(Masalın Kolyesi)
İçimde bir huzursuzluk vardı. Kerem gerçekten bizi çok yanlış anlıyordu. Ben Savaşın yanından ayrılmadan önce tekrardan teşekkür edip Cerenin yanına gittim.- Kızımm bu kolye çok güzel. Değerli birşeye benziyor. Benim anlamadığım Savaş neden senden özür diledi?!
Savaşın aldığı kolye gerçekten göz kamaştırıyordu. Çok beğenmiştim.
- Gereksiz bir olay yaşandı aramızda önemli birşey değil ya.
- Masalcım hani ben senin en yakın arkadaşınım ya en yakın arkadaşlar birbirlerine herşeyi anlatırlar ya bi hatırlatmak istedim.
- Off Ceren işte dün ben kulübü ziyaret etmeye gittim sonra Savaş da orda vardı bu boğuluyormuş gibi yaptı sonra bende onu havuzdan çıkartıp suni tenefüse başladım sonra bu kahkaha atmaya başlamasın mı beni gerçekten dün çok sinirlendirdi yani anlayacağın.
- Ohaa Masal sen şimdi Savaşla öpüştün mü?!
- Saçmalamazmısın Ceren ben ölüyor diye şey yaptım işte Suni tenefüs.
- Masal gerçekten çok bilgisizsin Savaş hakkında. Savaş profesyonel yüzücü bunu bütün okul biliyor o da senin kayıt olduğun kulübte.
- Ne?! Bide benimle aynı kulübte mi?! Hem neden Savaş hakkında bilgi edineyim ki siz çok abartıyorsunuz bu Savaşı.
Aradan bir 10 dakika falan geçmişti ama Kerem halen geri dönmemişti. İçimi bir huzursuzluk kaplamıştı. Bu sefer inadımı bir tarafa bırakıp Kereme bakmaya gitcektim.
- Ceren ben lavaboya gidiyorum.
- Tamam.
Ben tam sınıftan çıktım koridor da Keremi buraya doğru gelirken gördüm. Her ne kadar o da benim varlığımı bilsede bana bakmayarak devam sınıf kapısına doğru ilerliyordu.
- Kerem bak benim gerçekten hiçbir şeyden haberim yoktu-
- Masal gerçekten açıklama yapmana gerek yok zaten herşey ap açık ortada.
- Ne demek istiyorsun sen ya?! Ben sana burda doğruyu söylüyorum. Benim Savaşın böyle birşey yapacağından haberim yoktu. Hem bizim aramızda senin zannettiğin gibi birşey de yok. Biz sadece arkadaşız!
- Sadece arkadaşmısınız?! Daha şurda 1 haftadır tanıştığın kişiyi arkadaşın olarak mı görüyorsun! Bence hiç arkadaş gibi yaklaşmıyor sana.
- Ne ima ediyorsun sen?! Kime güvenip güvenmeyeceğimi kiminle arkadaş olup olmayacağımı kimi sevip sevmeyeceğimi SEN bana söyleyemezsin! Şimdi müsadenizle hocam!
CEREN'DEN
Kerem hoca giderken çok üzgündü neye üzüldüğünü anlayamamıştım. Onu merak etmeye başlamıştım. Bende Masalın gitmesini fırsat bilip Kerem hocaya bakmaya karar vermiştim. Sınıf kapısını açtığımda koridorun sonunda Masal'la Kerem hocayı konuşurken gördüm ve bir dakika Masal lavaboya gitmemişmiydi?!. Ne hakkında konuştuklarını çok merak ediyordum ama duyamıyordum onların olduğu yere biraz daha yaklaşıp onları dinlemeye başladım.
- Ben senin Öğretmenin değilim!
- Ne alaka? Ne demek istiyorsun?
- Boşver Masal gerçekten.
Kerem hocanın dediklerine öyle şaşırmıştım ki ağzımı tutamayıp ağzımdan sesli bir;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pâyidar
Romance"Söyle kim üzdü seni bu kadar?... Seçtiklerin mi vazgeçtiklerin mi?" Yaşamımız boyunca bizi en çok kimler üzer? Bizim kendi hayatımıza seçtiklerimiz mi vazgeçtiklerimiz mi? Masal Özel gittiği yaz kampın da hayatının aşkına rastlar( Kerem Ergün) a...