Salondaki geniş koltuğa uzanmış, battaniyeme sarılmış bir şeyler izliyordum. Elimde dolaptan bulduğum kocaman bir çikolata kavanozu vardı.
Bakışlarım duvardaki saate kaydı. Saat sekize geliyordu ama Pars hala gelmemişti. En son ona bağırdığımdan odadan çıkmıştı. Uykuya daldığım sıralarda gelen kapı sesiyle de evden çıktığını anlamıştım.
Uyanalı dört saat oluştu ve dört saattir eve gelmemişti. Tabi ben de bu arada evi dolaşmıştım. En son mutfakta bulmuştum kendimi. Regl'in de verdiği tatlı ihtiyacıyla dolaptaki çikolata kavanozunu kapıp kendimi burada bulmuştum.
Son kaşığı da yedikten sonra boş kavanoza koydum kaşığı. Evet tam tamına bir kavanoz çikolata yemiştim. Yediğim çikolatadan susayıp ayağa kalktım ve mutfağa yürümeye başladım.
Koca bir bardak su da içtikten sonra da miğdemin bulandığını hissettim ve yüzümü buruşturdum. Bu arada mutfak camından yansıyan ışıkla cama doğru ilerledim. Parsın arabası bahçeden içeri giriyordu.
Bende dışarı çıkmaya karar verip yağmurluğumu üzerime geçirip dışarı çıktım. Kapıyı hafifçe aralı bırakıp bahçenin ortasındaki bahçedeki verandaya doğru ilerledim. Hava çok güzeldi. Ilık bir esinti vardı.
Pars arabadan çıkmamıştı hala. Arabanın camları siyah filmlerle kaplı olduğu için arabanın içi gözükmüyordu. Kemal arabanın yanında duruyordu.
Kemalin hareketlenmesiyle arabanın kapısı açıldı ve Pars yavaşça arabadan indi. Bu arada Kemal arabaya binip hareket ettirdi. Otoparka götürüyordu büyük ihtimalle.
Bu arada dışarı çıkma sebebimi hatırlayıp elimi yağmurluğumun cebine attım. Çıkarttığım sigara paketini büyük bir hevesle açarken gördüğüm manzara beni üzmüştü.
Paketin içinde sadece çakmak vardı. Ne ara bitmişti ki?
Bu arada önümdeki masaya atılan sigara paketiyle irkilip kafamı kaldırdım. Pars karşımda dikilmiş bana bakıyordu.
Umursamadan masaya attığı açılmamış sigara paketini açıp içinden bir sigara aldım. Elimdeki sigarayı dudaklarımla sıkıştırıp paketi tekrar masaya koydum. Cebimden çıkardığım çakmağımla sigaramı yakıp derin bir nefes çektim içime.
Bu arada Pars yanımdaki koltuğa oturup o da bir sigara yaktı. Üstünde her zamanki gibi siyah bir takım vardı. Tek bir farkla içine gömlek yerine siyah boğazlı bir kazak giyinmişti. Her zamanki gibi nefes kesici gözüküyordu.
Sigaramdan derin bir nefes alıp kafamı yukarı kaldırdım. Yıldızlar gecenin karanlığında çok güzel parlıyorlardı. O kadar çok yıldız vardı ki sanki bahçedeki ışıklar olmasa onlar bulunduğumuz ortamı aydınlatabilecekti.
İstemsizce sol elimi yıldızlara doğru havaya kaldırdım. O anda daha önce böyle bir şey yaşadığımı hissettim. Gözümün önünde beliren görüntü ile dejavu oldum.
İki küçük çocuk bir ağaç evin altında yere uzanmışlar ve küçük kız elini yıldızlara uzatıyor, yanındaki küçük erkek çocuğunun eline dokunması ile ona dönüyor...
Havaya kaldırdığım elime değen el ile hemen kendime gelip elimi indirdim. Pars ayağa kalkmış bana bakıyordu.
Pars: " Hadi kalk geç oldu. " Demesi ile yavaşça ayağa kalkıp peşinden ilerlemeye başladım.
Yaşadığım şeyi çözememiştim. Gözümde canlanan görüntü bir yerlerden tanıdık geliyordu ama hatırlamıyordum. Bunu aklıma not edip bir ara düşünecektim.
Eve girip yavaşça merdivenlerden çıkıp odama doğru yürümeye başladım. Pars ise benim tam tersi yönüme odasına doğru yürümeye başladı.
Odama girip kapıyı kapatıp yatağımın uç kısmına doğru yürüyüp oturdum. Bahçede yaşadığım dejavuyu düşünmeye çalıştım ama olmadı. En sonunda pes edip ayağa kalktım.
Pijamalarımı giyinip odamdaki lavaboya gidip dişlerimi fırçalamaya başladım. O sırada odamın kapısı açılıp bir iki saniye sonra tekrar kapandı. Hemen ağzımı temizleyip odama geçtim ve gördüğüm manzara karşısında şaşkına döndüm.
Pars yatağıma uzanmış kolları başının altında bana bakıyordu. Üstünde ise siyah bir pijama altı dışında başka bir şey yoktu.
Hemen kendime gelip konuşmaya başladım.
Tan: " Ne arıyorsun burada ? " Üzerimde gezinen gözleri sorduğum soru ile gözlerimi buldu.
Pars: " Uzatma da yanıma gel çok yorgunum uykuya ihtiyacım var. "
O an karnımdaki kelebekler uçuşmaya başlayarak orda olduklarını hatırlattılar.
Dün gece söyledikleri geldi aklıma
"Şu an bu yataktasın çünkü uykuya ihtiyacım var ve sen yanımdayken deliksiz uyuyabiliyorum."Daha fazla sorgulamadan istediğini yaptım ve yatağa yaklaşıp yanına uzandım.
Yeni bölümü beğendiniz mi ?
Oy ve yorumları unutmayın :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araf
General FictionPars: " Nasıl hissediyorsun kendini? " Tan: " Ne istiyorsunuz benden? Bırakın beni evime gideceğim. " Cevap vermesine izin vermeden tekrar konuşmaya başladım. Tan: " Babamı öldürdüğün yetmedi mi? Ne istiyorsun benden? " Yavaşça ayağa kalktı küçük a...