efsun.

220 22 9
                                    

inecekse tüm gardlarım,
isterim tüm yalınlığım sana görünsün.
ağzı bozuk aynalardan,
sonradan görme kalabalıklardan,
senin cennet yatan kucağına sığınmak.
mahzenindeki tek şarap olmak isterim.
mabedime dolanan düğümleri,
dilerim sen çöz usulca,
daha da karmaşıklaşacaksam,
sen deş göğsümdeki iğneleri.
parmak uçlarında besle ateşi,
ve vur kaburgama ellerini.
artık arzulamam ölmeyi.
adın yanmaktır senin.
adın yaşamaktır.

ahşap parkeleri gıcırdatmadan terk etmek bu evi,
öyle kavga gürültüden sonra değil.
buranın gaddar duvarlarından gidip,
yalın ayak yürümek buz kırağı zeminde.
aykırı bir sıcaklıksın buzlarımın üstünde.
kapatıp göz kapaklarımı dış dünyaya,
sadece senin şefkat kokan sözüne boyun eğmek.
istemem ait olmadığım yurtlarda pusmak köşeye.
tüm tabularım senin yuvana inanmaya meyilli.
ama sen kovarsan da tanrısız kalırım.
gök ölüme boyanıp sonla karışana dek,
yalnız sana adarım yeminli şiirlerimi.
yalnız senin sesini işitir kulaklarım.
sen susunca çözülüyor dizlerimin bağı.
kendimden geçtim,
beni ayakta tutan senin dizlerin.
yerle bir olmayı hatırlamak istemem.
tanrısız kalamam ben.

-şiir yazmaya bir süre ara vereceğim galiba

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


-şiir yazmaya bir süre ara vereceğim galiba.-

yakaları kan nakışlı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin