⚜️ Sade ve Kargaşa ⚜️

4.7K 587 433
                                    

Herkese Merhaba;

Yeni kurgum Sade'm başlıyor. Ve ben heyecandan ölüyorum.

Dilerim seveceğiniz ve kütüphanenizde hep ekli olarak kalacak bir kitap olur.

Belki de ileride dersiniz "Bizim bir deli kızımız Sade vardı, acaba ne yapıyor şimdi?"

E hadi öyleyse başlıyoruz...


Bölüm Şarkısı: Sertap ERENER - Hayat Beklemez




"Ben sende çok cahilimdir, bana biraz seni anlatsana

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Ben sende çok cahilimdir, bana biraz seni anlatsana..."


Genç kızın gözleri alışkanlığı haline getirdiği gibi yine sabah beşte alarm çalmadan açılmıştı. Çiftçi olan ailesiyle çocukluk zamanında yazları erken kalkar ve bahçelerine çalışmaya giderdi. Bu alışkanlığı biraz da oradan gelmiş bir şeydi.

Biraz deli dolu ve kolay sinirlenen yapısını ne yaparsa yapsın pek törpüleyebildiği söylenemezdi. Sade isminden uzaktı aslında kendisi. Biraz hırçınlık, biraz inatçılık az biraz da naiflikle beslemişti ruhunu.

Uzun zamandır yardımcı şef olarak çalıştığı restoranda iş arkadaşları başlarda ne kadar garipseseler de zamanla onlar da kabullenmişlerdi. Şef yardımcısı olmasına rağmen, mutfakta tıpkı bir şef gibi terör estirirdi.

Mutfağın gerçek söz sahibi ve şefi Selim Bey ise, kızı gibi gördüğü Sade'ye tek laf ettirmezdi. Onu gerçek bir şef gibi yetiştiriyordu çünkü. Sade'yi ilk kez bir arkadaşının tavsiyesiyle tanıyıp gördüğünde ciddi anlamda tereddütleri olsa da; Sade yaptığı yemeklere attığı imzalarla zamanla adamın tüm önyargılarını yıkmıştı.

Eğer Sade, şu an adı İstanbul'da mükemmelliğiyle nam salmış bir restoranda çalışabiliyorsa kesinlikle şefinin payı büyüktü. Selim Bey'in restoran sahibine yaptığı ricaları olmasa müşteri ve iş arkadaşlarına gösterdiği bu tavırlarla bir gün bile barınamazdı.

Sade'nin bam teliydi yaptığı yemekler. Bazen takılmak için annesinin ve babasının kurduğu cümlelere bile katlanamaz, siniri birden tüm vücudunu ele geçirirdi. Hele ki birisi ona "Bu yemek bu şekilde olmaz!" demesin, mutfakta devrilmeyen tek bir şey bile kalmazdı.

Kısacası Sade, öyle ya da böyle bir şekilde hayatını bir düzene oturtmuştu. Ama bilmediği şey şu ki; birisi gelir ve o kurduğun düzen bozulur. Ama o biri mutlaka gelir...

***

Saat sabah altıyı bulduğunda hiç şaşmadan balıkçıların olduğu sokağı dönmüştü. Mutfağında pişen yemeklerin çoğu malzemelerini kendisi seçerdi. Bunun için de erken saatlerde uyanır, üşenmeden yürüyerek buralara kadar gelirdi.

SADE'M - HIRÇIN KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin