2=1 ーhyunin

28

jeongin

"Changbin kızların götüne mi bakıyorsun sen?"

Felix, çekimin ortasında kameranın önünden geçerek Changbin'e doğru yürümüştü.

"Hayır tabii ki ballı çöreğim. Spora ve sanata saygı lütfen, bak burada çekim yapıyoruz."

Felix, Changbin'in omzuna yumruk atıp Jisung'ın yanına gitmişti. Changbin kolunu ovarken Jisung "Üç, iki, bir, motor," diye bağırmıştı.

Bu güzel havada denize girmek varken sabahtan beri çekim yapıyorduk. En azından yüzme takımı hariç diğer takımları bitirebilmiştik. Voleybolu yarın da çekecektik. Zaten akşamında dönecektik. Bugün de Jeju'ya gelip gezemediğime yakalım.

Cebimde titreyen telefonumla kameranın yanından uzaklaşarak telefonu açtım. Hyunjin arıyordu.

"Bebeğim ne yapıyorsun?"

"Voleybolcuları çekiyoruz. Sen?"

"Biraz ara verdik, dinleniyorum. Bizim çekimleri ne zaman yapacaksınız? Siz hariç herkes geldi."

"Millet o manzarayı tabii kaçırmaz," dediğimde gülmüştü. "Biz de dört beş gibi geliriz sanırım."

"Sizin için ayrı bir şey hazırladık. Videonuz Oscar alacak."

"Vaaay, torpil geçiyorsunuz demek."

"Benim fikrimdi. Chan da kabul etti. Changbin'in gözüne girmeye çalışıyor. Yaşlı başlı adam neler yapıyor görüyor musun?"

Güldüğümde "Şimdi kapatmam gerek," demişti. Ben "Görüşürüz," dedikten sonra bebek gibi konuşarak "Önce sen kapat," diye de uzatmıştı konuşmayı. Napıyorsun acaba şu an?

"Tamam bay bay," deyip kapattıktan hemen sonra ise mesaj olarak üzgün kedi emojisi atmıştı.

"Salak ya," deyip gülerek bizimkilerin yanlarına gittiğimde Felix duymuş ve sırıtarak "Kim o," demişti.

"Annen aradı. Dün gece çok eğlenmiş."

"Kaşar."

Göz devirip Changbin'in omzuna bir kez daha vurduğunda Changbin "Ya," diye uzatarak geri çekilmişti. "Ben ne yaptım?"

"Hiçbir şey yapmıyorsun. Bir şey yap artık!"

oooo olay var gençler

"Bana niye yükseliyorsun şimdi ya?"

"Of Changbin."

Felix, bıkkın bir surat ifadesiyle uzaklaşırken arkasından bakıp Jisung'la aynı anda Changbin'e dönmüştük.

"Biri diğerinden hoşlanır ve grup dağılır. Bravo, biz de başardık arkadaşlar."

Jisung alkışlamaya başladığında elini tutup durdurarak Changbin'e dönmüştüm. "Kanka sen de ondan hoşlanıyorsan git konuş hallet. Cehennem hayatı yaşatmayın bize."

"Ne alaka oğlum?"

"Lan çocuk senden hoşlanıyor amk salak mısın?"

"Ne alaka oğlum?"

"Sikilmen gerek." Jisung sahte gülümsemesini yüzünde tutmaya devam ederek konuşmuştu. Changbin ona vurmak için elini kaldırdığında da hemen kendini geri çekmişti.

"Biz roleplay yapıyoruz."

"Aa ne güzel, sen malı mı oynuyorsun?"

"Amk yürü git Felix benden hoşlanmıyor, siz yanlış anlamışsınız."