benim hayatımda hüzüne yer olmamalı yılmaz. sen buradaysan açlık çekmemeli hiçbir çocuk. susuzluktan can çekişmemeli şiirler. çünkü, senin varlığın cehennem ateşine akan su gibi. içimdeki dünya kaosuna doğan barış senmişsin meğer. dur öyle bakma yılmaz, tutmuyor dizlerim. senin gözlerinde yaşamak var, bendeki solukluğa tezat. asfaltı erimeye yüz tutmuş, ayaklarımı yakan sokaklarım var. sen bana yağan kar oldun. bu şehre yağmayan kar, benim caddelerimi süslüyor sayende. bunun için sana minnettarım ve yollarına şarkılar dikmek istiyorum. tüm bu şeyler yıllanmış hatıralara dönüştüğü zaman bile ben hep senin küçük kızın kalmak istiyorum. anneannem az evvel bana yangının evlâdı dedi. yılmaz, senin adını nereden öğrendiler? diyorsun, ben kazanmadım. ortada bir savaş yoksa, ben nasıl kaybettim. paspasın altına iteklediğim kirler elbet leke doğuracaktı. dur öyle bakma yılmaz, tutmuyor dizlerim. sen buradaysan hiçbir leke elime yüzüme bulaşmaz öyle değil mi? cennetin boynuna sürünmüş kokun, tüm kötü gölgeleri kovar değil mi? her ne kadar soğuğu sevsem de, senin yuvanın sıcaklığıyla eş değil hiçbir kış. omuzların olmasa düşüvereceğim olduğum yere. bana kendi gövdem ağır gelir bazen, n'olur beni kaldırımlara emanet etme yılmaz. zihnimde bulanıklaşmayan tek şey sensin, bir bahçem yok ama olsaydı yetişen tek çiçek sen olurdun bilir misin? benim ellerimi yangında bıraktılar, sol bileğime yirmi üç kez deniz batırabilir misin? sırtını dönme, yas giyiniyorum. bak bana yılmaz, evimi görüyorum gözlerinde. bak bana.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yakaları kan nakışlı.
Randomboyumu aşan tüm günahları yangına evlat edindir. -şiirler bana ait.