merhabalar! Yeni bölüme hoşgeldiniz. Umarım sevmişsinizdir. Şimdiden iyi okumalar.( multimedya lavin)
Arkadaşlar bölümler yeniden düzenleniyor. Kitabına şans verirseniz çok mutlu olurum.
Kader ve seçimlerimiz arasında ince bir çizgi vardır. Ne kadar değiştirsek de kader bizim planlarımızdan farklı ilerlerdi.
Sabah Ayşe ablanın uyandırmasıyla kalkmıştım. Telefonumu alıp saate baktığımda saat daha 08.00' di.
Erken kalkmaya alışkın olmayan vücudum daha da uyku dese de umursamadım.
Hemen yatağımdan kalkıp banyoya girmiştim. Rutin işlerimi halledip aynada kendime bakındım.
Erken kalmamdan dolayı yüzüm biraz şişsede güzel hissetmiştim.saçımı dağınık topuz yapmıştım.
Boy Aynanın karşısına geçip gömlek eteğimi de giydindim. Yüzüme krem sürüp hazır olduğumun kanaatinde oldum.
Mutfağa girip Ayşe ablaya bakındığımda arkamdan Merve'nin sesi geldi.
'günaydın lavin' Dedi gülümseyerek.'günaydın Merve. Ayşe abla nerede?' Deyip tezgaha yaklaştım. Bir kaç kahvaltıya göz gezdirdim.
'gelir şimdi o.' Dediği gibi gelmişti Ayşe abla bana bakıp
'kızım sen yukarı savaş beyin odasına çık. Yatağını etrafını topla dedi. Üstte en son o da görürsün.'
Deyip işinin başına döndü.
Başımı sallayıp hemen üst kata çıkmaya başladım.En son odaya geldiğimde kapıyı çalıp seslenmesini bekledim. Ses gelmeyince yavaşça kapıyı açtım. Savaş bey yatıyordu hala.
Kaldırmakla kaldırmamak arasında kalmıştım. Ya kızarsa diye tereddüt içinde kaldım. Kendisi zaten sinirliydi. Bir de yeni kalkmış hali daha da mı sinirli olurdu ki.
Yatağının yanına gelip masum şekilde yatan adama baktım. Cidden çok etkileyiciydi. Yavaşça omzuna dokunarak kaldırmaya çalışmıştım. Savaş bey diyerek omzuna dokunuyordum. Bir anda bileğimi tuttu. Yavaşça gözlerini açıp bana baktı. Kaşları çatılmıştı. Bileğimi bırakıp yavaşça doğrulmuştu. Bana bakma tenezzülüne bile girmedi.
Yataktan kalktığında yanımda geçerek banyo diye tahmin ettiğim yere gitti. Bende hemen yatağını toplamaya başlamıştım. Kapı sesi gelince bakmamıştım devam edip yorganını düzenlemeye devam etmiştim.
İşim bitince ona doğru döndüm. Pantolonunu giymiş gömleğinin düğmelerini ilikliyordu. Benim ona baktığımı görünce bana yaklaşıp düğmelerimi ilikle demişti. Şu an utanarak göleğinin düğmelerini ilikliyordum.
Bana bakıyordu ama ben ona bakmaya cesaret edemiyordum. Kokusu çok güzeldi kendine has bir kokusu vardı. Geniş omuzları vardı ve benden çok uzundu. İliklerken illa yukarı doğru bakıyordum. Kafam omuzlarına geliyordu.
Son düğmeye gelince hemen ilikleyip arkamı dönmüştüm. Yapılacak bir şey var mı diye bakarken etraftaki kıyafetleri elime almaya başlamıştım. Bana baktığını biliyordum ama bakamayacaktım.
Kıyafetleri kirli sepetine atmaya banyoya gitttiğimde ceketini giydiğini ve hazır olduğunu gördüm. Başka bir isteği olup olmadığını sordum gözlerine bakarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZİFİRİ
Chick-LitKırılgan bir köprüde eve doğru gidiyorum. Ona ulaşmazdım,sesim ve cümlelerim ona ulaşamazdı. Anlamazdık birbirimizi.... Ne ben onu ne de o beni anlardı. Belki de seviyorduk birbirimizi ama farklı bakıyorduk hayata... Onu çok seviyordum. Her bir zerr...