12.BÖLÜM

1.2K 106 62
                                    

-İyi okumalar.

Eve içmeden sarhoş olmuş gibi uyuklayarak girdiğim için o geceye dair hiçbir şeyi hatırlamamıyordum.

Sadece sabah uyandığımda yayı gevşese de rahatlığını hiçbir yerde bulamadığım yatağımda olduğumu fark edince uzun bir süre afallamıştım. Kendime geldiğimde ise odanın ortasında yatan Hasan'ı fark etmiştim.

Annem Hasan'a benim odamda Tuğçeye de ablamın odasında, tabii çiçeklerinden yer bulduysa, yer yatağı sermişti.

Gitmeye teşebbüs ettiğimdeyse her birimizin kafasına bir terliğini fırlatmıştı. Üstüne 'Dünyam başıma yıkıldı.' temalı feryatları ile bizi alıkoymuş, gitmemize izin vermemişti.

Sonuç olarak beş gündür buradaydık. Bu süreçte babam basit bir operasyonla anjiyo olmuş hatta işe bile gitmeye başlamıştı. Bundan dolayı mutluydum ama içimde bir huzursuzluk vardı.

Beni benden iyi tanıyan kardeşim Hasan bile bu kadar kolay kabulleneceğimi tahmin etmiyormuş.

Her ne kadar kabullenmiş gibi gözüksem de midemdeki ağrı yaşadıklarımı hatırlatmak istercesine beni huzursuz ediyordu. Bu yüzden sesimi çıkarmadan hiçbir şey olmamış gibi rol yapmaya devam ediyordum.

Normalde öğlene kadar yatmama rağmen bugün erken uyanmış Hasan'ı uyandırmamaya çalışarak masamda proje çizimimi yapmaya başlamıştım.

En son bu masada üniversite sınavı için çalışmış ve ilk yılımda istediğim mimarlık bölümünü kazanmıştım. Şimdi ise oturmuş işimi yapıyordum.

Zaman su gibi geçiyor dedikleri gerçekten de buymuş. Ne ara hayalini kurduğum bölümü kazanmıştım da ne ara çizimimi yapıyordum.

Kapının yavaşça tıklatılmasıyla kafamı önümdeki kağıtlardan kaldırıp gelen ablama baktım.

"Günaydın kuzu."

Ablamın bu ithafı yüzünden artık mee'lemek istiyordum.

"Günaydın abla,işe mi gidiyorsun?"

Hafta içi olduğundan işe gideceği belliydi maksat konuşmaktı.

"Evet ve bugün Semih ile eve gidip benim çiçekleri yerleştirecektik ama Semih'in bugün devriyesi var."

Dudak büzerek konuşmasından isteyeceği şey çok belliydi.

Evde her şey bitmişti sadece ablamın her biri benim kadar olan çiçekleri eksikti.

"Dedimki benim canım kardeşim çiçekleri götürür."

Ben araba alırken getir götür işleri yapmayı planlamıyordum ama ablama kıyamazdım.

"Tamam." "Çiceklerin hepsi arabaya sığmaz diye Yiğit de gelecek."

Zaten o gelmese kendimi eksik hissederdim.

"Tamam abla. Onunla hallederiz."

"Günaydın Sema abla."

Hasan açmaya çalıştığı tek gözü ile bize gülümsüyordu.

"Al işte uyandırdın çocuğu."

Ablam beni takmayarak elleri aracılığı ile Hasan' a küçük bir öpücük yollayıp odadan çıktı.

Ablamın çıkmasıyla odaya giren annem kısır günü olduğunu ve herkesin bizde toplanacağını söyledi.

Bunların bir de ayda bir kere yapılan normal günü vardı. Eti bıngıl bıngıl sallanan teyzeler, nineler gelip Kuran okur sonra da bambaşka bir boyuta geçerek dedikodu yapar, son ses müzik açıp göbek atarlardı.

SONSUZUM (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin