MUMYA

46⌛️

"Öncelikle halkı bilinçlendirmek için ufak toplantılar yapmalıyız. İnsanların inançlarını değiştirmek kolay bir şey değil."

Akhe'yi pür dikkat dinlerken Alex bir okaliptüse notlar alıyor ben de yardımcı kızlarla birlikte tüm bu şeyleri daha fazla kişiye anlatmak için hazırlanıyordum. Nihayet bir lider bulmuştuk. Uzaktan dikkatle baktığımda Akhe'nin saraydan uzaklaştığı bu vakit içinde kendini olabildiğine geliştirdiğini belki de çok düşündüğünü ve mutlaka bir çıkış yolu bulmak için çabaladığını görüyordum. O gençlik cahilliği kalmamıştı üzerinde. Bakışları derin anlamlar taşıyan, olgun bir yöneticiye dönmüştü. Tıpkı Mısır'ın ihtiyacı olduğu gibi.

Toplantıdan sonra her birimiz ayrı sokaklara dağıldığımızda provake başlamıştı. Yalnız bu provake dünyanın gelmiş geçmiş en anlamlı en gerekli en önemli provakesi olacaktı.

"Köleler de insandır. Gelin hep birlikte bu acımasız sisteme dur diyelim!"

"İnsanca yaşamak için eşitliğe evet deyin!"

"Kesilen onca kedi köpek nereye gidiyor? Yaratıcı bunları yemez. O halde neden kedi köpek?"

"Yer altı tanrıları ya da hayvanların yönettiği bir dünya olabilir mi?"

"Kediler de diğer normal hayvanlar gibidir. Mutlak yaratıcı görünmeyen ve çok daha kudretli biridir."

"Neden sivrisineklerden kurtulmak için bir insanı feda ediyoruz? Ya o kişi biz olursak?"

Halk büyük bir dikkatle bizi dinlerken kimisi başının belaya gireceğini düşünerek uzaklaşıyordu. Kadınlara ve çocuklara ulaşmak için en kuytu köşelere, gizlenmiş evlere gidiyorduk. Tek bir avantajımız vardı o da bize engel olan biri yoktu. Engel olabilecek tek bir kişi vardı aslında ama anlaşılan o da tek bir emriyle yok edeceği bize izin veriyordu.

Sarayın avlusunda toplandığımızda Akhe yeni komutlar için açıklama yapmaya başladı. Artık etrafında sadece yakın çevresi yoktu. Kölelerden ve insanlığı savunan yüzlerce insan da gelmişti. Her dakika daha da artıyorduk.

"Şimdi tek tanrı inancı hakkında bilgiler vermeliyiz. Bunun için öncesinde..."

Akhe'yi dinlerken sarayın penceresinden bize bakan Firavun'u gördüm. Kolları ardında bağlıydı ve tüm bu olup bitene izin vererek ne kadar büyük bir iyilik yaptığının farkında değildi. Yine de hem benden hem de ondan asla geçmeyecek bir yaranın var olduğu yadsınamaz bir gerçekti. Hüzün dolu bakışları benim üzerimde gezinirken yutkundum ve istemeden de olsa bakışlarımı yere indirdim. O şaşalı, parıltılı altınlarla süslü yaşantısından bunalmışçasına bir yardım beklerken, onu öylece bıraktım. Yardım çığlıkları bana ulaşmasın diye boğazları tıkanan o insanları unutamıyordum. Bundan böyle de hep böyle olacak gibiydi.

"Tek tanrı inancı için Kiya'nın bu konuda daha bilgili olduğunu düşünüyorum," dedi Alex.

Hızla düşüncelerimden kurtulup ona baktığımda muhtemelen kızlara anlattığım kıssaları işittiğini anladım. Direkt İslam'ı anlatmak mümkün olmasa da ona en yakın şekilde tüm bildiklerimi anlattım. Tüm topluluk aslında insanların nasıl refah içinde yaşadığını öğrendikçe Firavun'a nefretle doluyordu. Bense bir yanım ondan uzak dursa da diğer yanım bu işten zararlı çıkmamasını ister halde büyük bir araftaydım.

⌛️

İki kere çalınan kapıdan sonra içeri menfur bakışlı biri girdi. Eteklerini yere sürüye sürüye yürürken burnundan soluyordu. Normalde olsa bu cesareti asla yakalayamazdı ama şimdi durum çok farklıydı. Şimdilerde büyük bir ihanet baş göstermişti bile.