#18

491 34 15
                                    

Medyadaki şarkı beni benden alıyor. İyi okumalar ❤️

Sehun, sonraki gün amcasının mezarına geldiğinde Jongin'i yerde yatıp ağlarken bulmayı beklemiyordu. Şaşkınlıktan ne yapacağını bilememişti. Umursamaz sandığı kuzeni delirmiş gibi ağlıyordu. Pisliği sevmeyen adam toza toprağa aldırmadan yerde uzanmıştı.

Yanına koştu.

"J Jongin, kalk yerden. Napıyorsun böyle?"

Jongin, tepki vermeden ağlamaya devam ediyordu. Sehun, koskoca adamın bu haline inanamamıştı. Önce bacağına dokundu. Ardından saçlarını okşadı.

"Böyle yapma Jongin. Kalk hadi." Sehun ailesine karşı duygusal bir çocuktu ve esmerle ilişkilerinin arasına kızıl girmeden evvel kardeş gibiydiler. Bu nedenle olsa gerek karşısında ağlayan çocukla birlikte gözleri dolmuştu.

"Amcam seni böyle görmek istemezdi kardeşim. Kalk hadi. Su istiyor musun?"

"Babam..." Derin derin nefes alıp kapalı gözlerini sonuna kadar açtı. "Ona iyi bir evlat olamadım ben. Bana küsken gitti."

Sesi sahiden bok gibiydi.

"Biliyorum... Çok zor ama burada böyle yapamazsın. Burada böyle kafayı yemeyi mi planlıyorsun? Kalk ayağa, yere bas. Baban için üzgün hissediyorsan telafi etme şansın var. Annen, kardeşin hayatta. Onlara sahip çık. Evdeler ve iyi değiller. Yardımına ihtiyaçları var. Baban için, onlar için güçlü dur."

Jongin güldü. Ama mutluluktan değildi. "Ama o zaman benim için kim güçlü duracak? Erkek olduğum için her zaman en sağlam, en duygusuz ben mi olmalıyım?"

"Ben varım kardeşim. Yanında olacağım. Yaşananlar için özür dilerim." Sehun, esmere sarıldı. O sırada arkada esmerin annesini kimse görmemişti. Konuşulan her şeyi duymuş ve dünden beri dinmeyen yaşları akmaya devam etmişti.

Oğluna çok ağır konuşmuştu. Her karşı karşıya gelişlerinde onu aşağılardı, üste çıkmak onun için yaşam tarzıydı. Her zaman her şeyde en doğru bilgi ona aitti. Yanılmıştı.

Toprakta, daha dün gömülen eşinin yanında uzanan ve delirmiş gibi görünen oğluyla defalarca kez yanılmıştı.

Ona çok yanlış yapmıştı.

Ceza verdiğini zannedip onu yalnız bir hayat yaşamaya mahkum bırakmıştı ve belki de ailesi ile geçireceği zamanları kısıtlamıştı.

Oğlunun yanına gidip yere çöktü. Onun gözlerine baktı.

"Evimize gidelim, oğlum." İçi acısa da tebessüm etti. 

"Burada kalmak istiyorum." Jongin'in kırgınlığı vardı ancak affetmekten zarar gelmezdi. Babasını affetmemişti de ne olmuştu? Kaybettikten sonra küslüğün değeri kalmıyordu. "Ona anlatmak istediklerim vardı. Siz gidin... Baba oğul konuşuruz biz." Gözlerini silerken gülümsedi.

"Öyle olmaz kardeşim, beraber."

"Sorun yok Sehun, akşama doğru uğrarım."

Bir süre sonra annesi ve kuzeni kalkınca Jongin derin bir nefes aldı.

"Baba benden nefret edecek misin bilmiyorum ama... O çok güzel." Gülümsedi. "Erkeklerin bu kadar güzel olacağını düşünmezdim. Ona aşık olacağımı düşünmezdim. Beş saniyede erekte olacağımı da düşünmezdim." Başını kaşıdı. "Ama sen ne kadar güzel olursa olsun öyle birisiyle birlikte olmamı istemezdin, değil mi?"

Aklı düzgün çalışmıyordu. Zaten o da aklını kullanıp düşünmüyordu. "Senin isteğin olur. İstediğin gibi birisini bulup edepli işler yapacağım. Benim adım gururla anılmaya başlandığı zaman sen de rahat uyuyacaksın." Toprağı okşadı. "Özür dilerim. Hiç söylemedim, seni seviyorum baba."

KIZILHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin