5

11.4K 818 188
                                    

Medya Oğuz
İi okumalar ♡

Çocuklukta içimizde oluşan mutluluk, yerini zamanla karamsarlıkla ve düşünceyle çekilen sancıya bırakır.
Eğer karamsarlık; herşeyden vazgeçip, geçmişine küsüp, hayal kırıklığıyla yaşamak ise evet karamsarım.

Depresyona girmiştim. Bulutla, o Eda denen kızı öyle gördükten sonra son enerji tanemi, kendi ellerimle toprağa gömüp tamamıyla içime kapandım.

Ama hepsi benim suçum. Eğer ben bugün bu acıyı çekiyorsam ve kendi içime kapandıysam, bunun nedeni o yada başkası değil. Bunun nedeni sadece benim. Çünkü ben gerizekalı gibi ölmüş bir çiçeğe su verip duruyordum.

Bir bok olmayacağını çok iyi bildiğim halde kendime acı çektiriyordum. Belki de çok fazla imkansız olduğu için bu kadar istiyordum. Bilmiyorum.

Bütün gün sıraya yapışmıştım sanki. Ahu her tenefüs itinayla beni dışarı çıkarmak için zorlasa da, söverek beni rahat bırakmasını söyleyip durdum.
Keşke o gün hiç gitmeseydim. Hiç benimle konuşup öyle güzel gülmeseydi.

Kulağımdaki kulaklığın çekilmesiyle gözlerimi araladım. Başımı kollarımın arasından kaldırıp, rahatsız eden şahsa baktım.
Karşımda şebek şebek sırıtan Oğuzu görmemle göz devirdim.

"Kulaklığımı ver."

"Hadi kantine gidip yemek alalım."

"Kulaklığımı ver."

"Yada ben pek aç değilim ya bahçeye mi çıksak?"

"Kulaklığımı ver."

"Çikolatalı birşeyler alalım en iyisi."

"Kulaklığı-"

"Ya Batu!" Ahu bana cırlayarak, Oğuzla aramızda geçen saçma sohbeti kesti.
"Sabahtan beri bahçeye çıkmayı falan bırak kafanı bile kaldırmadın. Kendine gel artık."

"Sanane amına koyayım!?" Elini saçıma attıp çekti. "Küfür etme bana!" Üzgünlüğün verdi hassaslıkla sinirlerim tepeme çıktı. Saçımdaki bileğini tutup ittim.

"Bir rahat bırak beni!" Anında gözleri dolu dolu oldu.

"Senin iyiliğin için diyorum. Bir daha bağırma bana gerizekalı hayvanat bahçesi. " triple arkasını dönüp sınıftan çıktı. Gözlerimi Oğuza çevirdim.

Kocaman olmuş gözlerle Ahu'nun arkasından bakıyordu.
"Vay anasını avradını. Hayvanat bahçesi ne lan?"  Hala ciddi olmayan tavırları sinirimi bozarken elinden kulaklığımı çekip aldım.

"Ben uyuyorum. Sende Ahu'nun yanına git ağlamamasını sağla." Hala pörtlemiş gözleriyle kafasını salladı ve koşar adım sınıftan çıktı.

...

Oğuz

Batu'nun Ahu'ya bağırmasından sonra Ahu üzgünce sınıfı terk etti.
Sinirle karışık üzgün bakışları bana kedileri anımsatmıştı.
Kedileri severim öhm neyse.

"Ben uyuyorum. Sende Ahu'nun yanına git ağlamamasını sağla." Batu, sözlerini tamamladıktan sonra kafasını sıraya gömdü. Ne tuhaf çocuktu.

Hızlı adımlarla Ahunun arkasından gittim. Küçük ellerini yumruk yapmış, sert adımlarla bahçeye doğru yürüyordu.

"Pişşt yavru! Beklesene beni." Adımlarını yavaşlatırken kafasını çevirip bana baktı. Gözlerinin kızarmış olduğunu görünce hemen yanına gittim.

"Ağlamasana kızım. Mutsuz ya o şuan, çatacak bir yer arıyor." Birşey demeden bahçeye yürümeye devam etti. Öküz Batu, öyle bağırılır mı kıza.

Bahçeye çıktığımızda bankın etrafında toplanmış oturan Alp'leri gördüm. Bir an için yanlarına gitmeyi düşünsem de hemen vazgeçtim.

"Daha önce de kavga etmiştik, ama bana hiç böyle sert davranmıyordu. Camış,pislik. Pişman olcak biliyorum ama affeder miyim ben!?" Hırsla bana döndü.
"Bende affedecek göz varmı!?"

Tavırlarına sırıttım.
"Sende affedecek göz var mı bilmem ama çok güzel gözlerin olduğu kesin."  Ters ters yüzüme baktı.

"Hızın 220 yavaş amk." Dediği şeyle kahkaha attım.
Kolundan tutup boş bir banka çekip otutturdum.
"Şaka yapıyorum ya."

"Ay sen şaka yapma." Yanına yerleşip arkama yaslandım.

"Batu ve sen neden böylesiniz?" Anlamsızca bana baktı. "Nasılız?"

"Imm soğuk? Veyaa mesafeli?"

"Çünkü biz önümüze gelen herkesle arkadaş olmuyoruz. Gerçek arkadaşlıkları tercih ediyoruz" İmalı imalı yüzüme bakınca elimi kalbime kaydum.

"İşte şimdi burası paramparça." Kıkırdadı.
"Salaksın."

Elimi yanağına uzatıp makas aldım.
"Nasıl da kestim ağlamanı. Off tam evlenilcek erkeğim dimi?"

"Hee aynen." Güldüm ve bankta iyice yayılarak gözlerimi gökyüzüne çevirdim.

"Napıyorsunuz bakayım siz burda?" Başımıza dikilen Bulutla göz devirdim.
"Ananın amını yapıyoruz kardeşim."

Kafama sertçe vurdu hayvan.
"Düzgün konuş abinle lan." Kaşlarımla yanımda oturan Ahu'yu işaret ettim. Bakışları sinsice üzerimizde gezindi.
"Niye yanlız oturuyorsunuz? Batu nerde?"

Tam ağzımı açıp cevap verecekken yanımda oturan sinirli kedi pençelerini çıkardı.
"Sanane! nerdeyse nerde. Sen sevgilinin yanına gitsene niye başımızda mal mal dikliyorsun. " kaşlarımı çatıp ahu'ya döndüm.

"Sen Bulutu mu kıskandın az önce?" Gözleri kocaman açıldı ve yüzünü buruşturarak şokla gözlerime baktı.
"Iyy saçmalama! "

"Iy mı dedi o bana? Sana ıy be. Ben sana bakmam zaten." Ahu alayla yüzüne baktı.

"Neden gay misin?" Bulutun gözleri sonuna kadar açılınca kahkahamı bastıramadım.
"Malın gelini ya puhahsnhaha"

"Anırma amcık ağızlı." Sıratarak öpücük attım. "Amcık ağzılı falan ayıp oluyor hayatım." Ahuyla gülmeye devam edince Bulut sinirle arkasını döndü.

"Seni Batuya ispiyonlayacağım." Ahu homurdanarak uzaklaşan Buluta bağırdı.

"Sınıfta yatıyor şuan. Git ispiyonla hadi."  Gülerek bakışlarını bana çevirdi.
"Gel bizde gidelim."

"Sen en son Batuyla küs değilmiydin?"

"Evet ama merak ettim."

"Az önce sende affedecek göz yoktu ama?" Derin bir nefes alıp 'sabır' diye mırıldandı. Şirince gülümseyerek kafasını bana çevirdi.

"Bebeğim sen böyle herşeyi soracak mısın ?" Ayağa kalkıp okula doğru yürümeye başladığında ağzımdan sadece şu mırıltılar döküldü.

"Bebeğin miyim gerçekten."

...

Okuduğunuz için tşk

Kitap iyi gidiyormu belirtirseniz çok mutlu olurum

Minik yıldıza basmayı unutmayın diğer bölümde görüşürüüz.

Bulut▪︎BoyxBoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin