jeongin
"Hyunjin'de kaldın yani?"
"Beraber yattınız?"
"Duşa falan girdiniz?"
"Başka bir şey de yaptınız mı?"
Changbin, Felix ve Jisung geldiğimden beri soru sormaya ve ima yapmaya devam ediyordu. Ne var abi çocukta kaldıysam anlamıyorum.
"Bu olay niye bu kadar abartılıyor? Konuşacak bir şeyimiz mi kalmadı?"
"Üstündeki Hyunjin'in mi?"
"Evet Jisung, kafayı yemiş manyak Minhyuk tarafından takip edilip korkudan yurda gidemediğim için bana yardım eden Hyunjin'in."
"Savunmaya geçtin."
"Saldırıyorsunuz."
"En iyi saldırı savunmadır."
Changbin'in her zamanki yersiz sözlerinden biri yine yaşandığında "Ne diyorsun," deyip önümdeki bilgisayarla ilgilenmeye başladım.
"Ne yaptınız dün gece anlatsana."
"Arkadaşlar, gay değilim. Hyunjinle seks yapmadık. Hayallerinizi yıktığım için üzgünüm."
Felix öfleyerek yine o iğrenç içeceği içerken göz devirip önüme döndüm. Noluyor bunlara ya.
"Dersten sonra bilardo oynamaya gidelim mi?"
"Olur."
"Bana da uyar."
"Benim biraz ders çalışmam gerek, siz gidin."
"Jeongin trip mi atıyorsun?"
"Çocuk muyuz? Gerçekten ders çalışmam gerek. İngilizcem düşük geldi."
"Tamam, sıkılırsan gelirsin."
Kafa sallarken içeri giren hocayla tekrar önüme döndüm.
Dersten sonra üçü bilardoya gitmek üzere ayrılırken ben de kütüphaneye doğru yürümeye başladım. Ders çalışmayı bilardoya tercih etmek benim için zor bir karar olmuştu ama sabah erken geldiğimizde ders çalışırım diye düşünüp uyuduğum için şimdi yapmak zorundaydım. Ayrıca hem çocukların sorularından kurtulmak hem de notlarımı yükseltmek için iyi olacaktı.
İçecek soğuk bir şeyler almak için kampüsteki dükkanlardan birine girdiğimde siparişimi verip beklemeye başladım. İçecek hazır olduğunda adımı bağırarak söylemelerinin başıma büyük bir bela açacağını o an fark edememiştim.
Kız "Jeongin," diye bağırdığında bakın yemin ediyorum gökten düşer gibi arkamda Minhyuk belirmişti. Bu çocuk Perihan peri mi adımı duyar duymaz geldi ışınlandı buraya. Korkuyorum artık ya.
"Jeongin, sen de mi buradaydın?"
"Hayır burada değilim."
"Ne?"
"Şaka yaptım."
"Ahahahahahah."
Çok komik aq
Eliyle omzuma vurduğunda biraz geri çekilerek içeceğimi elime aldım. Kütüphaneye giden yol üstünde olduğumuz için "Kütüphaneye mi gidiyorsun," diye sormuştu.
Dün olanlardan sonra beni bıçaklama ihtimalı vardı. Hala bana gelinlik giydirip elime silah tutuşturarak zorla Hyunjin'i bana öldürteceğine dair iddialarım var.
"Evet."
"Ben de oraya gidiyorum. Hadi beraber gidelim."
"Aslında kütüphaneye sonra gideceğim. Önce gitmem gereken başka bir yer var. Sen git istersen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2=1 ーhyunin
Humor"Hey bekle! Erkek arkadaşım olur musun? Sahte ama gerçek değil yani."