gecenin bağrında takılı kalmış sesler.
şarkın kırılıp bel kemiğime düştü.
bir daha doğrulamayacak olsam da,
vurduğun açıdan bile nasıl güzelsin.
bir kibritle tutuştursan da saçlarımı,
ah yangının ne güzel.
beni astığın ateşten daha sıcağım.
savruluyorum kendimden aşağı.
aranızdan su sızmayan yenilgilerimle,
yanıldığım kaçıncı savaş bu?
dudağımın kıyısında ismin ısırıyor dilimi.
sana devriliyor idam sehpam.
belki sırf ellerin ilişir diye ağladım,
gözyaşımı silmeyecek misin meva?ruhumu çırılçıplak soyup,
yangına karşı izliyorsun gibi.
soyduğun her durağıma,
bir dokunuş bahşet.
ateşten kaynar,
çığdan soğuk olsun.
sana doğuyorum ay tohumu.
sesine cehennem bulaşmışsa,
dinleyebilirim köz olana dek.
günah dedikleri bu kadar güzel mi?
ses tonun cennetin dünyaya bıraktığı miras.
vurulduğum gecelere sızan panzehirimsin.
tek soluğunla yerle bir olan sınırların,
vebalini yük edindim omuzlarıma.
kavur tenimi sonra bas dudaklarını,
kıvranıyorum nefesinin altında.
ben sevmem basit cümleleri.
içine koyulduğum dört duvarın,
şefkatini yitirmiş odalarından,
daha evsin bana.
barınıyorum sana.
sen bilenmiş bir bıçaksın,
ve ben yürüyorum üzerinde.
inanır mısın bilmem,
başka bir çiçek bahçesini,
senin keskin yüzüne değişmem.
sana öleceğim ay sesli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yakaları kan nakışlı.
Randomboyumu aşan tüm günahları yangına evlat edindir. -şiirler bana ait.