Bölüm 21

5.3K 255 49
                                    

Sabah alarmımın çalmasıyla maalesef yataktan kalkmak zorunda kaldım. Anonim bugünün soğuk olacağını söylemişti. Çorabımı ve eteğimi giyip üstüne kalın siyah kazağımı giymiştim.

Odamdan çıkıp abimin odasının kapısını çaldım. Her sabah uyanıp uyanmadığını böyle kontrol ederdim.

"Uyanığım, gelirim birazdan mutfağa." demesiyle bu sefer adımlarımı mutfağa çevirdim. Abim de gelince kahvaltımızı yapıp ayaklandık.

Üstüme eteğime kadar uzanan montumu ve botlarımı giyip çantamı alıp kapıdan çıktım. İlk adımımla Doruk ve Deniz ile karşılaşmayı beklemiyordum.

"Günaydın Gece."diye ağzı kulaklarına vararak gülümseyen Deniz'e başımla selam verdim.

"Sana söylemeyi unuttum ya. Bugün onlar da bizimle yürüyecekler okula."

"Yürüyecek miyiz bir de ya? Hava çok soğuk."
Bir anda etraf kapkaranlık oldu. Ardından yüzüme örtülen şey başıma doğru çıkartıldı.

"Al bücür." Ve yine gülümseyerek bana bakan Doruk. Elimi kafama atmamla yünlü bir şey hissettim. Daha demin kendi kafasında olan bereyi benim başıma geçirmişti. Düşmemeliyim, düşmemeliyim, düşmemeliyim.

"Teşekkür ederim."

"Atkımı da vereyim dur."

"Yok yok, gerek yok gerçekten. Atkını da çıkarsan donarsın zaten."

"E sen şu anda donuyorsun zaten. Yüzün kıpkırmızı."

"Hadi yürüyün geç kalacağız."

"Gerek yok gerçekten. Teşekkür ederim." diyerek abimlerin peşine takılıp yürümeye başladım.

"Abi Sular gelmeyecek mi bizle?"

"Onlar okula varmış bile. Sabah kavga etmişler, öyle olunca o gazla evden çıkmışlar saate bakmadan."

"Bugün çok soğuk, keşke daha kalın giyinseydin."

"Aslında dünden uyarıldım da ama boş bulundum sabah herhalde."

"Kim uyardı?"

"Öyle bir arkadaş ya."

"Bir arkadaş mı?"

"Evet, Doruk."

"Anladım."

"Hadi hızlan biraz, ne kadar yavaşsın. Biraz daha yavaşlarsan donacağız burda."

"Ben hızlıyım yalnız. Sen geride kalma diye yavaş yürüyorum."

"Bak abimle Deniz okula vardı nerdeyse. Biz kaplumbağa hızıyla anca üçüncü derse yetişiriz."

Okul bahçesine adımımızı atar atmaz karşılaşmayı beklediğimiz kişi kesinlikle Akın değildi.

"Bu puştun ne işi var burda?"

"Doruk bir sakin ol. Bize bulaşmadığı sürece ne işi olursa olsun, boşver bizi ilgilendirmez."

"Oo takım kaptanları da sonunda okula gelebildiler."

"Seni dövmemem için tek sebep söyle, Akın."

"Okula seninle uğraşmak için gelmedim. Okulda beğendiğim ve beni okula çeken başka şeyler vardı." Beğendiğim derken bana bakıp göz kırpması kesinlikle yanlış anlaşılacak bir şey değil Gece, çabuk Doruk'la birlikte buradan uzaklaş Gece.

"Lan dur dur siktim belanı." Akın'a doğru atılmaya çalışan Doruk'u zar zor kolundan tutup okulun içine doğru sürüklemeye başladım.

"Gece bırak da bir görsün ebeseninkini."

"Sen ne kadar terbiyesizmişsin ya, sürekli küfür ediyorsun resmen."

"Ben küfür etmiyorum, bana küfür ettirtiyolar."

"Neyse, ders başlamak üzere. Ben sınıfa gidiyorum, görüşürüz sonra. Umarım sen de kimsenin üstüne atlamazsın."

"Söz veremeyeceğim." Bu cümlesine göz devirip ofladım ve arkamı dönüp sınıfıma doğru ilerlemeye başladım.


" Bu cümlesine göz devirip ofladım ve arkamı dönüp sınıfıma doğru ilerlemeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

deniz_kayaa: the last dance izledikten sonra tişörtüme otomatik güncelleme geldi.

Zürafa|yarı texting [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin