💐
Keyifli okumalar, dostlarım!
×
"Ay! Kızım... Erim'in heyecanlanacağı kadar büyük bir olay aslında bu yemek,"
Elimdeki çiçekli elbiseyi ayna karşısında üzerime tuttuğum sırada telefonun diğer tarafındaki Sude, gün için ön değerlendirme yaparken benden daha telaşlıydı.
"Gökhan abinin böyle bir teklifte bulunması o kadar hoş ki!" dedikten sonra çığlık attı. "Kızım resmen aile yemeği!"
Elbiseyi yatağın üzerindeki diğer dağınıklığın üzerine fırlattıktan sonra beni izleyen Sude'ye çevirdim bakışlarımı. Ellerimi belime koyduktan sonra, "Yahu yemek, yemek! Erim'de sen de bizim çocukluk arkadaşı olduğumuzu unutuyorsunuz vallahi... Bizim ailelerimiz önceden de sık sık görüşen insanlardı,"
Göz devirip yüzünü ekrana yakınlaştırdıktan sonra, "Senin de unuttuğun bir şeyler var yalnız," dedikten sonra kendini geriye atıp kollarını göğsünün altında topladı. "Hadi ya! Neymiş o?" derken sağ elimi ona doğru sallamıştım.
"O zamanların çocukluk arkadaşları şimdi sevgili, üstelik aileler biliyor, üstelik ciddi," dedikten sonra alayla bana baktı.
"Ay dur," dedim az önceki rahatlığım yerini telaşa bırakırken. "Şaka maka iş cidden ciddi lan!"
"Tam bir gerizekalısın, Doğa." dediğinde sinirle ona baktım. Ekranın diğer tarafındayken sinirli sinirli baksam da komiğime gitmişti. Kameraya yaklaşıp alayla bakması ona cool gibi gelse de aşırı komikti. "Bu zeki arkadaşın olmasa... Ah ah!"
"Tabii canım tabii." dedikten sonra yüksek sesli bir kahkaha attım. "Neyse keko, kapatıyorum. Hazırlanmam gerek,"
"Evden ayrıldıkları ilk an tüm detaylarıyla mesajlarını bekliyor olacağım, tatlım. Öptüm," der demez odaya yayılan öpücük sesiyle gülümsedim.
"Bende bende,"
×
"Gökhan şu kravatını düzeltecek misin artık? Ay gelmek üzereler," dediği sırada çalan zille Gülhande Sultan'da dahil dördümüzün gözleri büyüdü. "Geldiler bile! Gülhande Sultan dur, dur," dedi annem, Gülhande Sultan'ı durdururken. "Ben açarım,"
Salondan çıkarken babama dönüp "Kravat!" diye bağırmayı da ihmâl etmedi. Bu hâline güldüm.
Babam, göz devirip "Kravat taksam ne olacak, takmasam ne olacak?" diyerek homurdandığı esnada salonun girişinde Erim'in annesi Yeliz ablayı görmemle kocaman gülümsedim.
"Buyurun, buyurun,"
Annemin komutuna göre hareket ederlerken babamı görmeleriyle Hasan abi ve Yeliz abla da sıcak bir gülümsemeyle aynı anda, "Merhaba!" dediler.
"Oo! Hoş geldiniz..."
İki aile selamlaşma faslını tamamlarken sonunda salona giren Erim'le gözlerimin parladığını ben bile hissettim. O, çok yakışıklı olmuştu. Hatta fazla karizmatikti. Giydiği takım elbise... Tam ağzımın suyunun akacağı esnada Gülhande Sultan'ın öksürük sesi duymamla kendime gelip önce ona daha sonra koltuklara dizilip bize bakan dörtlüye döndüm. "Şey... Hoş geldiniz,"
Yeliz abla, baştan aşağı beni süzdükten sonra "Çok güzelsin, Doğacığım..." dedi ve arkamda ben gibi ayakta duran Erim'e doğru göz kırptı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEHLİKÂ | texting
Teen Fiction(TAMAMLANDI) Erim Gürgen: Baksana, Erim Gürgen: Kim olduğunu bilmek istiyorum artık Doğa: Şu an değil Erim Gürgen: Ne zaman? Doğa: Hazır hissettiğim zaman Erim Gürgen: Sıkılmaya başladım Erim Gürgen: Bu anonim mesaj olayı ilk kez başıma gelmiyor Eri...