılgınlar gibi alkışlıyordu. Bayılan adamı paçalarından sürükleyerek bir ağacın altına götürdüler ve elleriyle ayaklarını sıkıca bağladılar. " Bu herifin burada ne işi var?"dedi Alex. Fredrick iç çekerek yürümeye çalıştı " sen gittikten sonra sadece klonun buraya girebildi. Onu bizi gözlemlemesi için her gün buraya gönderiyorlar bizi gözlemliyor çocuklara bir şeyler öğretiyor ben çok yaşlandım çoğu zaman yerimden bile kalkamıyorum gelmesi iyi oluyor çoğu işe yardım ediyor zararsızdır yumruğu indirmeden önce dinleseydin fena olmazdı hey Neri' ler sizde çözün şunu iyice şımardınız ha!"
Yüzündeki gülümsemesi solan Neri'ler isteksizce Neptel'i çözdükleri sıra Alex kuşkuyla klonuna baktı. "Seni yaşlı bunak bu herif beni gördü gidip onlara haber verirse ne olacak?"
" Sen telaşlanma çok istediğin şeyi artık yapabilirsin Alex aramıza katılıp bizden biri olabilirsin bunun kararını verecek yaşa geldin bunu yaparsan kimse seni bulamaz."
Alex heyecanla " Bunu hala sorduğuna inanamıyorum cevabımı en başından beri biliyorsun ben her zaman senin gibi , kardeşlerim gibi olmak istedim. Sadece nasıl olacağını söyle."
"Şu büyük ağaç kovuğunun içine girmen yeterli bi de kalbini sökmen gerekiyor." Dedi Fredrick önemsiz bir şey söylemiş gibi arkasını döndü ve elindeki çubuğa dayanarak evine doğru yürümeye başladı. Alex olduğu yerde donmuş vaziyette bekledi. Etrafındaki Neri'ler bir bir dağıldı. Alex büyük Çınar ağacına doğru yürürken kalbini nasıl sökeceğini düşündü yanında bıçak yoktu kesici delici hiç bir şey yoktu. Neri'lerde olmazdı onların bu tarz aletleri kullanmadıklarını hatırladı. Yürürken verdiği kararı sorgulamak dahi istemiyordu çünkü onlar gibi olamamak onun canını çok yakıyordu. Ait olduğu yere ailesine kavuşmuştu. Onlar gibi olacak onları her zaman koruyacaktı sevecekti bu uğurda ölmesi gerekecekse ölmeyi kabul ediyordu Alex . Onlar ona karşılıksız koşulsuz bir sevgi vermişlerdi onlarsız geçen her günü bir kabustan ibaretti. Ağaç kavuğuna girdiği sıra iniltili halinde ağlama sesleri duydu kardeşleri ağlıyordu. Hiç kimse konuşmuyordu. Korktuklarını biliyordu Alex. Daha önce bir insan bunu yapmamıştı. Neri'lerin kalbi yoktu. Onların hayatını sonlandırmanın tek yolu kafalarını kesmekti. Onun dışında aldıkları her türlü yarada hastalıkta bu kutsal çınarın gövdesindeki kovukta tekrar hayat buluyorlardı. Alex'in onlar gibi olması bir ihtimaldi sadece. Fredrick'in büyük büyük dedesinin yıllar öncesinde bu şekilde bir insanın aralarına karıştığını söylediği zamanı hatırladı Alex o zaman on beş yaşındaydı ve denemek istemişti fakat Fredrick ona engel olmuştu çünkü bu ciddi bir karardı ve bunu düşünmesini istemişti ve ardından küçük köyleri o zalim insanlar tarafından basılmıştı. Çok ağır bir yara almıştı Fredrick ve bu ulu Çınar ona şifa vermişti. Alex'e arkasını dönüp gitmek onun için çok zordu fakat gözlerine bakmaya dayanamazdı.Alex yerden bir dal parçası alarak çınarın geniş kovuğundan içeri girdi ve derin bir nefes aldı üzerindeki kıyafeti çıkartarak eline aldığı dal parçasını göğsüne doğru sapladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAPAY DÜNYA(TAMAMLANDI)
Ciencia FicciónSİYAH'lar ve AVCI'lar arasında süren amansız bir savaş... Bir Proje ürün olduğunun farkında olmayan KOVAN... Yeni Dünya ve acımasız insanları... Yapay Dünya ve ölümcül bir virüs... Bütün bu kargaşanın arasında geçmişini hatırlamaya çalışan cesur Ale...