32🌹

592 36 10
                                    

4 gün sonra...

4 gün geçmişti.
Bu dört gün içinde taşınmıştık.
Artık yeni evim okula daha yakın ve daha güzeldi .
yağız için aldığım hattı kırmıştım.
Okula gitmemiş, Anneme yardım etmiştim. Annem ve  biyolojik babam boşanmıştı .
Annem le birlikte alışveriş yapmış tüm eksiklerimizi tamamlayıp biraz da kendimize vakit ayırmıştık .
Annem şirketini ayırmış, şirketin başına geçmişti .
Bizimkilerden reyhan hanımcığın ve iki salağın  okuldan atıldığı haberini almıştım.
Bizimkiler ve rüzgar  da evi taşırken bize çok yardım etmişlerdi. Annem zaten  bizimkileri  çok severdi .
Annemle rüzgarı tanıştırmıştım .
Annem rüzgarı da çok sevmişti .
Şimdi Allaha şükür herşey yolundaydı.
Yağız konusuna gelirsek .
Bu dört gün içinde onu hatırlamamaya ,düşünmemeye çalışmıştım.
Bence gayet de başarılı olmuştum.
Düşüncelerim ve yataktan çıkıp kendimi banyoya attım.
İşlerimi halledip aşağıya indim.
" aman Allahım  hala rüyadamıyım yoksa bu sucuk kokusu gerçek mi "
Mutfaktan annemin gülme seslerini duya biliyordum .
Sen hep gül be kadın...

" herkesin benim annem  gibi annesi yok ki kızına böyle sucuk pişirsin "

" ooo gece hanım uyanmışsınız, az kalmıştı ya sucuğun hepsini yiyip işe gidecektim "

İlâhi kadın sen de .
" tabi anne tabi bilmem mi tavayı bile yersin sen "

Annemle birlikte kahvaltımızı yapmış şimdi okula gidiyorduk .
Okul yakındı yürüsem iyi olurdu ama annem beni bırakmayı çok seviyordu.
Eh bende iyi bir çocuk olarak karşı çıkmıyordum.

" songül hanım bakıyorum da çok seviyorsunuz beni okula bırakmayı "

Annem bana bakıp güldü .
" rüzgar oğlum nerde ya göremiyorum onu "

İlâhi kadın sen de şimdi anlaşıldı senin niyetin .
" rüzgar benim kankam o aklındaki düşünceleri derhal def et "

Gülerek arabadan indim .

Bahçede yürürken bir yandan da bizimkileri arıyordum .
Bizimkileri ararken gözüm Yağız ile arkadaşlarına kaydı .
Her zaman ki yerlerinde oturuyorlardı.
Miray ,engin , barış ve yağız vardı ama emre yoktu  .
Beni ilgilendirmezdi zaten .
Hemen bakışlarımı onlardan ayırmıştım .
Bana el sallayan bir adet su görünce gülümsedim okuldan çıkmış  boş bir bank arıyorlardı.
Beraber boş bir banka oturduk .
" günaydın güzellik nasılsın "
Rüzgarın güzellik demesi çok hoşuma gidiyor du.

" günaydın tipsiz iyiyim sen nasılsın?"
Diyip gülmeye başladım.
Su kulağıma eğilip
" çarpılacaksın kız " dedi .
Daha fazla gülmeye başladım ama doğrusu şaşırmıştım da .

" gündüzüm ya sen yokken çok sıkıcıydı bunlar ,çok özlemişim kız seni "
Toprak yanaklarımı sıkmaya başladı.
" kanka abartma 4 gün yoktum zaten 2 gününde ev taşıdık siz de vardınız. Aah yanağım kankaaaa yanağımı hossotmoyorum"

Bu halime gülmeye başlamışlardı ben de güldüm ama aynı zamanda da yanağımı da ovalıyordum.
Acımıştı be toprağım.

" oha lan bunlar da kim ,daha doğrusu insan mi bunlar .
bunlar insansa rüzgar, mete ve toprak siz nesiniz "

" sena ne saçmalıyorsun kanka ?"

Sena bakışlarıyla bahçe kapısından içeri giren 3 kişiyi gösterdi.

" demek onlar da döndü ha "
Böyle dediğine göre Rüzgâr bu gelenleri tanıyordu demek ki  .

Ama Allah var çok yakışıklılardı .
Hele ortadaki efsaneydi efsane .

𝐔𝐦𝐮𝐭𝐬𝐮𝐳 𝐕𝐚𝐤𝐚𝐦Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin