"En büyük ayrılıklar hep yemek masasında yaşanıyor aslında..."
Okulun konferans salonundan ayrıldıktan sonra tek amacım okulda ayrılmaktı.Akşam ki yemeğe Kaan'ın geleceğinden emin olmam lazımdı,o yüzden onun yanına gidecektim.Okuldan tam adımımı atarken arkamdan bir ses"Aras bir bakar mısın?"Burdan bugün çıkamayacaktım."Evet baktım.Şimdide gidiyorum."Busenin konuşmasını veya sorularını çekicek halim yoktu.Büyük ihtimalle bir şey isteyecekti.
"Aras alt tarafı bir şey imzalayacaksın"diyerek yüzüme elindeki kağıdı tuttu."Bu ne?"diye sorunca bilmiş bir şekilde sırıtarak yüzüme baktı."Senet!Seni dolandırıcam Aras baktım paran var."Güzel bir şekilde dalga geçiyordu şuan benimle ama hoşuma gitmemişti."Buse beni sinir etmek için mi geldin?"kesin bu yüzden gelmişti,başka açıklaması olamazdı.
"Aras görevli öğrencilerin imzaladığı bir kağıt alt tarafı ne çok söylendin."Bunu baştan söylememek için sanki yemin etmişti."Sırtını dön Buse ve kalemi ver."
"Neden?"Allah belamı versin okuldaki herkes tam bir maldı."Yere eğilip imzalayamam aslında senin sırtında imzalamak için de eğileceğim ama sorun olmaz."Boyuyla dalga geçince kızdığını biliyordum ve bu nedensizce hoşuma gidiyordu."Öküz!"Yüz ifadesi değişmiş bir şekide sırtını döndü."Aferin kızıma ne güzel de masa olurmuş.Buse önceki hayatında masa mıydın?
"Yok ama sen diğer hayatında bir öküzmüşsün buna inandım Aras paşam."Bunların neden hepsi bana paşam diyordu anlamış değildim."Tamam memur hanım artık beni bırakır mısınız?"yüzünde ki bir kaç saniyelik tebessümden sonra sıkıldığımı anladı ve evet dermişcesine kafasını salladı."Hadi o zaman ben kaçar görüşürüz Busecim!"ona kullandığım sıfatlar hoşuna gitmiyordu."Kaana mı gidiyorsun?"büyük ihtimalle peşime takılacaktı."Tamam hadi gel,Kaan bekliyor."Aslında beklemiyordu ve beni gördüğünde kızacaktı."Olur."Sanki hayır diyecekti.Hiç düşünmeden atladı.
"Ama nolur yolda konuşma.Başım çok ağrıyor."Kafasını onaylarmışcasına salladı.Yola çıktığımızdan beri oluşan sessizlik hoşuma gitmişti.Buse bir ara ben acıktım diye söylenmesine rağmen benden cevap alamayınca sustu.Mekana geldiğimizde ilk defa bu kadar sakindi burası bu beni şaşırtmıştı.Kapıdan girer girmez Buse,Kaana doğru ilerledi.Kaanın yüzündeki ifade dövecek gibi olsa da el sallamakla yetindi.Kapıdan girer girmez kafama vuran bir el hissedince Keremin olduğunu anladım."Oooo kimleri görüyoruz.Efendim bunu kime borçluyuz."Kerem yine havasındaydı.
"Kaan beyi ikna etmeye geldim.Sen bir şey konuştun mu?"Kerem konuyu çok konuşmak istemiyordu galiba hiç sesini çıkarmadan kafasını iki yana doğru salladı ve Kaanı işaret etti."Anladım çok imkan yok herhalde."
"Aynen öyle Aro,istemiyor.Sanki yemek niyetine herifi yiyecekler."Haklıydı.Büyük bir ihtimalle yemekte olay çıkacaktı.Kaan zor duruma düşecekti.Ama eğer gelmezse daha büyük olay çıkacaktı.Keremle daha konuşmayı uzatmayıp barın önünde oturan Kaanın yanına oturdum."Aras hiç başlama lütfen.Düşündüm akşam gelicem."Beni hiç konuşturmadan ikna olması hoşuma gitmişti."Tamamdır.Buseye yemek vermişsin susmuş iyi olmuş."
"Oğlum bu kızı aç mı bırakıyorlar?sorusunun ardından büyük bir kahkaha atsa da Busenin hoşuna bu soru hiç gitmemişti."Yok vallahi ben her gördüğümde yemek yiyor.Şimdi onu boşverde,kuzen akşama yemeğe herkes geliyor.Burcu ,Kerem,Berke falan.Baban bayram yemeği falan mı veriyor?"işte bu sefer içten gülmüştü.
"Ne biliyim ya,evlat sevgisi tuttu galiba, oo sen okula mı gittin lan."evet bir bu konuyla ilgili lafı sokmayan Kaan kalmıştı o da oldu.
"Oğlum duyanda hiç derse gitmiyorum sanar şöyle salak salak şeyler demeyin lan"Kaanı bugün baya güldürmeyi başarmıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
150 Sayfalık Hayatım
Teen FictionBirbirine bu kadar benzemeyen insanların,bir arada olması ne kadar eşsiz olabiliyor ise bunun örneği onlardı. Aras ve Kaan ikisi de birer ölümlü ama umutlarını ve kaybedişlerini başka şeylere sığdıran ölümlüler. Kaan,denizlere aşık bir adam...Onlar...