SON DAKİKA...
Ünlü iş insanı Wang Haoxuan dün gece evinde ölü bulundu. İlk edinilen bilgilere göre cinayet şüphesi üzerinde duruluyor.
Haberin detaylarını gelen bilgilerden sonra sizinle tekrar paylaşacağız lütfen bizden ayrılmayın.
***
1 gün önce
Xiao Zhan daha savcılık ofisinden çıkmamış son kalan işlerini hallediyordu.Dosyaları incelemekten sıkılınca telefonunu cebinden çıkarıp evde onu dört gözle bekleyen adamı aramıştı.
''Xiao Zhan nerede kaldın saatlerdir seni bekliyorum. Çok acıktım. Yemekler soğumak üzere.''
''Wang Yibo aşkım biliyorum ama işim çıktı gelemiyorum. Özür dilerim bebeğim. Baş savcı bir dosyaya bakmam için beni görevlendirdi. Yolsuzluk davası, onun ilk incelemesini yapmam gerekiyor.''
''Sana bu yüzden erken gelmeni söylemiştim. Beni hiç dinlemiyorsun. Birgün geldiğinde bu evde beni bulamayacaksın haberin olsun. O zaman erken gelmelerininde önemi kalmayacak. Ahh neyse kapatıyorum. Ben evime gidiyorum. Yemeğini gelince yersin. Kolay gelsin.''
''Yi..yibo..''
Xiao Zhan'ın konuşmasını beklemeden telefonu yüzüne kapatmıştı. Ne yapacağını bilmemek deli ediyordu onu. Bir yanda herşeyden çok sevdiği sevgilisi diğer yandan da hayali olan işi. Ortada kalmaktan gerçekten nefret ediyordu.
Bir kaç saat sonra tekrar Yibo'yu aramış ama telefonuna ulaşamamıştı. Kapalıydı. Gerçekten kendisine çok kızdığını düşünüyordu xiao zhan. Çünkü o gün tanışma yıl dönümleriydi. Hiçbir zaman unutmamış, ihmal etmemişti. Ama bu sefer ipler onun elinde değildi. Evet suçluydu "işimi bitirip hemen çıkarım" diye düşünüyordu ama ofiste sadece kendisi kaldığı için bütün işler ona kalmıştı. Hatalıydı, hemde çok hatalıydı.
Kaç defa ararsa arasın ulaşamamıştı. Artık işe geri dönmek zorundaydı. Elindeki işleri bitirip bir an önce sevgilisinin yanına gitmek, o çocuksu gözlerine bakıp başını en çok sevdiği boyun girintisine sokup her zaman onu çok sevdiğini söylemek istiyordu.
***
20 saat sonra...
Gökyüzü mavilikten kızıllığa dönerken geçen saatlerin farkında bile değildi. Dosyaya o kadar yoğunlaşmıştı ki tüm gün ofisinden dışarı çıkmamıştı.Saatlerdir olduğu yerden kalkmamış, oturduğu sandalyede geriye doğru gerinerek ağrıyan sırtını çıtlatmıştı. Elleriyle boynunu ovalıyor, başını sağa sola eğerek kendine gelmeye çalışıyordu. Adamakıllı bir yemek yemeye fırsatı bile olmamıştı. İşlerini hemen bitirip gitmek istiyordu. Sevgilisinin yanına.
Wang Yibonun yanına.
***
İşten çıkmak için toparlanırken televizyonu açmış haberleri dinliyordu. Gözleri masada olmasına rağmen kulağı habere takılıydı.
Televizyondan gelen sesi duyduğu an kısık olan sesi açmış haberleri izlemeye dalmıştı. Birden odaya giren memurun sesiyle irkildi.
''Savcım sizi çağırıyorlar. Baş savcı acilen sizinle görüşmek istediğini söyledi.''
Xiao Zhan başıyla onaylar şekilde hareket ettirdikten sonra sandalyesinden kalkmış, askıda asılı olan ceketini alıp giydikten sonra baş savcının ofisine gitmek için koridora çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARE YOU KILLER [YIZHAN]✔
Fiksi PenggemarSevdiği için her şeyden vazgeçerdi Xiao Zhan. Peki onu düştüğü bataklıktan kurtarmak için neleri feda ederdi? Mesleğini? Hayatını? Aşkını? Belkide her şeyini...