jeongin
"Herkes burada mı?"
"Nerden bilelim amk."
Otobüslere binmek için bekliyorduk ve çocuğun sorduğu soru herkes burada mıydı. Changbin'i artılıyorum, nerden bilelim amk?
Bir hafta boyunca eşek gibi erken kalkmış her gün çekim yapmıştık. Ve her bir gün gidip Jisung'ı uyandırmıştım. Onun yüzünden hep geç kalmıştık.
O da yetmezmiş gibi Minhyuk peşimi bırakmamıştı. Çekim yapıyoruz desem de "Ben arkadan geçen insan rolü yapayım mı," diye ısrar edip durmuştu. En sonunda, şaka gibi ama ona bir rol vermek zorunda kalmıştık. Çimenlerde kitap okuyan mor kafa rolü.
"Sana yardım ettiğim için mutluyum Jeongin."
"Sen olmasan ne yapardım bilmem," dedim ironiyle ama anlamamıştı. Hatta ciddiye alıp daha mutlu olmuştu.
Gülümseyerek bana sırnaştığında Jisung yönetmen koltuğundan kalkıp yanımıza geldi. Evet, kendine yönetmen koltuğu yaptırdı.
"Minhyuk," dedi ciddiyetle. Bir elini de çocuğun omzuna koymuştu. "Bu video yayınlandıktan sonra seni büyük bir kariyer bekliyor. Büyük ihtimalle Milka'dan teklif gelir. İnek lazımmış."
Dayanamayıp gülmüştüm. Hepimiz gülmüştük. Jisung senin amk.
Minhyuk, göz devirerek ona bakıp omzundaki elini itmişti. "Mizah pornosu."
"A-a! Ağzını bozdu hemen."
"Yürü git ya. Ben Jeongin için buradayım. Geziye gelmenize de çok sevindim. Beraber güzel vakit geçirebiliriz. Jejudaki labirent bahçelerde çok eğleniriz Jeongin!"
"Maalesef oraya eğlence için gitmiyoruz. Çekim yapmamız gerek."
"Olsun ben sana yardım ederim, daha çabuk biter."
"Sen gezmeye gidiyorsun. Bize yardım etmene gerek yok. Teşekkürler."
Daha sonrasında hep birlikte bir şeyler içmeye gitmiştik. Minhyuk, sanki Hyunjin hiç var olmamış gibi davranıyordu. Çoğunlukla beni sinir etse de arada anlaşabiliyorduk. Beni sıkmadığı sürece sorun yoktu. Son zamanlarda zıttıma giden şeyler yapmıyordu ama her dakika yanıma geliyordu.
"Jeongin."
Hyunjin yanıma geldiğinde yaslandığım ağaçtan ayrılıp ona döndüm. Başını tutuyordu.
"Bir şey mi oldu?"
"Yanında ağrı kesici var mı?"
"Başın mı ağrıyor?"
Kafasını salladıktan sonra "Antrenmandan çıkıp geldim," dedi. Saçları ıslak kalmıştı.
"Bende yok ama sen burada bekle. Bulurum."
"Yoksa uğraşma."
"Bekle."
Onun yanından ayrılıp kalabalığa doğru giderken yolda Minhyuk önüme çıkmıştı. Oğlum sal lan beni.
"Acelem var Minhyuk, sonra."
"Noldu?"
"Ağrı kesici lazım," deyip yürümeye başladığımda "Bende var," demesiyle durup ona dönmüştüm. Eli sırt çantasına gitmişti anında.
Ağrı kesiciyi çıkarıp elime tutuştururken "Bir yerin mi ağrıyor," diye sordu. "Hayır," derken yürümeye başlamıştım. "Hyunjin için."
Arkama bakmadığım için yüz ifadesini görememiştim ama peşimden geldiğini hissetmiştim. Hyunjin'in yanına gittiğimde çantamdan su çıkarıp kapağını açarak ona uzattım. Hapı da kabından çıkarıp eline tutuşturduğumda ağzına atıp suyu içmişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
2=1 ーhyunin
Humor"Hey bekle! Erkek arkadaşım olur musun? Sahte ama gerçek değil yani."